yirmi yedi

1.9K 165 183
                                    

Yukarıya Jisoo'nun bu bölüm giydiği kıyafeti koydum.

Ne kadar zaman geçmişti bilmiyorum, tek yaptığım Taehyung suratına saf saf bakmaktı. Vereceğim cevabı biliyordum ama kelimeler dudaklarımın arasından bir türlü çıkmıyordu.

Bakışlarımı Taehyung'tan çekip kantindeki insanları izlemeye başladım. Ona bakınca dengesizleşiyordum ve diyeceğim şeyi unutabiliyordum.

Zilin çalmasıyla bakışlarımı tekrardan Taehyung'a çevirdim. Sandalyeden kalktıktan sonra gülümseyerek ''Sınıfa çıkalım, sıra arkadaşım'' dediğimde Taehyung'un kafasını sallayıp, hızla yerinden kalkması bir olmuştu.

Merdivenlerden çıkmaya başladığımızda ona yandan bir bakış attım. Kafasını eğmiş, ayaklarını izliyordu. Bir cevap vermediğim için mi suratı böyle asıktı? Hafifçe gülümsedim. Cevabımın ne olduğunu biliyordum ve ona söyleyecektim.

Sınıftan içeri girdiğimizde Lisa ile ile göz göze gelmiştim. Lisa ne oldu? dercesine kafasını salladığında sırıtarak göz kırpmıştım. Lisa'da sırıtıp baş parmağını havaya kaldırdığında kafamı eğerek sırama geçmiştim.

Taehyung yanıma oturduğunda bir şey dememiş, sıranın üstüne koyduğu ellerini izliyordu. Etrafa bir bakış atıp, biri bakıyor mu diye kontrol ettikten sonra ellerimi ellerinin üstüne koyarak dikkatini çekmeye çalıştım.

Taehyung şaşkın bakışlarla ilk ellerinin üzerinde duran ellerime bakmış, sonra da kafasını kaldırarak gözlerini gözlerime çevirmişti.

Ellerini daha sıkı tutaraki yüzümü yüzüne doğru yaklaştırarak fısıldadım. ''Ben sana gelemem Taehyung, çünkü ben zaten sendeyim.''

Sınıfa giren Bay Kang ile Taehyung'un ellerinin üzerinden ellerimi çekmiş, kaşlarım çatık bir şekilde Bay Kang'a bakıyordum. Sınıfımıza ilk defa geliyordu ve bunun sebebinin iyi bir şey olduğunu düşünmüyordum.

Bakışları ilk yanımda oturan Taehyung'a kaymış, ardından hızlıca bakışlarını çekip arkada bir yere bakmıştı ve nereye baktığını biliyordum.

Kızına. Seulgi'ye bakıyordu. Yüzünde ki ifadeden Seulgi'nin Taehyung'a karşı neler hissettiğini bildiğini anlayabiliyordum çünkü Seulgi'ye bakarken sanki onun için üzülmüş gibiydi.

En sonunda hafifçe öksürerek sınıftakilerin dikkatini kendine çekmişti. Sınıftaki uğultu kesildikten sonra ''Okulunuzu temsil etmek için seçilen öğrencilerin bir sonraki teneffüs odamda bekliyorum.'' dedi ve bakışlarını bana çevirerek ''Kesinlikle odama gelmelisiniz'' dedikten sonra dik dik bana bakmaya devam etmişti. Neden bana bakarak konuşmuştu? Gelmeyeceğimi mi düşünüyordu? Bay Kang bu teklifi ilk sunduğunda zaten kabul etmiştim.

Sınıfa bu sefer Bayan Lee girdiğinde Bay Kang bakışlarını benden çekmiş ve sınıfın kapısına dönmüştü. Üzerimde ki baskıdan kurtulduğumda derin bir nefes aldım. Kötü şeyler olacağını hissediyordum. Bayan Lee başını eğerek selam verdiğinde Bay Kang hafifçe gülümsemiş ve sınıftan çıkmıştı. Teneffüs olmasını istemiyordum.

Zil çaldığında ofladım. Müdürün odasına tek gitmeyeceğimi bilmek beni sevindiriyordu.

Taehyung'a bakarak ''Gidelim mi?'' diye sorduğumda kafasını onaylarcasına sallamış ve ayağa kalkmıştı. Sınıfın kapısında bizi bekleyen Lisa'nın yanına gittiğimizde, birlikte sınıftan çıktık.

Lisa Taehyung'a bir bakış atarak koluma girdiğinde ona yandan bir bakış attım. Ne diyeceğini tahmin edebiliyordum.

Lisa fısıldayarak ''Ne oldu? Taehyung'a artık enişte mi diyeceğim?'' diye alaycı bir şekilde konuştuğunda ona gözlerimi kocaman açarak baktım. Ne saçmalıyordu?

read in love, vsooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin