Yatakta homurdanarak gözümü açtığımda elimi yastığımın altında gezdiriyordum. En sonunda telefonumu yastığın altından çıkarıp ekrana baktığımda hızla yataktan fırlamıştım. 15 dakika sonra ilk ders başlayacaktı ve ben hala yataktaydım. Annem'in beni neden uyandırmadığını merak ediyordum. Sonra onun bugün işe erken gitmesi gerektiği aklıma geldiğinde ofladım.
Hızlıca üstüme okulun gömleğini giydikten sonra etrafta eteğimi aradım. Yatağımın altındaki eteğimi bulduğumda hızlıca giyindim ve gömleği eteğimin içine tıkıştırdım. Çantamı hazırladıktan sonra kapının yanına fırlattım ve banyoya girdim. Hızlıca yüzümü yıkayıp, dişimi fırçaladıktan sonra askılığa astığım ceketi üstüme geçirip evden çıktım.
Kahvaltı yapamadığım için sinirliydim. Aslında ben sabahları hep sinirliydim. Bu sefer sinirli olmama Taehyung'da eklenmişti. Instagram'da bana yazan Taehyung değildi. Ortaya bir yem atmıştım ve karşıdaki kişi yemişti.
Taehyung olmadığını nasıl anladığımı bilmiyordum ama hissetmiştim ve hislerimde de yanılmadığımı görmüştüm. Kim olabilirdi? Bugün kesinlikle bir cevap almadan yanından ayrılmayacaktım.
Okula girdiğimde bahçeyi süpüren teyzenin yanına gidip zilin çalıp çalmadığını sormuştum. Bana garip garip baksada nedeni anlamamıştım. Zilin az önce çaldığını söylediğinde koşmaya başlamıştım.
Bu okulda üçüncü günümdü ve ben geç kalıyordum. Taehyung'a kafamı takmaktan dün uyuyamamıştım ve bu yüzden de okula geç kalmıştım. Sınıfa hızlıca girdiğimde nefes nefese kalmıştım. Ellerimi dizlerime koyup nefes almaya çalışırken sınıftan hiç ses gelmiyordu. Kafamı kaldırdığımda herkesin bana baktığını gördüm. Taehyung'un bile.
Kimseyi umursamadan sırama geçtiğimde Lisa'nın kendini gülmemek için zor tuttuğunu görmüştüm. ''Herkes bana neden korkunç bir şey görmüş gibi bakıyor'' dediğimde Lisa kahkahayı patlatmıştı.
Elini uzatarak saçımı gösterdiğinde ellerim hızla saçıma gitti. Dün gece saçım dalgalı olsun diye sardığım pipetlerin aklıma gelmesiyle gözlerimi pörtlettim.
Sınıfa giren Matematik öğretmenimiz ile Lisa gülmeyi kesmişti. Bay Jeon sınıfta gözlerini gezdirdikten sonra bakışları bana çarptı ama gözlerime değil de saçlarıma bakıyordu. Kaşlarını çattığında hızla yerimden kalkarak öğretmen masasının yanına geldim.
Fısıldayarak ''Bay Jeon izin verirseniz saçlarımdaki pipetleri çıkarmak için tuvalete gidebilir miyim?''dediğimde gözleri tekrardan saçlarıma gitmişti.
Hayır yani alt tarafı pipetti yani bu kadar bakılacak neyi vardı? ''Pipetlerin saçlarda kullanıldığını bilmiyordum. Gidebilirsin''dediğinde rahat bir nefes verip sınıftan çıktım.
Hepsi Taehyung yüzündendi ya da Taehyung gibi davranan biri yüzünden. Instagram hesabı bir arkadaşında açık olabilirdi ama bu benim mesajlarıma cevap vermesi için bir neden değildi. Mesajıma kimin cevap verdiğini bir tek Taehyung biliyor olabilirdi ve ben kim olduğunu öğrenecektim.
Zil çaldığında Lisa saçlarım tekrardan aklına gelmiş olacakki gülmeye başlamıştı. Ona somurtarak baktığımda sustu. Ama bakışları saçlarıma kaydığında tekrardan gülmeye başlamıştı. Saçlarımı açmıştım ve şimdiki hali aynadan baktığımda güzel görünüyordu ama Lisa sanki hala saçımda pipet varmış gibi gülmeye devam ediyordu.
En sonunda kafasına vurduğumda susmuştu.''Kızım geç uyudum unutmuşum işte '' diye homurdandığımda Chaeyoung yanımıza gelmişti.
Chaeyoung gülerek ''Bence pipetler kalmalıydı'' dediğinde elimi kaldırıp ona da vuracağımda benden uzaklaşmıştı. İkisi de bana bakarak gülerken ben sınıftan çıkan Seulgi ve Taehyung'a bakıyordum. Kızlara kantine gideceğimi söyleyerek sıramdan kalkmıştım.
Sınıftan çıktığımda ilk başta kantine gitmiştim. Etrafa baktığımda burada olmadıklarını gördüğümden bahçeye doğru yürümeye başladım. Bahçeye çıktığımda gözlerimi etrafta gezdirmeye başladım çünkü onları arıyordum. Bakışlarım en köşedeki çardakta onu daha doğrusu onları gördüğünde adımlarımı o tarafa doğru yönlendirdim. Yanlarına geldiğimde beni ilk Hoseok farketmişti.
Diğerlerinin bakışlarıda bana döndüğünde sorarcasına bakıyorlardı. Seulgi hariç. Kaşlarını çatmıştı. Herhalde bana kaşlarını çatmaya programlanmıştı. En sonunda konuşmam gerektiğini anladığımda gözlerimi Taehyung'a dikerek konuştum.
''Seninle konuşmam lazım''dediğimde ilk gözlerini devirsede sonradan başını onaylarcasına salladı.
Arkadaşlarının yanında konuşmamı istiyordu ama konuşmayacaktım. Bakışlarımı arkadaşlarının üzerinde gezdirip tekrardan ona diktim.
''Yalnız'' dediğimde Jimin ve Hoseok yerinden kalkmıştı. Bakışlarım hala oturmaya devam eden Seulgi'ye çevirdiğimde Taehyung'a baktığını gördüm.
Taehyung başını salladığında ayağa kalktı ve omzuma çarparak yanımdan geçti. Göz devirerek Taehyung'un tam karşısına oturduğumda bana baktığını gördüm. Cidden çok güzel bakışları vardı ve kim olsa etkilenirdi. Bundan emindim ama konu şu an onun bakışları değildi.
''Arkadaşın benden hiç hoşlanmıyor'' dediğimde kaşlarını çattı. Kim olduğunu anlamamıştı galiba.
''Seulgi'' dediğimde güldü. Bu sefer benim kaşlarım çatılmıştı çünkü komik bir şey söylememiştim. ''O kimseden hoşlanmıyor''dediğinde gözlerimi devirdim.
''Benimle ne konuşmak istiyorsun?'' demesiyle buraya normal muhabbet etmek için gelmediğimi hatırlamıştım. Taehyung'un bakışlarının etkisiydi galiba. Ona cevap vermeden önce onu gözlerimle resmen yedim.
Bir kere dudakları çok güzeldi ve burnunun ucundaki beni yeni farketmiştim. Tam öpülesiydi. Bakışlarım saçlarına kaydı. Bakımlı olduğu ve uzaktan bile yumuşacık olduğu belli olan siyah saçları dalgalar halinde alnına dökülüyordu. Yüzü kusursuzdu.
En sonunda hafifçe öksürdüğünde utanmadan gülümsedim. Bana şaşkın bir şekilde bakıyordu ve bakışı çok tatlıydı. Aklıma Instagram olayı tekrardan geldiğinde gülümsemeyi kestim.
''Dün instagramda çok güzel muhabbet ettik değil mi?''dediğimde kaşları çatıldı.
Bu hareketiyle kesinlikle onun olmadığını anlamıştım. ''Instagram hesabının şifresi kimde var ve ben kiminle konuştum?'' dediğimde gözlerini kaçırdı.
Normal bir soru sormuştum ve cevaplanması bu kadar zor olmamalıydı.'' Instagram şifremin kimde olduğu seni ilgilendirmez.'' dediğinde şaşkınca ona baktım.
Beni ilgilendiriyordu çünkü Taehyung gibi davranan biri benimle konuşmuştu. Nasıl beni ilgilendirmezdi?
''Her kimse benimle Instagramda mesajlaştı''diye sinirle konuştum.''Nasıl beni ilgilendirmiyor acaba?'' dediğimde elleri saçlarını götürerek onları bir güzel dağıttı.
''Bana bir daha mesaj atmazsan artık seni ilgilendirmez''dediğinde hayretle ona baktım. Aslında haklıydı ama haklı olduğunu ona söyleyecek değildim. Soracağım soruların cevabını Taehyung'dan alamayacağımı anlamıştım.
Yerimden kalkarak ellerimi masaya yasladım ve üzerine doğru eğildim. Yüzlerimiz aynı hizaya geldiğinde bakışlarından fazlasıyla etkileniyordum ama şu an etkilenmesi gerekenin ben değil Taehyung olması gerekiyordu.
Gülümsedim. ''Sana neden yazdığımı bilmek ister misin?''dediğimde gözleri saniyelik bile olsa dudaklarıma kaymıştı ama hızla bakışlarını kaçırmıştı.
Bir cevap vermeyeceğini anladığımda devam ettim. '' Sana yazma sebebim bakışların.Bakışların beni etkiliyor''dedikten sonra geri çekildim.
Bir şey demeden bana baktığında onu etkileme çabalarımın boşa olduğunu düşündüm. Bana sanki inadıma yapıyormuş gibi güzel güzel baktığında oflayarak bir ayağımı yere vurdum.
''Benim seni etkilemem gerekiyor, senin beni değil''dediğimde bunu içimden demediğimin farkındalığıyla ellerimi hızla ağzıma götürdüm.
Ona bakmadan okulun içine doğru koşmaya başladığımda güldüğünü duymuştum. Kim Güzel Bakışlı Taehyung, sana gıcık oluyordum hemde fazlasıyla.