(KYS) Kızıl Tahtlar 1: Salgın (GxG)

Kıyamete İlk Adım (Kısım II)

Casey, uzun çimlerin üzerinde evin arkasına kadar ilerledi ve boş havuzun önüne gelince durdu. Alt kat camlarının hepsinde siyah demir korkuluklar vardı. Önünde duran cama doğru birkaç adım atıp korkuluğu tuttu. Sağlamlığını yoklayınca sökmenin çok fazla ses çıkartacağına karar verdi. Başka bir giriş yolu ararken evin arka tarafında duran beton çıkıntıyı fark etti. Ardiye benzeri küçük ve camsız yapının çatısı evin ikinci katına kadar ulaşıyordu. Yapının önüne ilerledi ve vücudunu topraktan destek alarak yukarıya iteledi. Botları ıslak kiremitlere değince ufak tefek sesler çıkarttı. Çatı üzerinde ilerleyip evin arka balkonuna ulaştı. Çardak uzantısı olan balkonun tahta destek kolonlarından tuttu ve eğilerek balkona atladı. Köşeye yerleştirilmiş hasır oturma grubunun önünden geçip sürgülü kapıyı yokladı. Kapının kilitli olduğunu fark edince derin bir nefes aldı. Bugün her şey, ona sorun çıkartıyordu. Geriye bir adım atıp sağ elindeki eldiveni çıkarttı. Avuç içini kapının kilit mekanizmasına dayadı ve birkaç saniye bekledi. Eriyen plastik damla damla yere akarken, kilit mekanizması tamamen açığa çıktı. Kilidi yerinden oynatıp eline aldı ve kapıyı sonuna kadar raylar üzerinde iteledi. Elinde tuttuğu parçayı oturma grubunun ortasında ki sehpaya bırakıp içeri girdi.

       Kapının açılmasıyla hava akımının uçuşturduğu tül perde Casey'nin sırtına ve bacaklarına sarılıyordu. Gözleri boş koridoru tararken, kulakları herhangi bir ses aradı. Evde çalışan buz dolabı, elektronik eşyalara giden elektrik akımı ve Aymira'nın derin nefesleri haricinde başka bir ses yoktu. Yine de işini şansa bırakmak istemedi; sol kolunu boş koridora doğrulttu ve Nyx'e zihin bağıyla, çık, emri verdi. Yılan dövme formundan kabararak ayrıldı ve Casey'nin kolundan yere indi. Açık sarı karın pulları, koridor boyunca döşenmiş açık kahverengi, ahşap zemin üzerinde ilerledi ve aşağı kata inen merdivenlerden yavaşça süzülerek indi. Casey'nin gözleri koyu kehribar renginden altın sarısına döndü, göz bebekleri ince birer çizgi halini aldı. Nyx'in alt katın tamamını kontrol etmesini sabırla bekledi. Nyx eve giriş kapısının önüne kadar ilerleyip durunca elektrik panosu dikkatini çekti. Yılan karnı üzerinde dikleşip siyah dilini dışarı çıkartırken iyice odaklandı bu bölgeye. Pano beyaz bir tahta kapakla göze batmayacak şekilde dekore edilip gizlenmişti. 

         Casey, Nyx ile olan zihin bağlantısını kesti ve gözlerini kapattı. Tekrar açtığınca gözleri eski haline dönmüş, göz bebekleri ince çizgi halinden yavaş yavaş yuvarlak haline geçmekteydi. Koridorda ses çıkartmadan ilerledi ve nefes seslerinin geldiği odanın önünden geçip merdivenleri yavaşça indi. Son merdiven basamağının önünde Nyx'in yanından geçerken, yılan da üst kata tırmanmaya başladı. Casey panonun önüne gelince durdu ve kapağı açtı. Bütün şalterleri tek tek indirdikten sonra, ana şaltere elektrik ulaştıran kabloyu işaret parmağıyla kavrayıp çekti. Bahçe ışıklarının da bağlantılı olduğu üç şaltere giden elektrik kablosu küçük kıvılcımlar çıkartarak koptu. Yanık kablo kokusu ortama yayılırken, bahçe dahil, her yer zifiri karanlığa gömüldü.

          Casey gözlerine bahşedilen eşsiz yetenekle sarı tonlarda gördüğü karanlık ortamda sağa-sola çarpmadan ilerledi ve üst kata çıktı. Nyx, Aymira'nın odasının önünde kıvrılmış Casey'yi bekliyordu. Casey kapı kolunu tutup yavaşça aşağı çekti ve iteledi. Kapıdan ufak tefek gıcırtılar çıksa da yüksek seslere dönüşmedi. Aralık kapıdan görünen ilk şey odanın ortasına yerleştirilmiş yatak oldu. Kapıyı sonuna kadar açınca odanın tamamı ortaya çıktı. Yatakta derin bir uykuda gibi görünen Aymira'ya kısa bir süre bakıp odanın içinde göz gezdirdi. Oldukça yakınında olmasına rağmen, Aymira'nın nefesinde herhangi bir düzensizlik olmamıştı. 

            Nyx, Casey'nin yanından geçip kapı boşluğunun tam ortasına süründü ve kıvrılarak olduğu yere çöreklendi. Casey odaya girip küçük, tatlı bir oturma alanı olan camın önüne kadar ilerledi ve dışarıya göz gezdirdi. Camın yanına yerleştirilmiş çalışma masasının üzerindeki eşyalara yöneldi bakışları; masanın ortasında yamuk duran beyaz laptopu önüne çekti ve ekranı kaldırdı. Ekranda beliren araştırma sayfasına kısa bir göz gezdirip tekrar kapattı. Masadan uzaklaşıp yatağın karşı duvarına yaslanmış kitap dolabını inceledi; oldukça değerli kitapları içinde barındıran minik bir kütüphane vardı bu oda da. Ağırlıklı olarak hukuk içerikli kitaplar ve Dünya Klasikleri'nin hemen hemen yarısı vardı.