0.8

56 2 0
                                    

MEDYA: SUDE VE EŞİ ERGÜN

*15/03/2021 Pazartesi.

Sude ile hep böyle idik. Kaldığımız yerden devam ediyorduk arkadaşlığımıza. Sanki yıllarca ayrı şehirlerde yaşayan, uzun zamandır görüşmeyi ihmal eden biz değilmişiz de, sabah akşam beraber takılıyormuşuz gibi, havadan sudan konuşmaya başlamıştık işte.

Sarıldık birbirimize uzun bir süre, sıkıca.

"Hah, böyle işte!" Dedi Sude. "Hep böyle gül sen. Ne o geldiğinden beri yüzün düşük? Değmez ya Kerim için. Hem bak, Beyoğlu semtinin en güzel kızı geri döndü. Hoşgeldin Zeynep!"

"Hoş bulduk." Dedim onun gibi otuz iki diş sırıtarak. "Ama Beyoğlu'nun en güzel kızı olarak değil, en bakımsız kadını olarak geri döndüm." Suratım asılmıştı ister istemez.

Sude dip boyası gelen saçlarıma şöyle bir baktı.

"Hadi ama, hallederiz."

"Sen fıstık gibisin ama..."

Hakikaten taş gibiydi Sude. İltifat duymaya alışık olmayan genç bir kız gibi sırıttı ve iki elini beline koyup, tatlı bir edayla bana göz kırptı.

"Çünkü kendime bakıyorum şekerim. Sporumu yapıyorum. Sabah ve akşam yürüyüşlerini ihmal etmiyorum. Yogaya da başladım. Yukarıdaki yakışıklı Doktorun diyetisyen sevgilisi Ayşegül sayesinde, doğumdan sonra aldığım fazla kilolarımdan da kurtuldum."

"Demek o sarışın, havalı kadın, Doktorun sevgilisi..."

"Sevgililer de araları iyi gibi değil be şekerim. Evleri felan ayırma kararı mı ne almışlar. Yani öyle duydum. Belki yakında muayene haneleri de ayırırlar."

Elimde olmadan içimi çektim. Aptal bir genç gibi hayallere dalmış idim.

Keşke Doktorun sevgilisi ben olsaydım! "Hadi ama daha yeni ayrıldın Kerim'den" dedim sonra. 'ayrıca Esila var.' Kendimden yine ve yine utandım bu düşüncelerim ile.

Sude'nin, "burayı eşyalı kiraya veriyorum." Demesiyle kendime geldim. Evi birlikte dolaşmaya başladık.

Bembeyaz, odaları gün ışığını bolca alan, güzel bir daire idi. Sude heyecanla anlatmaya koyuldu.

"Yatak odasına sadece bir yatak koydum. Küçük bir giyinme odası var. Şu oda boş." Dedi eliyle mutfağın karşısında kalan, Esila ve Sude'nin çocukları'nın takıldığı odayı gösterirken. "artık taşınan kişinin çocuğu varsa yada olursa diledikleri gibi yerleştirirler. Mutfağı köpük gibi bembeyaz yaptık. Ankastreleri en kullanışlı olanlarından aldım. Bana sorsan evin en şık bölümü banyosu..."

Gerçekten banyo şıktı, SPA'yı andırıyordu. Ayrıca ışıl ışıl idi. Mermer döşeli idi ve çok şık bir de küveti vardı. Masif banyo dolapları nefis idi. Anlaşılan Sude kiraya vereceği bu evi döşemeyi kendine iş edinmiş, epey özenip, uğraşmış idi.

"Kendimi tutamayıp banyo havlularını bile aldım, iyi mi? Umarım bir an önce kiraya verilir. Çünkü bu evin kirası Eminevim'den aldığımız evin borcunu ödeyecek. Laf aramızda, Ergün'ün işleri biraz bozuldu. Hemen kiracı bulamazsak ev elden gidecek. Zaten son paramla bu evi dayadım, döşedim. Anlayacağın büyük umutlarım var. Yeter ki bu ev diğer evi kurtaracak kirayı bize getirsin..."

Nermin bunları söylerken boğazı düğümlendi. Konuşurken dolan gözlerinden durumun vahim olduğunu anladım.

"O rahat günler geride kaldı artık. Ergün içine düştüğü mali sıkıntıdan nasıl kurtulacak bilmiyorum. Tek isteğim evin elden gitmemesi..."

Onunla birlikte benimde gözlerim dolarken arkadaşıma sarıldım. Kocasının eskisi gibi eve para getirmiyor oluşu canını çok sıkıyor olmalıydı. Ama hayat mucizeler ile doluydu ve elbet bu sorun da geçecekti. En kısa sürede...

UMARIM BEĞENMİŞSİNDİR. VOTE (YILDIZ/OY) KULLANMAYI VE YORUM YAPMAYI UNUTMA! :)

Beyoğlu GüzeliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin