6. Bölüm - Issız Baraka

2 1 0
                                    

İş görüşmesi bile denmeyen görüşmenin ardından Erguvan uzanmıştı ve uykuya dalmıştı. Erguvan çoktan kestirmeye başladığında onlar odadan henüz çıkıyordu. Diğer odaya geçtiklerinde Patron'un ne kadar mest olduğunu herkes fark etmişti.

"Çok güzel. Kronik belamız onu bizden zannediyor. Daha yoldayken onu araştırmaya başlamıştır bile. Çocuğu serbest bırakın, kafasına nasıl eserse öyle takılsın. Kendi odalarınıza sokmayın, uyursa, oyun moyun oynarsa, dışarı çıkarsa vesaire ses etmeyin. Resmi evrak işleri yürümezse gerekirse siz bakın, faturaları falan onun adına kesin. Kimlik bilgilerini falan alın işe giriş işlemlerini başlatın. Beril, bu işleri sen hallet çocukla sen ilgilen."

Beril bu görevden dolayı hayal kırıklığına uğramıştı. Beril birkaç dakika sonra geri geldiğinde Patron herkesi karşısına aldı.

"Bu küçük ofisin hâli ne böyle?! Ortalık pislik içinde. Etrafa patates matates, ketçap, kola mola dökülmüş. Her yer pislik içinde. Hanginiz o hâle getirdi orayı?"

Kimseden ses çıkmayınca "o zaman hepiniz temizleyeceksiniz!"

Volkan şiddetle karşı çıktı: "Ben temizlemem Beril'le Sedat yedi, onlar temizlesin."

Sedat iğrenmiş gözlerle Volkan'a baktı.

"Sedat senden hiç beklemezdim. Halledin o odayı derhal. Sonra şu herifi uyandırıp yollayın evine. Ardından hepinizi ofisimde bekliyorum. Çok işimiz var, çok eksiğimiz var."

Beril, Erguvan'ın kimliği gösterdi.

"Şunu halledip başlarız Sedat'la beraber."

Sedat beklemek istemediğinden karşı çıktı.

"Fotokopisini çek gitsin hemen, adamın kimliğini de geri verirsin. Adamı postalarız, ortalığı toparlar, ofise geçeriz."

Patron Sedat'ın söylediğini doğru bulmamıştı. "Karışmayın çocuğa ne kadar uyuyorsa uyusun."

Hiçbir karar mekanizmasında Beril'in fikri dikkate alınmadığı gibi yine aynısı olmuştu. Beril kızgın bir şekilde kendi ofisine geçip fotokopi işini halletti ve kimliği götürüp cüzdanına geri koydu. Ardından küçük ofisi toplamak için Sedat'ı çağırdı. Sedat hiç oralı olmayınca orayı toplamak da Beril'e kaldı. Beril sabrediyordu ama hırsından iyice bileniyordu. Nitekim içerideki ayakkabı Sedat'ındı ve küçük ofisten onun ofisine ayakkabıyı fırlatmıştı.

Bu tepkiyi vermesinin sebebi Beril'le Sedat arasında arkadaşlık farklı bir yaklaşmasının olmasından kaynaklanıyordu. Sedat ise temkinli yaklaşıyordu ve yavaş ilerletmek istiyordu.

Beril odayı toparladıktan sonra Patron'un odasına geçti. Patron diğerlerini de çağırdı. Herkes geldikten sonra toplantı başlıyordu.

"Beril çocuk uyuyor mu hâlâ?"

"Evet."

"Tamamdır, uyusun karışmayın.

Beyler bayanlar vaktimiz çok daraldı. Durma, bekleme, hata yapma lüksümüz yok. O veya bu sebepten toplamda 12 yıl hapiste yattım ve bir daha girmeye de hiç niyetim yok. Kaldı ki lüksüm de yok. O gün gelince işimizi yapıp, ne olup bittiği anlaşılmadan aynı gün Avrupa'ya uçacağız. Şimdi ne eksiklerimiz var tek tek soracağım. Beril, elektronikler eline ulaştı mı, işe başladın mı?"

"Bir cihaz daha bekliyorum ama elimdekilerle yapmaya başladım."

"Güzel. Var mı bir problem?"

"Yok ama son gelen elektronikleri ekleyip test etmem lazım. Kumandalar hazır."

"Mesafesi kaç metre kumandaların?"

Uyku SersemiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin