Merhaba! Yeni bir bölümle karşınızdayım :) Uzun bir bölüm yazmaya. Keyifli okumalar.
Multimedya : Angelina
-
HATIRLATMARadyoda çalan şarkı kulaklarıma dolarken beynimdeki her şey boşalmıştı. Onca soru gitmiş, korkular kaybolmuştu. Araba fren yaptığında gözlerimi açtım ve şaşkınlığımı gizleyemeyen hafif çekik gözlerim iri iri açıldı. Benim hakkımda bir şeyler bildiklerini biliyordum ama bu kadarı da fazlaydı. Kalbim korku ve heyecanla hızlı hızlı atmaya başladığında, merakıma yenik düşerek konuşmaya başladım.
''Sen burayı nereden biliyorsun?''
* * *
''Bilmediğin çok fazla şey var Angelina!'' başımı ona doğru çevirdiğimde o bana hiç bakmıyor, cevap vermiyordu.
Şaşkınlığımı saklayamıyordum çünkü bu ev annemin herkesten gizli aldığı eviydi. Buraya hiç gelmezdik hatta ben bile en son ne zaman geldiğimi hatırlamıyordum. Burayı o kadar gizli tutardı ki ablam bile bu evi bilmezdi. Sadece canı sıkkın olduğu zamanlarda buraya gelir ve düşüncelerinden uzaklaşmak için kimseyle konuşmazdı. Benimle bile. Ben uzun zamandan sonra gördüğüm bu evi süzerken gelen soğukluk ile arabanın kapısını açtığını anladım ve bakışlarımı evden alıp arabanın kapısını açtım. İndiğimde, ismini bilmediğim adamın da arkamda olduğunu hissedebiliyordum. Bunu umursamadan evin bahçesine adım attım. Otlar her yeri sarmış, evin boyaları dökülmüş, sahipsiz olduğunu haykırır gibi duruyordu tam karşımda. Havadaki korku kokusu yerini buram buram özleme bırakırken, her şeyi bir kenara attım ve merakım beni ele geçirirken konuşmaya başladım.
''Adın ne?'' önceden duymak istediği soruyu şu an ona yöneltince şaşırmış olacak ki gözlerini bir süre gözlerimden hiç ayırmadı. Cebinden bir anahtar çıkarıp bana doğru attığında, anahtarı havada yakaladım ve eve doğru yöneldim. Anahtarı sokup kapıyı açtığımda gördüğüm manzara dışardakinin aksine daha iç açıcıydı. Eşyalar hala hafızamdaki yerini koruyordu. Evin içerisine adımımı attıktan sonra yavaş yavaş, her yeri aklıma kazımak ister gibi etrafa bakındım. Gözlerim masanın üzerindeki siyah kutuya takılı kaldığında adımlarımı hızlandırarak masanın yanına ulaştım. Kutuyu incelerken arka tarafında yazan yazı ile gözlerimin büyümesine engel olamadım. Kutunun hemen yanında ''Angelina''yazıyordu. Alıp koltuğa oturduğumda hemen kutuyu açıp içindeki gizemi çözmek istedim. Bu kutuyu bana annem bırakmıştı ve içinde ne olduğunu gerçekten merak ediyordum. İsmini bilmediğim kişinin burada olup olmadığına bakmak için başımı çevirdiğimde hemen karşı koltuğa oturmuş beni izliyordu.
''Birazdan öğreneceğin şeyler hayatını değiştirecek Angelina.''
Gözlerimi kıstım ve merak ile kutuyu açtım. Tozlu bir defter ile annemin iki üç fotoğrafı vardı. Çok ilginç bir şey vardı ki defterin sadece bir yaprağı vardı ve oldukça gizemli görünüyordu. Kapağını açıp tek sayfasında yazan üç kelime ile hiçbir şey anlamayarak geriye doğru yaslandım.
''Güç, Büyü, Element'' tam olarak bu üç kelime yazıyordu. Başka bir şey yazıyor mu diye merak edip sayfanın arkasını çevirdiğimde ise sadece bir cümle ile karşılaştım. ''Güçlerinin her zaman farkında ol ve kendini koru!''.
Ben bu yazanları anlamaya çalışırken ismini bilmediğim kişinin sesi ile dikkatimi ona yönlendirdim.
''Annen benim çok eski bir arkadaşımdı. Annenle ilk tanıştığımda en az senin kadar umursamazdı. Güçlerinin farkına varmalısın Angelina.'' Duyduklarım karşısında kaskatı kesilirken dayanamayarak sorumu ona yönelttim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kozmik
FantasyEtrafıma baktığımda, sokağın başında yanan cılız bir sokak lambası ve yıkık depolardan başka hiçbir şey yoktu. Buranın tehlike olmadığını anlayınca, sırtımı duvara verdim ve nefesimi düzene sokmaya çalıştım. Gözlerimi kapattım ve hızlı atan kalbime...