7- arkadaşını öpmek güzel hissettirdi

9.9K 715 380
                                    

Merhaba!!!!

" ne içimdeki sokaklara sığabildim, ne de dışarıdaki dünyaya

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

" ne içimdeki sokaklara sığabildim, ne de dışarıdaki dünyaya."



" Min! Siyah düğmeleri hafif parlak gömleğim nerede?" Jungkook kendi odasından aşağı kattaki jimine seslendi.

Jimin kendi üzerindeki jungkooka ait fakat çok beğendiği için ödünç aldığı gömleği süzdü. Ardından dudaklarını ısırıp sinsi bir gülüşle üst kata bağırdı.

"Aa hiç bilmiyorum. Herhangi birini giyin akşam bakarız."

Jungkook birkaç dakika sonra kol düğmelerini iliklerken sacları dağınık bir şekilde mutfağa geldi. Bugün talihsizlikler üst üste geliyordu resmen! Önce sabah yataktan düşmüş duş alırken musluk bozulmuştu. Gömleğini bulamamış namjoon için yaptığı taslak çizimi kaybetmişti! Saçları darmadağın aceleyle içeri girip bar taburesine oturdu. Kahvesini içerken saçlarını düzeltemeye çalışıyordu.

Jimin onun bu haline kıkırdamış yardım etmek adına yanına gidip omuzlarından kavramıştı büyük olanı. Jungkook hafif şaşkınlıkla jimine çevirdi bedenini. Jimin kendi saçını aynanın önünde yaparken bıraktığı sprey ve tarağı alıp elini jungkookun yumuşak saçlarına daldırdı.

Önce yavaş yavaş geri atmış ardından oynamak hoşuna gittiği için okşamaya başlamıştı. Jungkook saçlarında gezinen minik tombul parmakların hissiyle önünde dosyalara odaklanmakta çok zorluk yaşıyordu.

Jimin sonunda tarağı saçlarından geçirip sprey yardımıyla şekil verdi. Ellerini çekmeden önce jungkookun sevmediği şeyi yapıp yanağından makas aldı.

"Saçların bitti!" Yerine geçerken jungkook huysuz yüzüyle jimine baktı.

"Kendi yanaklarını sıkmama izin vermiyorsun ama benimkini rahat bırakmıyorsun. Bende sıkarım o zaman banane!" Çocuk gibi ayağı kalkıp karşıdaki bar taburesinde oturan jiminin önüne geçti. Jimin hayretle çocuk gibi inat eden bedenin büyük ellerinin yanaklarını esir alışını izledi.

"Yah! Jungkook. Acıyor ama!" Jiminin tombul yanakları tam sıkılmalıktı ama bundan hoşlanmadığı için asla dokunmasına izin vermiyordu. Jungkook fırsattan istifade yanakları iki eliyle sıkıştırıp kızarana kadar okşayıp durdu. Jimin huysuzluk yapsada hoşuna gittiğini inkar edemezdi. Kimseye elini sürmesine izin vermezken jungkookun ellerini 2 dakikadır tombul yanaklardaki yerini kolluyordu.

"Tanrım... tamam bırak arişe geç kalacağız."

Kısa bir kahvaltı faslından sonra jungkook araba ile jimini bürosuna bırakmayı teklif etmişti. Jimin bu teklifi kabul etmişti fakat jennie ve lisanın şakalarına maruz kalacağından emindi!

Araba tanıdık sokağa ardından büronun önünde durdu. Jungkook tavşan dişleri görünene kadar gülümseyip jimine döndü.

"Akşam görüşürüz. Yemeği ben hallederim kocacığım." Dalga geçer sesiyle jiminin kızarmış yanaklarından makas aldı. Jimin göğsüne vurup gülümseyen yüzüyle arabadan indi.

convenience marriage - KookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin