Geçmişin izi (düzenleniyor)

16.Bölüm

1 Ay sonra
Hızır Ali hala hapistedir. Özlem ne yaptıysa yapsın Hızır Ali'yi çıkaramamıştır. Didem ayağa kalkmıştır ve Hızır Ali'nin davasını o almıştır. 2.Duruşma 2 Gün sonradır.

Çakırbeyli Evi
Didem'in çalışma odası

Özlem: Hala bir delil bulamadık. Duruşmaya iki gün kaldı. Hem Hızır Ali senin davayı aldığını ve ayağa kalkdığını daha bilmiyor demi?

Didem: Bilmiyor ve hiç kimse ona bunu söylemeyecek. Bunu sadece Aile üyeleri biliyor ve başka hiç kimse öğrenmeyecek. Tamam'mı?

Özlem: Peki neden?

Didem: Benim çok Hasmım var. Ayağa kalkdığımı duyarlarsa beni öldürmeye çalışıcaklardır. Hem beni boşver. Ilyas Abigil hala o adamı bulamadı demi?

Özlem: Suikastcı'dan bahsediyorsan hayır.

Didem: Ben bir kaç yere sordum, soruşturdum hala şehir içinde. Şimdiye kadar bulmaları gerekiyordu.

Özlem: Didem o adam size neden bulaştı? Yani sizi neden öldürmek istedi?

Didem: Söyleyemem. Hem ikide bir sorma. Ben bir Amcamı ariyim. Belk adamı bulmuşlardır. Sorgusuna bizat ben girmek istiyorum.

Fidanlık
Behzat ve Ilyas Suikastçıyı bulmuştur.

Behzat: Neden böyle bir şey yaptın? Niye onların aracına bombayı yerleştirdin? Onlarla ne alıp veremediğiniz var? Neden onlar?

Mahmut(Suikastçı): Didemle Hızır Ali sizin içinizdeki en iyiler ama siz bunun farkına henüz daha tam olarak varamadınız. Sizin başardığınız her şey didem ve hızır ali sayesinde.

Ilyas: Ne diyon Oğlum sen?

Mahmut:Onları zamanında içimize çekmek için çok uğraştık ama onların vatan ve ailelerine duydukları sevgi ve sadakat yüzünden bir türlü içimize çekemedik.

Behzat: Oğlum doğru dürüst anlat şunu! Neden onları içinize çekmeye çalıştınız?

Mahmut: Siz onların aslında kim olduğunu bilmiyorsunuz! Onlar ne iş yaptığını bilmiyorsunuz.

Behzat: Ne iş yapıyorlarmış?

Mahmut: Onlar ...

Behzatın telefonu çalar. Arayan Didemdir.
Telefon konuşması

Didem: Alo Amca. Adamı buldunuz'mu?

Behzat: Buldukta bu sizin hakkınızda bir şeyler geveliyor.

Didem: Amca sorguyu bırakıp benim gelmemi bekleyin. Onu ben sorgulayacağım.

Behzat: Didem ne iş karıştırıyorsunuz siz?

Didem: Amca gelmemi bekleyin. Ben herşeyi anlatacağım.

Behzat: Yook Didem. Ben ilk bu adamı dinleyeceğim.

Behzat telefonu kapatır.
Didem yoldadır bile Fidanlığa çok yakındır.
Araba
Didem: Allah kahretsin! Yıllardır sakladığımız bu kadar kolay ortaya çıkamaz. Yetişmem lazım! Bunu hiç kimse öğrenemez.

Fidanlık

Mahmut: Siz Yeğenlerinizi hiç tanıyamamışsınız. Onlar sizi ayakta uyutmuş.

Ilyas: Kes lan sesini!

Mahmut: Sizin Yeğenleriniz İstihbaratçı! Yıllardır İstihbarata çalışıyorlar. Ama siz gerizekalı olduğunuz için bunu bile fark etmediniz!

Behzat adama yumruk atar ve adam bayılır.

Behzat: Dido bunu bana nasıl yapar? Lan ben onun Amcasıyım!

Ilyas: Bizi Gerizekalı yurduna koydular! Hala aklım almıyor biz bunu nasıl fark etmedik.

Didem içeriye girer,baygı adamı ve sinir krizi geçiren Behzat ve Ilyası görür.

Didem: Ne kadarını öğrendiniz?

Ilyas: Herşeyi. Bizi nasıl Gerizekalı yurduna koyduğunuzu.

Didem:Biz sizi Gerizekalı yurduna koymadık!

Behzat: Ya ne yaptınız? Lan ben senin Amcanım bana neden söylemedin?

Didem: Size bir açıklama yapmak zorunda değilim! Evet biz İstihbaratçıyız! Bunu size söyliyemezdik! Kim olursanız olun Babam bile olun ben size bunu söylemezdim! Bir İstihbaratçı açığa çıkasıya kadar İstihbaratçı olduğunu gizler! Bu yüzden sizden özür dileyecek değilim! Artık o ellinizdeki adam devlete aittir. Yani bana. Onu alıp gideceğim.

Behzat: Nasıl bu kadar dobra olabiliyorsun?Hem bizi kandırıyorsunuz hemde üste çıkıyorsunuz.

Didem: Biz kimseyi kandırmadık ve kimseye yalan söylemedik. Sadece gerçeğide söylemedik. Bu yüzden suçlu ilan edemezsiniz bizi. Biz vatani görevimizi yerine getirdik. Buarada burda duyduklarınız aramızda kalacak. Hiç kimse duymuyacak.

Ilyas: Hiç kusura bakma Didem ben Abimgile söyliyeceğim.

Didem: Ozaman ben söylerim akşam yemeğinde. Ben söyliyesiye kadar kimseye söylemeyin. Hadi artık adamı alıp gitmem gerek.

Ilyas: Nereye götüreceksin?

Didem: Onu size söyliyemem ama istihbarata gidicek. Artık müsadenizle ben gideyim.

Didem adamı alır ve sorgu için istihbarata götürür. Sorguda adam herşeyi anlatır ve Didem Hızır Ali'yi kurtaracak delilere ulaşır.

Çakırbeyli Evi
Akşam yemeği

Didem: Sizinle birşey hakkında konuşmam gerek ama burda konuşucaklarım burda kalıcak. Bu masadan dışarıya çıkmayacak. Duydunuz'mu beni?

Hızır: Ne oldu kızım? Kötü birşey yok demi?

Behzat: Şimdi bizi nasıl Gerizekalı gibi kandırdıklarını öğreneceksiniz.

Haşmet: Ne diyorsun sen Behzat?

Didem: Öyle birşey yok baba. Bugün öğrenmemeleri gereken birşeyi öğrendi Amcamgil.

Ilyas: Yani öğrenmesek söylemiyecenktiniz?

Didem: Evet söylemeyecektik!

Ömür: Artık anlatırımısın ne olduğunu Didem?

Didem: Ben Davut Özsoy'un özel yetişdirdiği bir İstihbaratçıyım. Hızır Ali'de aynı şekilde. Ben bile Hızır Ali'nin İstihbaratçı olduğunu evlenmeden bir kaç hafta önce öğrendim. Şimdi kendinizi Amcamgil gibi Gerizekalı hissetmenize gerek yok. Bu bir görev ve bu görevi hiç kimse öğrenemez. Malesef bugün bir aksilik çıktı ve bunu Amcamgil öğrendi.

Haşmet: Kaç yıldır bu işin içindesin Didem?

Didem:Baba Dayımda İstihbaratçıydı. Aslında başta Dayım beni eğitiyordu ama sonra dayım şehit oldu. Sonra Davut bey bana ulaştı ve onunla beraber çalışıyoruz. Yaklasık 13 yıldır bu işin içindeyim.

Behzat: Oha Dido! 10 yaşından beri bu iştesin ve biz bunu daha yeni öğreniyoruz.

Hızır:Ozaman Hızır Ali'de uzun süredir bu işin içindedir.

Didem: Bilmiyorum ama büyük ihtimal öyledir. Bize istihbaratçı olduğumuz için suikast düzenlendi. Bir görevimiz vardı ve bu görevi yapamamızı engellemek için bu suikast düzenlendi.
Görevimizi sormayın söyliyemem.

Özlem: Delillere ulaşa bildin'mi?

Didem: Evet ulaştım. Seninle sonra üstünden geçeriz.

Özlem: Tamam.

Ömür:Didem? Peki sizin evliliğiniz gerçek'mi?

Didem: Evet hala o gerçek.

Ömür: İnanayım'mı?

Didem ayağa kalkar halasının yanğından öper ve "Inan hala. Ben biraz dışarıya çıkıcam sonra konuşuruz"der ve gider.