Ertesi gün
Hızır Ali'nin duruşması vardır.Çakırbeyli Evi
Kahvaltı masasıHızır:Bugün duruşması var. Sizce çıkabilir'mi?
Özlem: Hızır Ali'nin Avukatı işinde en iyisi. Tabiki çıkıcak.
Didem: Özlem'in dediklerine bakmayın. Daha kesin birşey yok. Elimden geleni yapacağım. Çok güçlü deliller var elimde. Umarım çıkarıcam içerden.
Ilyas: Hayriye hanım sizden iyisi yok. Iki gelininiz Avukat biride Mimar. Okumuş gelin alıyorsunuz bakıyorum.
Hayriye Ana: Benim Avukatla işum olmaz. Sizin için iyidur Avukat Gelinlerimun olması. Baksana ikisude Hızır Ali'yi çıkarmaya çalişiyir.
Hızır: Didem bizde mahkemeye gelelim'mi?
Didem: Gelmenize gerek yok. Ben Özlem ile gireceğim davaya. Birde Alparslan'da geliyor. Siz isterseniz Fidanlıkta bekleyin ben davadan sonra oraya geliceğim.
Hızır: Tamam kızım.
Didem saate bakar.
Didem: Hadi kalkın bizim gitmemiz gerek. Bol bol dua et Babanne. Inşallah Hızır Ali ile dönüceğiz bu eve.
Didem Hayriye Ananın elindem öper ve çıkarlar. Adliyeye gelirler. Hızır Ali'de mahkeme arabası ile gelir.
Adliye
Iki tane polis Hızır Ali'nin kolundan tuyordur ve Hızır Ali'nin eli kelepçelidir. Mahkeme salonun önünde bekleyen Özlem ve Alparslanı görür.Hızır Ali: Didem yinemi gelmedi?
Alparslan: Yok gelmedi. Durumunu biliyorsun.
Hızır Ali: Bir gelişme yok'mu hala?
Polis:Hadi sonra konuşursunuz. Girelim içeriye.
Mahkeme
Hakim: Hızır Ali Çakırbeyli'nin Avukatı nerde?
Hızır Ali: Burdaya Hakim bey. Özlem Çakırbeyli.
Hakim: Burda Avukat Didem Çakırbeyli yazıyor.
Didem mahkeme salonuna girer.
Didem: Özür dilerim trafil vardı. Daha başlamadınız umarım.
Hakim: Yok kızım geç yerine.
Hızır Ali Didem'e şaşkın bir şekilde bakar. Senin burda ne işin var der gibi.
Didem savunmasını yapar.Didemin savunması işe yarar ali serbest kalır ve eve giderler. Didem yolda Hızırları arar ve eve geçiceklerini söyler.
Çakırbeyli Evi
Herkes Hızır Ali'ye sarılır ve Akşam yemeği için sofraya geçerler.Alparslan: Siz Hızır Ali'yi nasıl çıkartınız ben hala onu anlamadım.
Ilyas: Oğlum sen o mahkemede değilmiydin? Bizim asıl bu sotuyu sormamız gerek.
Alparslan: Ordaydımda Amca Didem dosyalar verdi Hakime sonra Hakimle aralarında birşeyler konuştular. Hızır Ali serbest bırakıldı. Ve ben hiç birşey anlamadım.
Hızır Ali: Bende birşey anlamadım Kuzen.
Didem: Sen çıktığına şükpr et. Hem nasıl çıktıysan çıktın. Önemli olan burda olmam. Meskek sırlarımızı malesef sizinle paylaşamayız.
Alparslan: Ozaman neden geciktiğini anlat.
Ömür: Siz beraber çıkmadınız'mı?
Didem: Çıktıkta benim bir yere gitmem gerekti. Özel görüşmelerim vardı. Hadi kapatalım bu konuyu.
Hızır: Didem haklı. Hadi yemeğinizi yiyin ve gelinimi rahat bırakın.
Yemekler yenir, kahveler içilir ve herkes odasına geçer.
Hızır Ali ve Didem'in odası
Hızır Ali: Nereye gittin sen?
Didem: Sanane!
Hızır Ali: Didem daha yeni hapisten çıktım ve seninle hiç tartışıcak halim yok. Hadi söyle işte nerye gittiğini.
Didem: Annen ve Dayınla konuştuk. Seni çıkartmak için istihbaratı arkama aldım.
Hızır Ali: Anladım. Bunu hemende söyliye bilirdin.
Didem: Sen yerde yatıyorsun galiba.
Hızır Ali: Nedenmiş o? Ben daha yeni hapisten çıktım hiç kusura bakma yerde yatamam.
Didem: Bende senin yanında uyumam.
Hızır Ali kendine yatağa atar.
Hızır Ali: Offf Didem abartma yatağın bir köşesinde sen bir köşesinde ben yatarım.
Didem: Tamam ozaman. Eğer yanıma yaklaşırsan seni vurarım.
Didem yatağın öbür tarafına uzanır. Ikiside yüzünü birbirine döner ve bakışırlar. Ve uyurlar.
Sabah olur
Hızır Ali gözünü açar ve Didem'in göğsünde olduğunu fark eder.Hızır Ali:Keşke hep böyle kalabilsek.
Didem yavaşca gözünü açar ve Hızır Ali'yi görünce gülümser ve gözünü geri kapatır. Didem hızlıca gözünü geri açar ve Hızır Ali'yi yiter. Hızır Ali yataktan düşer.
Didem: Senin ne işin var lan dibimde?!
Hızır Ali: Aaağğ belim. Kızım sen dibime girmişsin sonra birde beni yataktan atıyorsun.
Didem: Sus lan Sırık! Ben senin yanına neden gireyim? Hem iyi oldu sana. Benim yanıma yaklaşırsan böyle yerlerde sürünürsün!
Hayriye Ana kapıya vurur. "Girebilirmiyim uşaklar?"
Hızır Ali ve Didem birbirlerine bakar.
Hızır Ali: Hass*kt*r!
Didem: Çabuk kal yerden!
Hızır Ali yerden kalkar ve hemen yatağa oturup Didem'e sarılır. "Gelebimirsin Babanne!".
Hayriye Ana içeriye girer.Hayriye Ana: Uşaklar ben sizden torun istiyorum.
Didem: Nee!?
Hayriye Ana: Kizum ölmeden çocuklarinizi görmek istiyorum.
Hızır Ali: Sen merak etme tontişim. Sen daha çok yaşarsun torunlarınıda görürsün.
Hayriye Ana: Tamam ozaman ben gidiyorum. Sizde gelin aşağa kahvalti yapacğuz.
Didem: Tamam Babanne.
Hayriye Ana gider.
Didem Hızır Ali'nin kolunu belinden çeker. Üstünü değiştirir ve aşağa inerler. Kahvaltıdam sonra otele geçerler.
Hızır Ali: Otelimizkn yeni Avukatı sensin. Yeni işin hayırlı olsun Didem hanım.
Didem: Sağol. Hadi gidelim evrak işleri bitti. Ben sıkıldım.
Hızır Ali ve Didem tam odadan çıkıcakken arkalarından birisi "Hızır Ali" diye bağrır. Arkalarını dönerler ve Didem gördüğü kişi ile nefesi daralır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin izi (düzenleniyor)
RomanceYıllar önce Dostluğun yerini Hasımlık alan iki ailenin arasında yok olmuş masum bir aşk. 5 yıl sonra bir çatışmada karşılaşan iki aşık. Bu karşılaşma aşklarını yeniden doğuduracakmı yoksa tamamen bittirecekmi?