BİR PSİKOPATLA AYNI SINIFTAYIM.

13

Bunu dememle ufakça kıkırdadı. sonra saçlarını eliyle geriye attı ve yüzüme baktı.

"bir daha söylesene..."

"n-ne hayır tabi ki de..."

"lütfen ama rica edince çok tatlı oluyorsun."

utançla kızardım ve kollarımla yüzümü kapattım.

"lütfen nazik ol..."

birden bileklerimden tutup kafamın iki yanına açtı ve yatağa sabitleyip öpmeye başladı. elleri yavaşça bileklerimi bırakıp kollarıma doğru okşayarak indi ve yanaklarıma ulaştı. yanaklarımdan tutup çekerek öpüşünü derinleştirdi. nefes alamıyordum ki o da nefes nefese benden ayrıldı.

"cidden... karşı koyulamazsın..."

*+18*

birden kalktı ve belimi tutarak yukarı kaldırttı. boxer'ın üzerinden deliğimi yalamaya başladı. ani gelen ıslak ve sıcak diliyle tuhaf bir ses çıkardım dışarı. bu onu daha da heyecanlandırmış gibi boxer'ımı çıkardı ve dilini soktu. kolumla ağzımı kapattım.

"daniel...d-dur..."

"bunu daha önce yapmalıydım."

daha önce mi...? ben komadayken mi? ne? ne demek istedi? bu sorular aklımı karıştırırken belimi bıraktı ve çekmeceye uzandı. jel ve prezervatif çıkardığını gördüm. gerçekten nasıl hissedeceğim konusunda şaşkındım. sevinç...pişmanlık...kaygı...merak...zevk...

ne yapsam, nasıl düşünsem bilmiyordum. konuşmuyorduk ikimizde odayı sadece nefes seslerimiz dolduruyordu. onun heyecan ve sabırsızlıkla aldığı hızlı nefesler...

"hazır mısın..?"

ona bakmadan utançla kafa salladım. birden beni ters çevirdi ve jeli döktü, hemen ardından kalın ve uzun parmaklarını hissettim.

"ngh...d-daniel! acıtıyor..."

parmakları durmadan daha geniş ve ileriye yol açarken eğilip kulağıma fısıldadı.

"birazdan iyi hissettirecek..."

ben bağırmalarımı elimle kapatıp bastırmaya çalışırken o bundan zevk almışçasına daha sert hareketlerle devam etti. bir anda parmaklarını içimde büküp duvarıma bastırmaya başladı. birden gelen ani zevk duygusuyla azımdan sesli bir inleme kaçtı.

"ah...demek burası."

oraya ısrarla bastırıp okşarken ben de sesimi tutamıyordum. salya ve göz yaşlarım istemsizce akıyordu ağzımı kapatamıyordum bile.

"bence hazırsın."

parmaklarını çıkarmıştı ve onun yerine altımda daha kalın bir şey hissetmiştim.  birden beni çevirip yatakla yüz yüze getirdi. birden içime girmesiyle nefesim kesilmişti. vücudum kaskatı kesilmiş bir milim bile oynatamıyordum. titrek elimi arkaya atarak belinden ittirmeye çalıştım. gülme sesini duyduktan sonra birden bileğimi tutup dengemi bozdu ve yüzüm yatağa düştü. diğer bileğimi de tutup kendine çekti. kalçamı daha da yukarı kaldırttı. omurgam acıyordu. beni pozisyona sokmuştu ama hala hareket etmiyordu.

"a-acıyor...daniel..."

üzerime eğilip kulağıma yasladı kafasını. kısık, kalın bir sesle konuştu.

"şşş...sakin ol. birazdan alışırsın."

git gel yapmaya başladı. kendisine yeterince çektikten sonra bileklerimi bıraktı ve belimi tutup daha da derine girdi. ben ağlayıp bağırıyordum. canım yanıyordu. o nazik, beni incitmekten çekinen adam kaybolmuş yerinin, zevk düşkünü acımasız biri almıştı sanki. boynumu ve omuzlarımı ısırıp emiyordu. zihnim bulanıklaşmaya başladı... dediği gibi acı gittikçe yok oluyordu yerini sersem bir zevke bırakıyordu.

gittikçe hızlanmıştı. nefesleri, hızlı ve hırıltılıydı. biren beni kendine çevirip dudaklarıma yapıştı. öperken elleri yanaklarımdan boğazıma kaydı. birden dikleşip sıkmaya başladı. şaşkınlıkla boğuk bir ses çıkardım. ne bir ses ne bir hava parçası ağzımdan çıkamıyordu. yüzüm ısınmaya başlamıştı bileklerini tutup itmeye çalıştım. o giderek hızlanmış ve inlemeleri daha da artarken ben yorgun düşmüştüm. tüm vücudum güçsüz düşmüştü. gözlerim geriye gidiyor ve bayılmak üzereyken birden ellerini çekti. ben öksürürken birden güçlü bir şekilde içime  bastırmasıyla hem o hem de ben gelmiştim. 

bu halime inanamazken derin nefesler alıp boynumu ovuşturdum. konuşamıyordum, zaten konuşsam ne diyeceğimi de bilmiyordum. yaklaşıp dudaklarıma az önce ki halinden tamamen farklı, nazik bir öpücük kondurdu ve o da hiçbir şey söylemedi. yanıma uzanıp sarıldı ve gözlerini kapadı. bende yorgun düşmüştüm ve gözlerimi kapattım.

...

gözlerimi açtığımda hala geceydi. susamıştım kalkmaya çalışırken arkamdan üzerime düşmüş bir kolun ağırlığı beni engelledi. arkamı dönüp baktığımda huzurla uyuyan daniel'i gördüm. yaptıklarımız aklıma gelince kendimi utanıp kızarmaktan alı koyamadım. kolunu yavaşça üzerimden indirip doğruldum. tabi vücuduma ani acı saplanmalarından biraz tökezleyerek tuvalete gittim. yüzümü yıkamadan önce aynada kendime baktım. boynumda uzaktan bile belli olan morluklar ve el izleri vardı. nefes vererek yüzümü yıkadım ve mutfağa indim. 

bardak çıkartıp su doldurdum ve içtim. bardağı bangonun üzerine koyup elimi duvara sürterek çıktım. lambayı bulmaya çalışıyordum. ilerlerken elimde garip bir his fark ettim. durup elimi tekrar gezdirdim. duvarın bir kısmıyla diğer kısmının hissiyatı aynı değildi. biri daha pürüzlü hissettiriyordu. pürüzlü tarafın önünde durup tırnağımla kazıdım. tırnağımın içine alçı parçaları girmeye başladı. elimi geri çekip parçaları çıkarttım ve şaşkınlıkla birkaç adım geri attım. 

bu duvar...o kapının olduğu yer...

geri adımlarken sırtımın bir şeye çarpmasıyla sıçradım. birden eller omuzlarımı yakaladı.

"burada ne yapıyorsun?"

(unutanlar için "o kapı" derken tutulduğu odanın kapısından bahsediyor.)

-------------------------------------------------------------------
YENİ BİR BÖLÜMLE KARŞINIZDAYIM. +18 SAHNELERİ ELİMDEN GELDİĞİNCE SADE, ANLAŞILIR VE GÜZEL YAZMAYA ÇALIŞTIM. ÇEKİNDİĞİM SAHNELERDEN BİRİYDİ. UMARIM BEĞENMİŞSİNİZDİR :)