BİR PSİKOPATLA AYNI SINIFTAYIM.

7*Daniel*

"bu daha başlangıç."

Çok sıkıydı...ama bir o kadarda güzel. Bakire olduğu anlaşılıyordu. Ağzını kapattığım elim salyasıyla kaplanmıştı. Parmaklarımı ağzına sokup diliyle oynadım. Ufak, boğuk inlemeler yapıyordu. Kafasını biraz geri yasladı ve kulağına yanaştım.

"Güzel hissettiriyor mu?"

Yandan dolu ve ağlamaktan kızarıp şişmiş gözleriyle bana baktı. Bir anda içim titredi. O kadar çekici görünüyordu ki. Ne? Ne diyorum ben? O bana... kötü şeyler olmasına sebep oldu.

*Flashback*

Zorla dövülmüş ve halsiz düşmüştüm. Acı çekmek genelde bana olan bir şey değildi. İki arkadaşı kollarımdan beni yeare sabitledi.

"BIRAKIN BENİ P*Ç KURULARI"

birden altından çıkardığı boxer'ı ağzıma sıkıştırdı. İktirmek istedim ama kolumu tutan adamlardan biri engel oldu. Geriye kalan tek şey sert bakışlarımdı. Pantalonumu çıkardı ve bacaklarımı ayırdı. Yapmaz...yapamaz... Birden kalçasını içeri iktirmesiyle gerçekten rahatsız bir hissiyat vücuduma yayılıyordu. Bu acı mı...? Ardı ardına devam edince bağırmaya başladım. Tabi ağzıma tıkılı olan şey yüzünden sesim çıkmadı. Sesli inlemeye başladı. Boşalacak mı? Hadi bitir artık şunu. Birden elleri boğazıma sarıldı. Sıkıyordu...fazla sıkıyordu. şu an onu ölesiye işkence çektirmek istiyorum. Tırnak ve dişlerini sökerek ona yedirmek istiyorum. Ama... artık karanlık olmaya başladı. Galiba bu bayılmak...

Uyandığımda hala aynı yerdeydim yerdeydim. Kum taneleri gözlerimi açıtıyordu. Ayağı kalktım. Lanet herif beni hiçliğin ortasında s*kmişti. Uzakta şehir ışıkları görünüyordu. İlk adımlar acı verse de sonradan alıştım. o herifi öldürmek istiyorum. Ama bu halde gitmem akıllıca olmaz. Aklıma gelen tek şey aidan'ın yanına gidip bir ders vermek.

*Flashback end*

Benim çektiklerimi  onun da çekmesini istiyordum. Boşalmaya yakın boğazını kavrayıp sıkmaya başladım. Hem sıkıyor hem kendime doğru baskı uyguluyordum. Kafası köprücük kemiğime yatıktı. Elleri onu duvara bastırmamdan dolayı yanlardaydı kullanamıyordu. Boğulma sesleri ve kesik iniltileri beni sınırıma getirdi. İçine boşaldığımda bir kaç adım geri gidip onu bıraktım. Kendini tutmamış ve direkt yere düşmüştü. Ona yukarıdan bakınca gerçekten çok güzeldi. Ağzından akan kanla karışık salyası. Suratında ki morluklar ve çıkardığım kolu. Gözleri kapalı denecek kadar kısıktı. Çöküp kanlı salyası olan elimi yaladım. Ve çenesinden tutup kendime baktırdım. Gözleri kırmızı ve şişkindi. Göz yaşı izleri dışarıda ki ışığın yansımasından belli oluyordu.

"Çok güzelsin."

"Sen o polise ne yaptın?"

Sinirlendim. Şu an bu soru yersiz ve gereksizdi. Kafasını hızla bıraktım.

"Güzel ama bir o kadar da aptal... Ama eğer gerçekten bilmek istiyorsan söyliyeyim."

Yakasında tutup kaldırdım.

"Oğlunu öldürdüm."