08eceehesabimdaki kitapları da okursanız sevinirim <3
Iyi okumalar ziyagillerrr
---
Atlas'a bakıp "İzleyecek misin?" Diye sordum. Kafasını onaylarcasına salladı. Yalandan göz devirdim. Üstümdekileri çıkarırken bana bakıyordu. Onu gözmezden gelip kostümü giymeye başladım.
Kostümü giydikten sonra Atlas'a baktım. Vücuduma bakıyordu. Yalandan boğazını temizledi. Gözlerine baktığımda bana kucağını işaret etti. Kaşlarımı yukarıya doğru kaldırdım. "Neyse, bekle burada yeni kostümünü getireceğim." Diye konuştu.
Atlas kabinden çıkınca demin Atlas'ın oturduğu yere oturdum. Aynadan kendime bakarken istemsizce sırıttım. Atlas kabine geri gelince elindeki kostümlere baktım. "Hepsini mi deneyeceğim?" Atlas yüzündeki sevimli gülümsemeyle bana bakıp kafasını olumlu anlamda salladı.
Artık kostüm denemekten yorulduğum için Atlas bey en sonunda birini beğenmişti. Beğendiği ise simsiyah bir kostümdü. "Ben kostüm giymem." Dediği için siyah pantolon, ceket giyecektik. Malum 'kölecik' olduğum için onun dediğini yapıyordum.
Kostüm mağzasından çıkınca Atlas elimi tuttu. "Yüzümüzü boyayalım mı?" Diye sordu, ona cevap verecekken bana bakıp sözümü kesti. "Neyse kölecik, yapıyoruz tabi ki."
Atlas şarkı mırıldanırken ben yanında yürüyordum. Kafamı eğip yoldaki çizgilere baktım. Çizgilere basmamak için yamuk yumuk yürümeye başladım. Atlas'ın durmasıyla birden çizgiye bastım. "Hay.." Mırıldanırken Atlas birden beni kendine çekti. Ellerini belime sararken olayın şokuyla ona baktım. Bir şey demeden dudağımı öptü.
Geri çekilip tekrardan elimi tuttu. İstemsizce sırıtmaya başladım. Atlas'ı sırıtarak takip ederken Atlas elimi daha sıkı tuttu.
Eve gelince elimi bıraktı. "Hadi yüzünü boyayayım." Dedim. Atlas gülümseyince odaya çıktık. Atlas yatağa otururken ben de makyaj malzemelerini çıkardım. Atlas'ın yanına oturup ona baktım. "Kucağıma." Dedi, ona boş boş bakarken "Kölecik." Diye söyledi.
Atlas'ın kucağına gelince yüzüne makyaj yapmaya başladım. "Senin yüzün nasıl bu kadar iyi?" Diye sordum, çocuğun yüzünde bırak sivilceyi ben bile yoktu. "Nasıl yani?" Allık fırçasını elime alırken "Yani bakım ürünü mü kullanıyorsun?" Diye sordum. Atlas'ın yanaklarında allık fırçasını gezdirirken "Sabah yüzümü yıkıyorum, adam olana çok." Diye konuştu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Atlas'a yaptığım makyaj bitince aynada kendine bakmaya başladı. "Vay be, güzel olmuş." Diye konuştu. Gülümseyerek ayna karşısına geçtim. Ona yaptığım makyajın aynısını kendime de yapmaya çalıştım ama Atlas bir türlü beni rahat bırakmadığından yarım saatlik makyaj bir saati geçmişti.
Makyajım bitince Atlas tekrardan yanağımı öptü. "Benle hiç ilgilenmiyorsun." Demesi ile ona bakıp göz devirdim. "Bulaşmadan dursan makyajımı bitirip seninle ilgilenecektim." Atlas yatağa oturup ellerini küçük çocuklar gibi çiçek yaptı. "Geçti o." Dememle ayağa kalktı. Elimi tutunca "Neyse, gidelim." Dedi.
Beraber evden çıkınca parti olacak yere doğru ilerledik. Atlas elimi her seferinde daha sıkı tutuyordu. "Elim kopacak." Desem de beni umursamıyordu.
O kadar şanslı insanlarız ki (!) Girişte Berfu ve Batuhan'ı gördük. Umursamadan yanlarından geçerken "Berber geçelim?" Diye bir ses duydum. Arkamı döndüğümde ise sesin Berfu'dan geldiği belli olmuştu çünkü bize bakarak sırıtıyordu.
"Evde sizi yeterince görüyoruz, bırakın da bari burada eğlenelim." Diye konuştu Atlas.
Berfu ve Batuhan'dan cevap çıkmayınca Atlas kolumu çekiştirdi. İçeriye girdiğimizde Derin ve Çağrı'nın yanına geçtik. Derin eliyle karını tutuyordu. "Ne oldu?" Diye sordum, Derin masum gözleriyle "Midem bulanıyor." Diye konuştu. Atlas'ın elini bırakıp Derin'in yanağına dokundum. Elimi yanağından çekip alnına koydum. "Ateşin var gibi."
Derin bana bakınırken ben elimi çektim. "Bizim eve gel, ben sana bakarım." Dedim. Derin acı içinde "Mülteci kampı gibi eviniz var, hiç gelemem size." Dedi. Göz devirip elinden tuttum. "Hadi naz yapma." Sesim üzerine Atlas kulağıma yaklaştı "Batuhan onlar bu gün gelmeyecek, Derin'e söyle odası hazır." Diye konuştu.
Atlas'a bakıp gülümsedim. Ardından Derin'in koluna girdim. "Hadi." Dedim. Derin itiraz etse de bu yarışmanın kazananı bendim. Çağrı, Derin, Atlas ve ben partiden çıkıp eve geçtik. Eve gelince Derin'i benim odaya geçirdim, şuan ise benim yatağımda yatıyordu.
Yatağa oturmuş ona bakarken Çağrı ve Atlas odaya girdi. "Bir şeye ihtiyacınız var mı?" Dedi Çağrı, elimi Derin'in alına koydum. "Ateş ölçer varsa getirir misiniz?" Dedim. Atlas odadan çıkınca Çağrı yanımıza gelip yatağa oturdu. Elimi çekmemle Atlas'ın odaya girmesi bir oldu.
Ateş ölçer ile Derin'in ateşini ölçtüm. Ateşi yükselmişti. "Bu böyle olmaz, duşa girelim." Dedim. Derin halsiz bir şekilde bana bakarken "İstemiyorum." Dedi. Ona göz devirdim. "Hadi naz yapma." Diye konuştu Çağrı. Ardından Derin'in kalkması için kolundan tuttu.
"İstemiyorum."
Derin'in ısrarı üzerine Çağrı Derin'i kucağına aldı. "Ben hallederim, bir şey olursa seslenirim." Dedi Çağrı. Derin halen daha istemediğini söylerken Çağrı onu banyoya götürdü.
Atlas yanıma oturunca "Üstünü çıkarmadan mı yapacak?" Diye sordu bana. Atlas'ın omzuna vurdum. "Yani sen hasta olsan ben zevkle çıkarırdım."
Ayağa kalkıp "Çorba yapacağız, gel." Dedim. Atlas benim arkamdan kalkınca beraber mutfağa geçtik. Buzdolabına baktım ama bir şey bulamayınca Atlas'a döndüm. Bana bakıp sevimli bir şekilde gülümsedi. Kendimi tutamayıp dudağının kenarını öptüm.
Atlas'ın sevimli gülümsemesi birden sırıtmaya döndü. "Ben gideyim de hazır çorba alayım." Dedi. Sırıtarak dış kapıya kadar yürüdü. Arkasından "Sipariş veririz." Dememle durup bana baktı. Yanıma gelince "Bi daha öpme beni, hipnoz oluyorum." Dedi. Onun dediğini umursamadan dudağını öptüm. Geri çekildiğimde Atlas tekrardan sırıtmaya başladı.
Odaya tekrardan geçtiğimizde telefondan sipariş verdim. "Öykü!" Derin'in bağırma sesi üzerine odadan hızla çıkıp banyoya geçtim. Çağrı Derin'e su tutuyordu Derin ise yerde oturmuştu. "Ulan küvet varken neden yer?" Diye konuştu Atlas.
"Bana soğuk su tutuyor."
Çağrı'ya bakıp "Ben hallederim devamını." Dedim. Çağrı ve Atlas banyodan çıkınca Derin'e duş aldırdım. Banyoda işimiz bitince odaya geçtik. Derin'e kendi kıyafetlerimden giydirdim. Derin'in uykusu gelince onu odada yalnız bırakıp odadan çıktım.
Salona geçtiğimde Atlas ve Çağrı konuşuyorlardı. "Ben anlamadım lan." Diye söyledi Çağrı. Atlas'ın yanına oturup omzuna yaslandım. "Senden bahsediyorduk." Dedi Atlas, gülümsedim. "Sen nasıl baktın o Batuhan'a?" Diye sordu Çağrı, inan ki ben de bilmiyorum.
Konu yüzünden derin bir nefes alıp verdim. "Neyse." Diyerek konuyu kapattım. Atlas elini saçımda gezdirirken kapının çalmasıyla "Bu saatte kimi bekliyordunuz?" Diye sordu Çağrı. Ayağa kalkıp "Bilmem, öğrenirim şimdi." Dedim.
Dış kapıya yönelince kapıyı açtım. Karşımda duran kıza baktım. Fazlasıyla güzeldi ama ağlamıştım. Burnu kızarmıştı, gözleri doluydu. "Atlas burada mı?" Diye sordu kız titreyen sesiyle. Atlas içeriden "Kimmiş?" Diye seslenince kıza "Burada." Diye cevap verdim.
Kız bana bakarken "İçeri geçsene." Dedim. Bana teşekkür edip içeriye geçti. Arkasından kapıyı kapatıp salona geçtim.
