Konser

52

!!Bana sövmeden önce sonuna kadar okuyun!!

İyi okumalar ziyagillleeerrr

---

4 Ay Sonra

Denizi izlerken oluşan dalgaların sesini dinlemeye başladım. Kafamı gökyüzüne kaldırıp bakındım. Yine yağmur yağacaktı, kara bulutlar üzerimizde geziyordu.

Elime düşen bir damla yağmur ile beraber elime baktım. Parmağımda ki yüzüğü inceledim. "Kargoya vercek misin?" Diye sordu Derin. "Evet, kendimi yüzüğe ait hissetmiyorum." Atlas'ın annesinin bana hediye ettiği yüzüğü artık çıkarma zamanım gelmişti. Yüzüğü çıkarıp çantamın içine koydum.

Derin elini ona götürüp avuç içini gökyüzüne açtı. Eline birkaç damla yağmur gelince "İçeride bekleyelim mi? Yağmur bastıracak gibi gözüküyor." Dedi.

Ayağa kalkıp hastanenin içine doğru yol aldım. Derin yere bakarken önüme döndüm.

Hastanenin içerisine girince bir üst kata çıkıp kadın doğumun önünde geçtik. Sandalyeye oturup etrafa bakındım. Karşı sandalye de oturan bir kadın elini karnına koymuş kocası olduğunu tahmin ettiğim bir adamla gülerek konuşuyordu.

"Ya ikizlerin ismi ne olsun?" Diye sordu kocası ardından elini karısının karnına koydu. "Bilmiyorum, bir tanem sen ne koymak istersin?" Adam gülerek "Belki de babamın ismi koyarız." Dedi. Kadının anlık bir şekilde ruh hali değişti. "Kenan!" Adam kadının yanağından öperek "Sadece şaka yapıyorum karıcım, beraber karar veririz hem daha çok var." Dedi

Elime hissettiğim ağırlık nedeniyle kafamı çevirdim. Derin elimi tutmuştu. "İyi misin?" Diye sordu. Kafamı onaylarcasına salladım. "Evet, sadece içimde birkaç gündür kötü bir his var."

Derin elimi okşarken "Her ne olursa olsun, ben her zaman buradayım." Dedi.

Gülümseyerek Derin'e bakarken yağmur seslerini duymaya başladım. Yağmur şiddetlenmişti.

İsmim sesli şekilde okununca ayağa kalktım. Derin sanki son aydaymış gibi kolumdan tutuyordu. Beraber doktorun odasına girdik. Doktor bizi görünce gülümsedi. "Hoş geldiniz, nasılsınız?" Diye sordu ve bana bakarak devam etti: "Öykü artık düzenli besleniyoruz değil mi?"

"Evet, sadece iştahım çok yok." Doktor yerinden kalkıp ultrason odasına doğru ilerledi. "Büyük ihtimalle depresyondan kaynaklıdır ama çocuğun için kendini güçlü tutman lazım." Dedi.

Doktorun arkasından ultrason odasına girdik. Sedyeye yattığımda karnımı açtım. "Cinsiyetini öğrenmeye hazır mısınız?" Diye sordu doktor. "Bu kadar erken mi?" Diye söyledim ama Derin heyecanla "Tabi ki hazırız." Dedi.

"Genellikle bu aylarda cinsiyeti belli oluyor."

Jeli karnıma dökünce ultrason cihazını karnımdan gezdirmeye başladı. "Bakalım neredeymiş bu ufaklık?" Ultrason cihazını karnımda gezdirmeye devam ederken "Buradaymış." Dedi.

Gözlerimi ultrason görüntülerin olduğu cihaza diktiğimde "Şuan biraz yan duruyor, tam gözükmüyor." Dedi doktor.

"Salla karnını."

Derin'in kurduğu cümle gülmeye başladım. Doktor ultrasyon cihazını gezdirmeye devam ederken birden gülümsedi. "Nur topu gibi bir oğlunuz var."

Ben gülümserken Derin "Erkekleri kapatacaktık ama neyse bu istisna." Dedi.

Yüzüme yerleşen gülümseme son zamanlardaki en büyük gülümsememdi. 

Doktor ile konuştuktan sonra odadan çıktık. Derin'in de yüzünde benim gibi gülümseme vardı. Hastanenin içinde oturmuş yağmurun biraz dinmesini bekliyorduk. Sahi ya, yaza geldik bile neden bu kadar yağmur yağıyor?