Media: Devrim Soyla
İyi okumalar aşk bahçelerimmm, biricik Ziyagillerimmmmmm
--
"Anlamadım."
Elimdeki ultrasyon görüntülerini detaylı bir şekilde inceledim. Lal hamile miydi? Çocuğumun babasından ne zaman ayrılırsın demişti. Bu durumda çocuğunun babası Atlas mı oluyordu?
Taşlar yerine oturduğunda yüksek sesle kahkaha attım. "Başka bir yalan bulamadın mı ya?" Karın ağrım yavaş bir biçimde artarken bunu karşındaki insan dışı varlığa belli etmemeye çalışıyordum. "Yalan mı? Elindeki bebeğimin fotoğraflarını anlamayacak kadar salak mısın sen?" Lal ciddiyetle bana bakarken elime verdiği o ultrasyon görüntüleri masanın üstüne koydum.
Derin ve Lal bana bakıyordu. Ne yapacağımı yapacağımı, ne tepki vereceğim dikkatle izliyorlardı.
Lal sanki evime hiç gelmemiş gibi koltuğa oturup arkama yaslandım. Elime telefonumu alıp oyalanmaya başladım.
"Sana bir soru sordum Öykü ve bu sorumun cevabını almadan, evinden gitmeye bir niyetim yok."
Lal bana tüm ciddiyetiyle bakarken telefonu yanıma koydum. "Tabiki evimde durabilirsin." Derin'e bakıp sözlerime devam ettim: "Misafirimize ne içeceğini sormamak bizim ayıbımız oldu sanki?"
Derin ne yapmaya çalıştığımı anlamamış bir vaziyette bana hiçbir şey demeden bakmaya devam ediyordu. Benim gibi Derin'in de sessiz kalması Lal'i iyice sinirlendirmişti. Benim evime beni sinirlendirmeye gelmesi, ne kadar da acınası bir durum.
Onun yaptığı bu basit numaralara inanmak, sinirlenmek yerine sakin kalıp ona istediğini vermemeye karar verdim.
Lal sinirle masaya koyduğum ultrason görüntülerini eline aldı. Ardından ultrasyon görüntülerini yüzüme attı. "Geri zekalı! Sana diyorum ki: 'Atlas'dan hamileyim!' Neden inatla sessiz kalıyorsun!?" Kendi tuzağına kendisi düşmüştü.
Yüzüme attığı ultrasyon görüntüleri bacaklarıma düşmüştü. Ultrasyon görüntüleri tekrardan elime alıp bakındım. "Gerçekten harika duruyor. Ne yaptığını merak etmiyor değilim. Hamile birinin ultrason görüntülerini çoğaltıp bize mi getirdin? Yoksa..." Susup sırıtmaya başladım. "Yoksa ne Öykü!?" Diye bağırarak sordu Lal.
"Yoksa 'Atlas'dan bebeğim var.' demek için kendini başka bir adamın yatağına mı attın?"
Gözlerimi Lal'in hizasına getirdim. Lal kaşlarını çatmış bana bakıyordu. "Lal hemen kaşlarını çattın, ileride botoks ile uğraşmak istemiyorsan her şeye böyle tepkiler verme." Diye konuştu Derin. Lal bir bana bir Derin'e bakmaya başladı.
"Anlaşılan siz inanmıyorsunuz."
"Bunu anlaman bu kadar uzun mu sürdü?" Dedim.
Lal elimdeki ultrason görüntülerini alıp "Hamilelik testi yapalım o zaman." Dedi. Ne desem bilemedim. Birden sessizleşmeye başladım. Sanki güçlü biri ağzımı sıkıca kapatmış gibiydi. Konuşmak istesem de konuşmadım. Ona karşı ne cevap vereceğimi bilmiyorum.
"Lal biz senin hamile olmadığını değil. Çocuğun Atlas'dan olmadığına inanıyoruz."
Derin benim yerime konuştuğunda içime bir rahatlama gelmişti. Bu sefer ne diyecek diye Lal'i izlemeye başladım. Zaten bu gösteriyi daha fazla neden istemiyorsan? Ne söyleyebilirdi ki? Susup gidecekti şimdi. Yalanı ortaya çıktığında ne yapmasını bekliyorduk ki?
Lal kafasını onaylarcasına salladı. "Pekala, o zaman DNA testi yaptıralım." Tekrardan bir şey diyemeden sustum. DNA testi yaptırmak istiyor. İşin ne kadar ciddi olduğunun farkında bile değil. "Sonuç olarak biliyorsunuz, tıp gelişti. Çocuğun doğmasını bile beklemeden anne karnındayken DNA testi yapılabiliyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Konser
ChickLitEğlencesine gidilen konserde bir insanın hayatı değişebilir mi? Unutulan anılar adına nasıl birine aşık olabilir?