15. Bölüm

492 28 8
                                    

Kırmızı gözler....
Yani tekrardan aflaydı ve sadece benim değil onlarında alfasıydı sanırım. Burda neler oluyordu bilmiyorum, Peter nasıl tekrardan alfa oldu bilmiyorum ve emin olmamakla beraber ne zaman betaları oldu ?

Kafamda dönüp duran bu soruların cecabını merak ediyorum. Gözlerimi bana bakan Peter'a çevirdim. Kırmızı olan gözleri gitmiş,yerini kendi göz rengi olan mavi gözleri almıştı.

Sanki tepkimi bekliyordu ama ben nasıl bir tepki vermem gerektiğini bile bilmiyorum. Belki kızgın olmalıyım ?

Yani komadan uyanıyorum ve ona ulaşamıyorum bir de açıklama bile yapmıyor. Onun nerede olduğunu bile bilmiyorum ve Stiles gelmeseydi hâlâ haberim olmuyordu. Ve galiba betaları vardı. Aslında olsa bile bu kadar kızmamalıyım yani o bir alfa ve bir kurt yanlızken güçlü değildir. Birlikteyken güçlüdür ama elimde değildir kızıyorum. Tabi bir de en yakınım dediğim insan vardı. Bana ihanet ediyor ve ölüme terk ediyor.

Bütün bunların yanında bir yanım sevinmem gerektiğini söylüyor. Çünkü Peter tekrardan alfa yani en başından beri istediğim şey. Ve babamla yeniden eskisi gibi olabilirdik.

Böyle düşününce kızmak için daha çok nedenim olduğunu fark ettim. Ama ona kızamam her şeyin aslını öğrenmeden olmaz. Zaten bu konuda güvenebileceğim biri varsa o kişi Peter'dır.

- Konuşucak çok şeyimiz var. Burda mı konuşmak istersin yoksa başka bir yerde mi ?

Gözlerinde bir sevinç ışıltısı vardı sanki. Bana eli ile kapıyı gösterdi. Tam gidecekken dönüp ardımdaki yüzlere baktım. Bana anlam veremediğim bir şekilde bakıyordular. Sanırım sorun Peter ile gitmem ama elimde değil o benim en güvendiğim.

O benim alfam bazı kişilerin aksine ona tamamıyla güvenebilirm. Çünkü o ihanet etmez. Onlar sadece bunu anlamalı.

Elimi kaldırdım ve hafifçe salladım. Onlar ise yüzüme bakıyordu en sonunda Stiles elini kaldırdı ve benim yaptığım gibi bana veda etti. Peter'a döndüm ve baraber dışarıya doğru yürümeye başladık.

§§§§§§§§§§

Derek'in evinden ayrılalı epey olmuştu ve biz kasabanın dışına doğru gidiyorduk. Nereye gittiğimizi sormuştum ama söylemedi. Bende zorlamadım. Biraz daha ilerleyince yolun sağ tarafıdaki yol ayrımına girmişti.

Ormanın içine doğru gidiyorduk ve içimi belirsiz bir korku kaplamıştı. Peter korkumu hissetmiş olucak ki elimi tuttu ve güven verircesine sıktı.

- Korkma ben yanındayım bu sefer sana bir şey olmasına izin vermem.

- Bundan şüphem yok ama bu dediklerin içimi rahatlatmıyor tam tersine beni çok tedirgin ediyor.

Peter bir şey söylemedi ve arabayı sürmeye devam etti. Bir süre sonra ormanın daha da içlerine doğru karşımıza bir ev çıktı. Hale ailesinin evi gibiydi ama onlarınkinin aksine bu ev bakımlı ve yeni yapılmış gibiydi.

Peter evin tam önünde arabayı durdurdu. Kemerini çözdü ve bana " hadi " der gibi baktı.

- Peter Olivia ve Oliver onlar senin betan mı ?

Bu soruyu sorduğum için rahatlamıştım, emin olmam lazımdı. Peter bir süre yüzüme baktı sonra da önüne döndü.

- Evet.

- Peki aranızda ne oldu ?

- Bir şey olmadı. Hem bunu da nerden çıkardın ?

- Olivia ile konuşuyorduk ve alfanız kim diye sordum ve yüzü birden düştü. Bende bir şey var sandım.

- Onlarla bir daha konuşma Ava.

- Neden ?

- Bana, bize, sürüye ihanet ettiler ve şimdi kendileri gibi ihanetçi olanlarla beraberler.

- Ne tür bi ihanetten bahsediyorsun ?

- Kendi süründen birisinin ölmesine yol açıcak bir ihanetten.

- Üzüldüm.

Peter arabanın kapısını açtı ve arabadan indi. Bu konu onu üzüyor olmalı. Açaba ne yaşandı da sen üzülüyorsun Peter.
Arabanın kapısını açtım ve inip Peter'a doğru yürüdüm. Yanına geldiğimde arkası dönüktü ve bende ona yanında olduğumu hissettirmek için elini tuttum.

Bana baktı ve hafifçe gülümsedi. Sonra bana sıkıca sarıldı. Böyle durumalarda Peter genelde duygularından bahsetmez ama o kişi kim ise onun için önemli biri olmalı.

- Peter.

Kafamı yabancı sesin geldiği yöne çevirdim. İki tane erkek vardı. Biri kızıl saçları ve o kızıllığın hemen altında ki yeşil gözleri ile çok dikkat çekiyordu. Diğeri ise açık kahve saçlara ve gözlere sahipti. İkiside siyah giyinmişti.

Peter bir süre onlara baktı sonrada bana baktı. İkili yanımıza geldi. Peter'da eli ile beni gösterdi.

- Bu Ava, Ava onlarda Zach ve Alex.

Elimi " selam " anlamında kaldırdım. Kızıl saçalı yani Zach'de benim gibi elini kadıracak sanmıştım ama o elini uzattı. Elimi uzattım ve elini sıktım.

Diğeri ise yani Alex bana bir kez baktı ve arkamızdaki eve doğru yürüdü. Peter ve Zach onun arkasından baktılar ama ben dönüp ardıma bile bakmadım. Galiba sevmedi beni ama umrumda bile değil.

Onlar tekrardan önlerine döndüğünde Zach bir bana bir Peter'a bakıyordu. En sonunda sadece bana bakmaya başladı.

- Kişisel algılama bu sıralar herkese karşı böyle.

Dedi Zach.

- Ne yaparsa yapsın umrumda değil. Zaten kısa bir süre sonra burası bile umrumda olmıyacak.

Sözlerimin ardından Peter ne demek istediğimi anlamış olucak ki bana döndüm.

- Burası bile umrumda olmıyacak da ne demek ?

- Umrumda olmıyacak demek. Burdan gidiyorum demek. 3 yıl önce yapmam gereken şeyi bir kaç gün sonra yapıcağım demek.

Cevep vermedi ya da cevep verebilecek bir söz bulamadı. Gözlerinde ki hayal kırıklığı her şeyi açıklıyordu. Onun böyle hayal etmediği belliydi.

- Peter üzgünüm ama olmaz. Ben böyle yaşıyamam bu hayat bana fazla. 3 yıl önce buraya seni diriltmek için geldim ve amacımı gerçekleştirdim. Ve şimdi bana ne olduğunu öğerenip, yapacağımı yapıp burdan gitmek istiyorum.

Durdu. Sanırım düşünüyordu. Arkasına döndü ve o eve gitti. Kapıyı açtı. 

-Peki madem böyle istiyorsun nerden başlıyorum anlatmaya?
- En başından anlatmaya ne dersin ?

Gülümsedi ve beni içeri davet etti.









Teen Wolf " Tamamlandı "Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin