Baştan Çıkarıcı Evlılık - NOVEL

112

Ishakan, Leah'a daha sıkı sarıldı.

Sana hiç tuhaf gelmedi mi?

Gözleri öfkeyle yanıyordu ve onlara baktığında garip bir şaşkınlık, tiksinti ve reddedilme dalgası hissetti. Ona hiçbir şey tuhaf gelmedi. Tüm çabasını Estia'ya adaması gerekiyordu. Ülkenin iyiliği için, prensesi olarak tabi ki ...

Daha önce hiç sormadığı yeni bir soru yükseldikçe düşüncelerinin pürüzsüz akışı birden paramparça oldu. Bunu gerçekten yapması gerekiyor muydu? Şüphe yükseldi ve aniden görüşü azaldı, güç bedenini terk etti.

Leah! Ishakan, acıyla içinden geçerek yere yığılırken onu yakaladı. Başı sanki biri ona çekiçle vurmuş gibi ağrıyordu. Çığlık bile atamıyordu, sadece İshakan'ın kollarında titrerken sessizce nefesi kesilebiliyordu. Acı şiddetli ama kısaydı ve gözlerini tekrar odaklayabildiğinde ağladığını fark etti.

"Ah ..." Küçük ses gecikerek ondan kaçtı ve bakışları Ishakan'a dikildi. Dişlerini gıcırdatıyordu ve garip bir şekilde, sanki ondan daha çok acı çekmiş gibi görünüyordu. Hareket etmesi zordu ama Leah elini okşamak için elini uzattı. Nazikçe, tıpkı ona yaptığı gibi.

Çenesi gevşedi ve gözleri yavaşça kapandı. Ama çok geçmeden elini yakalamak için başını çevirdi, her santimini arkasından öptü ve hiçbirini el değmemiş bıraktı.

Dönerek yatağa yatırmak için onu yatağa taşıdı ama Leah ona yapıştı. Onu terk etmesini istemedi. Ishakan şımarık bir kız gibi boynuna sarılırken içini çekti ve onu kollarında tutarak yatağın kenarına oturdu. Konuşmadılar. Ishakan onu göğsüne dayadı ve sessizlikte duydukları tek ses diğerinin nefesiydi.

Bir süre sonra, Ishakan kızarık gözlerindeki yaşları parmaklarıyla silerek, gümüş saçların yapışan tellerini düzelterek  nazikçe ona dokundu. Ona olan sevgisi aşikardı. Ne zamandır onu okşuyordu? Leah sonunda sakinleşirken onun sessiz sesini duydu.

"... seni daha önce bulmalıydım." Başını öptü. Tekrar düşün Leah. Gitmeden önce sana biraz zaman vereceğim. "

"……"

"Estia Prensesi veya Byun Gyeongbaek'in karısı yerine, Kurkaların Kraliçesi olmak daha eğlenceli ve ilginç olacak."

Ona tekrar sorsa bile cevabı aynı olacaktı. Ama Leah bunu ona söylemeye cesaret edemedi. Fazla zaman kalmamıştı. Gereksiz şeylerle boşa harcamak yerine güzel anılarla ayrılmak daha iyi olur. İshakan'la geçirdiği zaman hayatının en mutlu dönemiydi.

Ama Ishakan onun içini görmüştü. Kapatmak için ne kadar uğraşsa da, kalbinin kapısını iterek açtı.

Bir düşünsen iyi olur. Byun Gyeongbaek ile gerçekten evlenmeyi planlamıyorsun, değil mi? " Gözlerinden kaçarken ona yaramaz bir şekilde sordu. Beni özleyeceksin.

"…Yapmamı sağla."

Kısa cevap onu bir an şaşırttı ve tedirgin bir şekilde ona baktı. Buna alışkın değildi, ne yapacağından pek emin değildi. Ama yine de beceriksizce ona uzanmaya çalışıyordu, dudakları ona yaklaşırken gözleri aşağıya iniyordu.

"Gün boyunca ..." diye fısıldadı, dudaklarını usulca öptü. Ve gece boyunca seni özlememi sağla.

Altın gözleri, yarattığı fırtınadan titredi.

"Leah, sen ..." Gözleri çılgındı ve neredeyse öfkeyle konuştu. "Bir erkeğin ona böyle şeyler söylediği zaman ne düşündüğünü biliyor musun?"

Elbette bilmiyordu. Ishakan'ın ağzı, başını salladığında ince bir gülümsemeyle kıvrıldı ve ancak bunu düşündükten sonra Leah onun oldukça utanmaz olduğunu fark etti.

"Peki, ama boşver."

Hızlı bir hareketle onu öptü, ama Leah'ın yumuşak öpücüğünün aksine, çılgındı. Alt dudağını ısırdı ve sonra dilini ovuşturarak ve emerek alay etti. Hassas damağına işkence etti ve sadece inlediğinde geri çekildi. Parmaklarını hafifçe şişmiş dudaklarının üzerinde gezdirerek ona baktı.

"Gelecekte, başka bir adama bu şekilde konuşma."

Öpücüğünden nefes nefese kaldı ve bileğini tutarken ürperdi.

Dokun, Leah.

Elini tutarak, kendi kardeşine dokunmasını sağladı. Kendine dokunma hissi tuhaftı; bunu daha önce hiç yapmamıştı. Leah'ın dudakları titredi. Ne yapacağını bilmiyordu. Elleri sutyeninden aşağı indi ve ikisi birlikte karnının üzerinden, bacaklarının arasından koşarak, daha önce sadece İshakan'ın dokunduğu bir yerde durdu.

"Benimle gelmek istemediğini söyledin ..." dedi Ishakan donmuş olan Leah'a. Bunu bensiz nasıl yapacağını sana göstereceğim.