trouble! series: delayed distress [les panic] ✓

20

Elimdeki ultrason görüntüsünü masaya bıraktım. "Ciddisin."

  Roseanne sarı saçlarını sağ eli ile geriye atarak yüzüne anlam veremediğim bir gülümseme yerleştirdi. "Elbette eminim Jisoo. Baksana ne kadar minik. Minnacık."

"Yoongi'nin haberi var mı?" Sorduğum soru ile uzun zamandır karşımda kasım kasım kasılan kıza bir şeyler olmuştu. "Hayır."

"Madem bu kadar heveslisin, neden babasının haberi yok?"

  Gözlerini benden kaçırarak elini karnının üstüne koydu. "Henüz söylemedim."

  Derin bir nefes aldım, "Neyi bekliyorsun Roseanne?"

"Sadece onun hazır olmasını."

"Ne için hazır olacak? Adamın sana çocuğu aldır diyecek hali yok."

  Az önce masaya bıraktığım ultrason fotoğrafını alarak çantasına koydu. "Sonra söyleyeceğim."

"Hamile değilsin değil mi? Hepsi palavra."

  Sözümle beraber olduğu yerde kaldı ve bir hışım bana döndü. "Hayır! Hamileyim, gerçekten!"

"Yalan söylüyorsun."

"Yalan söylemiyorum!" Eh, sinirden tepinmeye başladığına göre doğru yoldaydım. "Kanıtla o zaman."

"Ultrason fotoğrafından büyük kanıt mı var?!"

"Ya sahteyse?"

"Hamileyim diyorum sana! Hamileyim!"

"Hamilesin, peki kimden?"

"Kimden olacak, Taehyung'dan tabii ki!"

"Ne?" Roseanne'yi iyi tanıyordum, köşeye sıkıştığında mutlaka gerçekleri söylerdi. Ve yine yanılmamıştım. Hamile olabilirdi fakat o çocuk Yoongi'den değildi. Yoongi seks yapmadıklarını söylemişti. "İşte şimdi yakalandın, Roseanne Park."

"Hay-hayır ağzımdan ö-öyle çıktı Yoongi'den hamileyim!"

  Ayağa kalkarak gülümsedim. "Bunu Yoongi'ye söyleyeceğim, ve merak etme babalık testi her şeyi çözüme kavuşturacak."