İlk Gün

280 22 5
                                    

Selam aşklarım bölümler nasıl gidiyor sizce seviyor musunuz? 🥺🤧
*****
Not:Bölümü okurken ekteki müziği dinleyebilirsiniz 💗

-------------------------------------------------------

Sabah birinin beni dürtmesi ile gözlerimi açtım. Bu kişi Hermione'ydi. Diğerleri sanırım uyuyordu.
Hermione:"El. Hadi kalkta diğerlerini uyandıralım."
Elena:"Tamam geliyorum"
Gözlerimi zar zor açtım ve esnedim. Gözlerimi ovaladım ve uyanmış olan Gece'ye baktım.
Gece(sessizce miyavlayarak):"Çok acıktım Elll..."
Kalkıp Gece'nin mama kabını ve suyunu doldurdum. Sıcak bir duşa girdim ve jiletle kıllardan kurtuldum. (ne sandınız lan kılsız mıyız biz diğer karakter gibi miyiz kdlekeşwkdş)
Duştan çıktım ve tekrar odaya döndüm. Ginny ve Luna kalkmış Angelinayı kaldırmaya çalışıyorlardı. Hermione ise cübbesini giyiyordu.

(Formamız bunun Kırmızısı bu arada 'Luna hariç onunki mavi')Mamasını yiyen gecenin kafasını okşadım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Formamız bunun Kırmızısı bu arada 'Luna hariç onunki mavi')
Mamasını yiyen gecenin kafasını okşadım. Ardından saçlarımı topladım ve üzerimi giyindim. Hafif bir makyaj yapıp (hafif bi ruj ve rimel) formamı giydim. Gayet hoş duruyordu ama bacağımdaki yara hala belli oluyordu.
Hermione:"Yardım etmemi ister misin?"
Elena:"Nasıl?"
Hermione asasını bacağıma doğru salladı ve bir kaç bir şey fısıldadı. Birden bacağım sanki hiç yaralanmamış gibi iyileşti.
Elena:"Tanrım harikasın Hermione"
Hermione:"Biliyorum😌 fkelkewpepsldl"
Elena:"Jdldeşekşwkdşwkeld"
Angelina:"Hadi gülüşmeyi bırakında kitaplarınızı alıp aşağı gelin"
Elena:"Tamam siz gidin geliyoruz!"
Diğerleri gittikten sonra Hermione beni bekliyordu bende çantama bugün programımda olan kitapları koydum. Ariyetten de 3tane tüy kalem ve mürekkep aldım.
Elena:"Hazırım hadi gidelim"
Hermione ile aşağıya ortak salona indik. Ron, Harry ve kızlar oradaydı.
Harry:"Günaydın, forma yakışmış"
Elena:"Günaydın saol"
Hermione:"Ron! Yemek yemeyi kes zatem kahvaltıya gidiyoruz!"
Harry/Elena:"Nddlslekdşsjşwkdşs"
Ron:"Omo oçom! (Ama açım!)"
Hermione(göz devirip):"Ugh!"
Hermione sinirle ortak salondan çıktı ve Ronda peşinden koşturdu.
Harry:"Tanrım hiç değişmiyorlar 😁"
Elena:"İlk dersin ne?"
bir yandan yürümeye başladık büyük salona doğru. (Kahvaltı için)
Harry:"İksir dersi. Senin?"
Elena:"Benimde iksir."
dedim elimdeki ders programı yazan parşömen'e bakarak.
Harry:"Güzel, hadi çabuk kahvaltıya gidelimde sonra derse geç kalmayalım"
Hızlı adımlarla Büyük Salona geldik. Hermione ve Ron hala tartışıyorlardı. Luna'nın yanına oturdum. Harry'de benim karşıma oturdu.
Luna:"Günaydın"
Elena:"Günaydın Luna🙃"
Luna:"İyi uyudun mu? Gece bir kaç kere kalktığını duydum."
Harry:"Yine mi uyuyamadın?"
Elena:"Uykum kaçmıştı ama iyi uyudum."
Angelina elinde bir gazeteyle yanımıza geldi.
Angelina:"Hey Rita Skeeter'ın yazdığı yazıya bakın."
Harry:"O kadın her sene salak saçma şeyler yazıp insanların kafasını bulandırıyor."
Angelina elindeki gazetede bulunan makaleyi okumaya başladı.
Angelina:"Geçen sene mahkum sayısı 350 büyücü ve 234 cadı olarak belirtilmişti. Şu zamana kadar tahliye edilen ve ya çıkartılan hiç bir mahkum olmamasına rağmen büyücü sayısı 350 den birden 349'a düşüyor ve mahkum sayımı bunu doğruluyor. Yani şu an azkabanda olması gereken bir büyücünün orada olmadığını anlıyoruz. Bakanlık yalan mu söylüyor?"
Hermione:"Tanrım biri şu kadının elinden köşe yazarlığını alsın."
Birden aklıma geldi. Teyzem bana babamın geçen senelerde kaçtığını ama tekrardan hapse tıkıldığını anlatmıştı. Ya tekrar hapse girmediyse? Ya kaçmayı başardıysa?
Harry:(Fısıldayarak)"Hey yemekten sonra biraz konuşalım mı?"
Elena:"Tamam.."
Hızlıca bir tane yumurta yedim sadece. Son zamanlarda hiç iştahım yoktu. Masadan kalktım ve başımla Harry'e işaret yaptım. Büyük salondan çıktım ve hemen ardımdan Harry yanıma geldi. İksir sınıfına doğru yürümeye başladık.
(kısık sesle konuşuyorlar)
Harry:"Mahkum sayısı neden azaldı biliyor musun?"
Elena:"Birisi kaçtığı için mi?"
Harry:"Hayır Sirius kaçtığı için."
Olduğum yerde durdum. Tahminim doğruymuş babam azkabandan kaçmayı başarmış.
Harry:"Geçen sene gizlice Hogwarts'a geldi. Asıl suçlu olan Peter Petegrew'i yakalamaya çalıştı ama Peter kaçtı."
Elena:"Peki o şu an nerede? "
Harry:"Sirius şu an saklanıyor. 2-3 aydır hiçbir mektup yazmadı. Genelde sık mektup yazar."
Elena:"Anlıyorum.."
Harry elini omzuma koydu.
Harry:"Hey iyi misin?"
Elena:"Evet ama-"
Harry:"Ama ne?"
Elena:"Ya... Ya benim yaşadığımı öğrendiğinde sevinmezse..."
Harry:"Saçmalama bende Sirius seni öğrendiğinde sevinçten havalara uçucak"
Elena:"Emin misin?"
Harry:"Evet ama önce derse girmemiz gerek güzelim hadi"
Harry bileğimden tutup koşmaya başlayınca iksir sınıfına koştuk. Çoğu kişi gelmişti ama Profesör gelmemişti.
Harry:"Gel arka sıraya oturalım"
Harry ile beraber arka sıraya geçip yan yana  oturduk. Ardından uzun siyah saçlı ve uzun boylu simsiyah bir cübbe giymiş bir öğretmendi. Masasına geçti ve sınıfa bi göz gezdirdi. Draco denen aptal önümüzde oturuyordu yanındada uzun hafif dalgalı saçlı bir kız vardı.
Snape:"Beni tanımayanlar için, Adım Severus Snape. İksir dersi öğretmeninizin. Şunu söyliyeyim; şamata, sululuk, cıvıklık ve disiplinsizliği asla kabul etmem."
Bir süre bana ve Harry'e baktı. Bu Dumbledore'nin bahsettiği Snape olmalıydı. Biraz katı birine benziyordu.
Snape:"Sayfa 23'ü açın lütfen."
Çantamdan kitabımı çıkardım ve sayfa 23'ü açtım bezirlerle ilgili bir sayfaydı. Kafamı çevirip göz ucu ile Harry'e baktım. Pekte iksir dersini seviyormuş gibi görünmüyordu. Draco denen salak arkasını dönüp bize doğru fısıldamaya başladı.
Draco:"Ne o Potter? Yoksa kız arkadaşınla kavgamı ettin? :D"
Harry:"Önüne dön Malfoy."
Snape:"Bay Potter dersimde konuşmak yasak. Gryffindordan 10 puan."
Elena:"Ama ilk Draco konuştu?"
Snape:(Dracoya dönerek):"Öyle mi Bay Malfoy? Slytherinden 5puan."
5puan mı bu nasıl bir haksızlıktı. Harry'e dönüp baktım buna oldukça alışık gibiydi. Kulağıma eğilip fısıldadı.
Harry:"Takma onu, Snape her zaman Slytherinlileri kayırır."
Elena:"Tanrım ne gıcık."
Harry:"Aynen öyle."
Önümüze dönüp dersi dinlemeye başladık. Ders bittikten sonra kitaplarımı topluyordum. Profesör Snape yanıma geldi.
Snape:"Biraz ofisimde konuşalım mı bayan Black?"
Elena:"Elbette profesör. (Harry'e dönüp) Sen git ben gelirim"
Harry:"Tamam"
Profesör Snape ile onun ofisine geldik biraz karanlıktı çok az ışık vardı. Sandalyesine geçti ve çekmeceden bir şeyler karıştırmaya başladı. Kafasını kaldırmadan konuşmaya başladı.
Snape:"Tilki tarafını ne kadar kullanabiliyorsun?"
Elena:"İstediğim zaman, istediğim hızda, istediğim anda."
diyerek cevap verdim. Garip bir şekilde bana baktı. Bu kadar iyi olduğumamı yoksa bu kadar kesin cevap vermeme mi şaşırmıştı hala anlamamıştım.
Snape:"Dumbledore'nin sana verdiği kolye. Hiç fark ettin mi duygu değişimlerine göre renk deşiştiriyor."
Elena:"Ben- Hayır fark etmemiştim"
dedim boynumdaki kolyeye bakarak birden Beyazdan, Sarıya dönmüştü.
Snape:"Duygularına göre renk değiştiriyor.
Beyaz; Sakinken ve normal hissediyorsan,
Kırmızı;Sinirliyken,
Sarı;Şaşırmışken,
Mor;Tedirgin ya da korkmuşken
Mavi;yorgunken
Yeşil;Enerji depolu iken,
ve en tehlikelisi...
Siyah. Saf animegusun eğer Tilki formuyla birleşmek isterse ve sen hazırlıklı değilsen kötü sonuçlar yaratır."

Biraz durdum. Tanrım umarım asla siyah rengi kolyemde görmem dedim içimden.
Snape:"Kolye şimdilik Siyaha gelirse güçlerini bastırır ama bu tamamen engellemez."
Karıştırdığı çekmeceden sonunda küçük bir şişe çıkardı.
Snape:"Bu bir animegus kontrolcüsü. Diğer adıyla 'Fyles' eğer iç güdüsel olarak birini öldürmeyi veya avlanmayı istediğini fark edersen hemen bunu iç. Anlaşıldıysa çıkabilirsin."
Şişeyi bana uzattı ve bende aldım. Şişenin içindeki kırmızı sıvıya bakarken düşüncelerimde boğuluyordum...

Gecenin Tilkisi (Harry Potter FanBook)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin