"Taehyung..." dedi Jungkook, "Taehyung'um..."
Taehyung ve Jungkook, herkese açıkladıkları ilişkilerinin en güzel günlerini yaşayıp, her tarafında kendilerine ait dokunuşların olduğu evlerinde huzurla günlerini geçirirken, klasik bir sabahı yaşıyorlardı.Jungkook sevgilisinin omzuna kondurduğu küçük, ıslak öpücüklerle beraber ellerini Taehyung'un belinde gezdiriyor, pürüzsüz tenini sanki ezberlememiş gibi tekrardan, ilk günkü gibi dokunuyordu.
Taehyung Jungkook'un kulaklarının aşina olduğu uykulu mırıltısıyla uyanmayı reddetmiş, Jungkook'u yine ve yine güldürmüştü.
Her zaman yaptığı gibi.
Taehyung Jungkook'un karın boşluğuna sığdırdığı vücudunu Jungkook'a daha da bastırmış, kabarttığı yastığına başını yaslayarak güzel uykusuna devam etmişti.
"Taehyung..." demişti Jungkook, "Daha fazla uyumak isteyen birine göre , yanlış hareketler yapıyorsun."
Taehyung gözlerini açmadan gülümsemiş, "Kime göre, neye göre?" Demişti.
Sevgilisinin bu rahat tavırları Jungkook'u güldürmüştü. Taehyung'un kendine güvenen cevapları çok hoşuna gidiyordu.
"Kim Taehyung, o zaman yanlışına ortak olcağım." Dediğinde, dudaklarını birleştirmek için beklememişti.
Alışkın olduğu dudaklar, her gün öptüğü, ona ait olan dudaklar üstünlük kurmak için ne kadar çabalasa da, kazanan belliydi.
Jungkookun altında küçücük kalan Taehyung, durumdan hiç de rahatsız değildi. Aksine onun kolları arasında kalmak, sevgilisinin kolları altında küçücük olmak, ona alabileceği en büyük ödülden bile iyi hissettiriyordu.
Beline sarılan Jungkook'un elleriyle, Taehyung öpüşmelerinin arasında konuşmaya çalıştı.
"Jungkook," dedi, "Seni çok seviyorum."
Jungkook, ellerini daha da sıkı sarıp Taehyung'a karşılık verdi.
"Taehyung," dedi, "Seni senden daha çok seviyorum."
Gerçekten de öyleydi. Taehyung'un kılına zarar gelmesi fikri Jungkook'u çıldırtıyordu. Parmağının bile kesilmesi Taehyung için ne kadar normalse, Jungkook için bir o kadar büyüktü. Dayanamıyordu, sevgilisine, her şeyine zarar gelecek diye ödü kopuyordu.
"Hep böyle kal, hep beni benden çok sev, Jungkook." Dedi Taehyung. Jungkook'un sevgisini kazandığı için önceki hayatında çok büyük bir iyilik işlemiş olması gerektiğini düşünüyordu hep.
Mesela evlerinde gözü hep ona dalıyordu. Jungkook havuzda yüzerken, sevgilisine yemek hazırlarken, Yeontan'la kavga ederken, uyurken, ve özellikle duştayken...
Jungkook gerçek olamayacak kadar harikaydı gözünde.
Ve onundu.
Taehyung yine Jungkook'un gözlerine dalmıştı ki, Jungkook boynuna büyük bir öpücük kondurup onu kendine getirmişti.
"Şüphen olmasın, güzelim." Demişti.
Jungkook için Taehyung'tan ötesi yoktu. Hayatının en mutlu dönemindeydi.
Yatakta biraz daha oyalanmışlardı. Kimi zaman Jungkook Taehyung'u kucağına alıyor, kimi zaman Taehyung Jungkook'u üstüne çekiyordu. Yataktan kalkmak onlar için hep çok uzun ve zordu.
Tüm gün yatakta kalmak varken, nasıl kalksınlardı ki?
"Hadi artık... Kalkmamız gerek." Demişti Taehyung. Her ne kadar istemese de bugünlük yatak keyifleri bitmişti. "Çok işimiz var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gangsta 𐤀
FanfictionJeon Jungkook, ünlü aktör Kim Taehyung'un korumasıydı. Bir süre sonra korumak onun için bir görevken, içgüdüye dönüşmüştü.