Kim Taehyung, sevgilisiyle geçirdiği romantik günden sonra, -ki bu iş planlarının aksamasına neden olan bir gündü- artık işini erteleyemeceğini farkederek erken kalktı, Jungkook'tan da erken.
Hep merak etmişti, acaba uyurken sevdiğini izlemek nasıl bir duyguydu? Biliyordu ki Jungkook bu duyguyu defalarca tatmıştı.
Şimdi sıra ondaydı.
Sevgilisinin alnına düşen saçlarını, hafif açık dudaklarını, düzenli nefes alışlarıyla kalkıp inen göğsünü ve hiç açılmayan gözlerini izledi.
Uyandırmak istemediği için, ipek dokunuşlarıyla gezdi tüm vücudunu uyuyan bedenin. Bir bebeği seviyormuş etkisi yaratıyordu ama, aynı zamanda o 'bebeğin' onu kollarının arasına alıp sarmalamasını istediği için bebek tanımı pek uygun kaçmıyordu.
Ve Kim Taehyung daha iyi bir terim buldu.
Huzur.
Huzura dokunmak gibiydi, sevgilisine dokunmak. Tenleri temas ettiğinde aralarında bir akış oluşuyordu, Taehyung bunu hissediyordu. Ve bu en iyi 'huzur' olarak tanımlanabilirdi.
Hiç istemese de uyandırmak zorundaydı sevgilisini, işe geç kalma şansları yoktu. Ünlü, asi aktör Kim Taehyung rolü de bir yere kadardı.
"Sevgilim," dedi. "Uyanma vakti."
Jeon Jungkook Kim Taehyung'un aksine uykusunu çabuk açardı, yatakta yuvarlanmak zorunda kalmazdı veya beş dakika daha istemezdi ve evet, şey, on beş dakika da istemezdi.
Bu yüzden gözlerini dinç bir şekilde açıp gülümsedi, sevgilisini aniden kendine çekip göğsüne bastırdı. Güne güzel başlamak, güne güzel başlatmak istiyordu. Bu da en iyi sarılma ile olurdu.
"Saat kaç?" Diye sordu, kocaman gülümsemesiyle Jungkook.
"Altı." Diyerek cevapladı Taehyung, aynı zamanda onun yüzünde de bir gülümseme hakimdi.
Bir başkasına söyleseniz kimse bu görüntüye inanmazdı çünkü bilirsiniz, biri Sert Aktör Kim Taehyung, bir diğeri de Sert Aktör Kim Taehyung'un daha da sert olan korumasıydı.
Sahi, başkaları öğrenecek miydi? Öğrenirse nolacaktı?
İkisi de birlikteliklerinin başından beri birbirlerine söylemese de içten içe bunu düşünüyordu ve Jungkook artık bunu konuşmanın vaktinin geldiğini biliyordu.
"Erkenmiş, güzel." Dedi Jungkook, üzerinde boylu boyunca uzanan Taehyung'un kolunu okşarken.
Ve ekledi, "Taehyung, bir şey konuşmamız lazım, zamanı geldi, yani bence geldi..."
Taehyung neyi kastettiğini çok iyi biliyordu, bilmiyormuş gibi davranma gibi bir şansı da yoktu çünkü hayranların eninde sonunda bu durumu çözeceği çok açık bir şekilde belliydi.
"Bilirsin Taehyung, benim açımdan bir sıkıntı yok. Ünlü değilim, korumayım. Ama sen, senin için önemli yani bu konuda senin kararın geçerli. Ben uyarım, sorun yok." Demişti Jungkook.
Taehyung o an, sevgilisinin anlayışından ötürü minnet duydu, bir başkası bunu onun için yapar mıydı?
Taehyung'un aklına kimse gelmemişti, en yakın arkadaşı Yoongi bile.
"Cevap belli, ilk soru yöneltildiğinde onaylarız biter. Kimse işkillenmeden bizim de ortalığı karıştırmamıza gerek yok. İkimiz için de en iyisi bu, değil mi?" Demişti Taehyung. Ardından sevgilisinin dudaklarına sevgi dolu bir öpücük kondurmuştu.
Jungkook'un üzerinden kalkmış, ayrıca onu da yataktan kaldırmıştı.
Zorla da olsa sevgilisini duşa sokmuş, kendisini de balkona atmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gangsta 𐤀
FanfictionJeon Jungkook, ünlü aktör Kim Taehyung'un korumasıydı. Bir süre sonra korumak onun için bir görevken, içgüdüye dönüşmüştü.