Jungkook, Bogum'un sorusuna karşı gülümseyip Taehyung bir şey demeden cevap vermişti.
"Hayır." Dedi Jungkook. "Taehyung'un planları var, ona vakit kalacağın zannetmiyorum. Ne söyleyecekseniz başka bir zamana saklayın." Dedi Jungkook.
Taehyung tam söze girecekti ki bu sefer Bogum Jungkook'a cevap verdi.
"Buna sen mi karar veriyorsun?"
"Hayır, buna ben karar vermedim. İşleri var. Ama istersen ben de karar verebilirdim." Deyip, göz kırpmıştı Jungkook.
"Koruması olarak mı?"
"Ben sadece onun koruması değilim, ben onu-"
"Tamam Bay Park, set bitişinde size biraz vakit ayırabilirim ama şimdi gidin lütfen, teşekkürler." Demişti Taehyung, ardından da hızlıca kapıyı kapatmıştı.
Araya girmesi gerekmişti.
"Neden yaptın bunu Taehyung? Söyleseydim, o da sana yavşamayı kesseydi işte, neden araya giriyorsun ki?" Jungkook sinirle odanın içinde yürümeye başlamıştı, 'bitirebilirdim',diye düşünüyordu, 'bu boktan durumu bitirebilirdim.'
Taehyung odanın içinde dört dönen sevgilisini omuzlarından tutup durdurmuştu.
"Sakinleş, aptal. Benimle ne konuşmak istediğini az çok biliyorum. Senin yapmak istediğini yapacağım. Sadece benden duyması daha iyi olur, bence de bu garip duruma bir son verilmeli artık." Dedi Taehyung, ardından da sarıldı sevgilisine.
"Yalan söylemiyordum, Taehyung. Gerçekten işlerin, işlerimiz vardı. Sana bir sürpriz hazırladım, evde. Ama o piç yüzünden hepsi mahvoldu." Dedi Jungkook, onu sıkıca saran sevgilisine rağmen kasılmış bir şekilde duruyordu.
"Çok kısa sürecek Jungkook, söz veriyorum. Konuşacağım, ve bitecek. Sen de beni arabada beklersin. Söz."
*
"Kestik! Güzel işti çocuklar, bir sonraki sahneye geçebiliriz."Sung Kyung ve Taehyung, sahnenin kesilmesiyle kendilerini sandalyelerine atmışlardı.
"Oyunculuğun en kötü yanı ne biliyor musun?" Demişti Taehyung.
Sung Kyung hemen ona dönmüş, merakla neymiş?' anlamında kafasını sallamıştı.
"Saçlarımı istediğin zaman boyayamamak." Demişti, sonra da kare bir gülümseme sunmuştu.
Sung Kyung da kocaman bir kahkaha atmış, sonra da önüne dönüp bakınmaya başlamıştı.
İkisi de sessizleşmiş otururken Jungkook yanlarına gelip selam vermişti.
Yaklaşık üç saattir konuşamıyorlardı ki bu onlar için yeterince uzun bir süreydi.
Jungkook sevgilisinin gözlerine hem özlemle bakıyordu, hem de Sung Kyung yanlarında olduğu için kendini dizginlemeye çalışıyordu.
"Hey, siz çocuklar. Rahat olun, benden sır çıkmaz."
İkisi de şokla Sung Kyung'a döndüğünde Sung Kyung onları eliyle susturmuştu.
"İnkar etmeyin, biliyorum. Merak etmeyin ve sadece rahat olun işte." demişti.
Jungkook o an Sung Kyung'la konuşmayı aklına yazıp hemen Taehyung'a sarılmıştı.
"Ah Taehyung, seni özledim. Gerçekten, saatlerce seni uzaktan izleyip konuşamamak ne kadar zor biliyor musun? Demişti.
Şakası yoktu, gerçekten zordu. Bazen Olfie'nin Eggie ile beraber sahnesi oluyordu ve bu Bogum'la Taehyung'un iletişim içinde olması demekti. Ve Jungkook bu duruma yeterince deliriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gangsta 𐤀
FanfictionJeon Jungkook, ünlü aktör Kim Taehyung'un korumasıydı. Bir süre sonra korumak onun için bir görevken, içgüdüye dönüşmüştü.