"Şu siktiğimin eteğini çıkar da seni düzgünce becerebileyim."
"Kimin kimi becericeği belli olmaz Jinnie."
"Ne?"
Aceleyle girdikleri Hyunjin'in odasıda dudaklarını ayırdıktan sonra Felix Hyunjin'in önüne çökmüş Hyunjin'in pantolonunun kemerini çıkarıp düğmesini ve fermuarını da açtığı gibi pantolunu bir kenara fırlatmıştı.
"Sen emin misin?"
Felix cevap vermek için ayaklandığında yüzleri aşırı yakındı ve bu yüzüne Felix kalp atışlarını kontrol edemiyordu. Hyunjin elini Felixin beline Felix ise elerini Hyunjin'in boynuna dolamıştı, nefesleri birbirlerine çarpışıyordu.
"Hiç olmadığı kadar."
Dudakları tekrar birleştiğinde Hyunjin Felix'i kucağına alıp tam arkalarındaki kapıya hiç bakmadan anahtarı çevirip kilitledikten sonra yatağa Felix hâlâ kucağındayken oturdu.
İkiside susmuş dudakları konuşuyordu. Hyunjinin ağzına Felixin güzel lip balmının tadı geldiğinde hoşuna gitmiş ve öpüşmeleri derinleştirmişti. Felixin ise ağzına gelen tad sevişmeden önce Hyunjinin içtiği kokteyldi
Bir süre öpüştükten sonra Felix kaldığı yerden devam etmek için Hyunjin'in kucağından inip ellerini Hyunjin'in bölgesine götürdü, eline alıp bir kaç defa çektikten sonra ağzına götürüp emmeye başladı Hyunjin bundan aldığı hazla odanın her yerinde hatta belki müzik sesi kısılsa odanın dışından bile duyulabilecek inlemeleri vardı.
Felix bir yandan başını kaldırıp Hyunjine bakarken aklında şu anlık sadece anı yaşamak vardı, en azından yapabildiğini kadar.
Hyunjinin ise tek düşündüğü aletini emen çocuktu, gözlerini kapatıyor ve tekrar onu görüyordu.
Şu an ikisininde yapmak istediği şey seks değil birbirleriyle vakit geçirmekti ama onlar şu anlık vakitlerini bunu yaparak harcıyorlardı.
Felix Hyunjinin aletini boydan boya yalarken tekrardan ağzına alıp emmeye başladı.
"F-Felix evet tam orası."
"Mmm burası mı?"
"E-evet."
Felix bilerek Hyunjinin tam istediği yere yapmak yerine ağzını oradan çekmiş ve Hyunjin'e dönmüştü, Hyunjin de gözlerini açıp ona baktı.
Felix yerden kalkarak eteğinin altından boxerını çıkardıktan sonra tam deliğine gelecek şekilde Hyunjin'in kucağına oturdu.
Felix erkeklerin ne istediğini şu kısa hayatında çok güzel öğrenmişti, hepsinin tek istediği sevişmekti. Evet Felix'te bir erkekti ama o her erkek gibi değildi zaten bunu da giydiği güzel eteklerde belli edebiliyordu.
Felix, Hyujin'in omuzlarından destek alarak onun kucağında zıplarken Hyunjin de Felixin boynuna gömülmüş oraya büyükçe izler bırakıyordu, ikiside beraber inlerlerken dudaklarını tekrar birleştirdiler ve sanki o dudakları birine kaptırma korkusu gibi daha çok birbirine bastırıp sanki kopartıcakmış gibi çekiyorlardı, kanayana kadar.
…İkiside bir süre sonra bitkin düşüktüklerinde Felix Hyunjin'in içinden çıkmış ama hâlâ onun kucağında üstüne uzanmış bir şekilde yatakta yatıyorlardı.
Ne ara bu hale geldiler onlarda bilmiyorlardı. Oysa ki ikiside dedelerinin dediğini yapıyorlardı ama biri bu durumu çok yanlış yöne çekiyordu, Felix.
O sadece istemeden Hyunjinle bu kadar yakın olunca ona karşı bir şeyler hissetmeye başlamıştı -onca Felixi seven erkek varken- bunun farkındaydı ve bu yüzden sınırları aşıp daha da ötesini yapmak istiyordu.
Hyunjin ise bencillik yapıp sadece kendisini düşünüyordu, hiç bir şekilde bu çocuğun duygularıyla oynayıp oynayamayacağını düşünmüyorudu.
"Hyunjin."
"Efendim Lix?"
"Beni seviyor musun?"
"Evet."
"Hayır yani o anlamda değil, bana aşık mısın?"
Hyunjin bir süre duraksadıktan sonra ağzından sadece "Felix." Lafı çıkabilmişti.
"Hyunjin, bana aşık mısın dedi?"
"Bak Felix-"
"Tamam Hyunjin bu kadar yeter."
Felix bir hışımla Hyunjinin üstünden kalkıp iç çamaşırını giydi
"Felix dur."
Felix, Hyunjin'i dinlemeden kilitli kapıyı da açtıktan sonra odadan çıkarken dağılmış üstünü ve saçlarını düzeltiyordu.
Hyunjin yanlızca arkasında bakmakla yetinebildi çünkü zaten yarı çıplakken bir anda herkesin önüne çıkamazdı ve arkasından gidemeyecek kadar da şaşkındı.
…Gözleriyle partide abisini aradı gördüğü anda hızlıca yanına gitti.
"Ben gidiyorum."
"Felix nereye?"
"Dışarı çıkıcam biraz Minho."
"Saat çok geç."
"Belki eve giderim."
"Peki sen bilirsin, bizde geliriz birazdan."
Felix kalabalığın içinden sıyrılırken sonunda kendini sokağa atabildiği için şükrediyorfu çünkü daha fazla göz yaşlarını tutamayacaktı.
Aniden içerden duyulan şarkı ağlamasını şiddetlendirdi.
Would you be mine, would you be my baby tonight?
Could be kissing my fruit punch lips in the bright sunshine
'Cause I like you quite a lot, everything you got, don't you know?
It's you that I adore, though I make the boys fall like dominoes
Kiss me in the D-A-R-K dark tonight
P-a-r-k let them all sayBenim olur musun, bu gece benim bebeğim olur musun?
Parlak güneş ışığında meyve kokteyli dudaklarımı öpebilir
Çünkü senden çok hoşlanıyorum, sahip olduğun her şeyden, bilmiyor musun?
Sevdiğim sensin, erkekleri domino gibi düşürmeme rağmen
Bu gece K-A-R-A-N-L-I-K-T-A karanlıkta öp beni
Bu gece P-A-R-K-T-A parkta öp beniAslında duygusal bi bölüm ama belli oluyo mu bilemedim sjxlrbxldml
Neyse bu bölümü aşkım jedimikedimi ye ithaf ediyorum, lolita 💖
05.05.2021
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Born To Die❛Hyunlix
Fanfic"lana del rey hüznün tanrısı!" "hayır çok zevksizsin!" -Femlix -Yan ship Minsung + Chanchang + Jeongmin -Argo içermekte -Psikolojik sorunlar içermekte Hyunlix+Lana del rey şarkıları= müq uyum #lanadelrey 1 #borntodie 1