Okul dönüşünde Hyunjin'i ailesi almıştı. Bende çalıştığım kafeye gitmek için okuldan çıkmıştım, zaten okula yakın olduğu için oraya yürüyordum.
Kafeye girip üstümü değiştirdim ve hazırlığımı tamamlayıp çalışmaya başladım. Sıkıcı ama keyifli bir işti bu yüzden seviyorum.
Akşamları pek fazla kimse olmuyordu bu yüzden mesayim bir saat erken bitti ve tekrar eve gitmek için hazırlandım. Bu sefer babam şoförü göndertmişti iş çıkışında hava karanlık oluyor bu yüzden bunun daha güvenilir olduğunu söylerdi. Ayrıca bu gün annem ve babam ben eve gittikten sonra bir yemeğe çıkacaktı, Minho da Jisung'larda kalmaya gitmişti ve sabah dönecekti yani evde tek olacaktım.
…Şoför evin önünde durduğunda inip eve doğru yürümeye başladım ama yan evden yani Hyunjin'lerin evinden gelen sesler ilgimi çekmişti. Çok gürültülüydü ama özel hayat diye bir şey olduğundan ve bende buna saygı duyduğumdan daha fazla kurcalamayıp eve gittim.
Evde nerden kokusunun geldiğini çözemediğim bir lavanta kokusu vardı. İnanılmaz kokuyordu.
"Ben geldim anne."
"Hoş geldin canım, masanın üstüne bak."
Masanın üzerine baktığımda orada duran lavanta buketini görüp elime aldım. Üstünde bir kart vardı.
Bu gün lavanta koktuğunu fark ettim ve bir sürpriz yapmak istedim.
Sevgiler Hwang Hyunjin.Hyunjin mi almıştı şimdi bana bunu? Kokumu nerden biliyordu? Tabii otobüste uyuduğumda kesin koklamıştı, keskin bir koku duyusu varmış böylelikle bunu öğrenmiş oldum.
Odama çıkıp telefonumu şarja taktım bir yandan da Hyunjine mesaj atıyordum.
Hem bu gün benden istediği playlisti hemde çiçekler için teşekkür ettiğim bir mesaj göndermiştim o ise görüldü atmıştı, hayvan herif.
Yatağıma uzanıp biraz yorgunluğumu atmak için yattım.
"Felix biz çıkarıyoruz!" Annemin seslenmesiyle yataktan doğrulup yanlarına gidip onları geçirdim.
Odama tekrar çıktım. Üstüme doğru düzgün şeyler giymeye üşendiğim için yalnızca kısa ama rahat bir elbise giyip her zamanki lavanta kokulu parfümümden iki fıs sıktıktan sonra tekrardan yatağa uzanıp bilgisayarı açtım.
Hyunjin'in playlistimi dinlediğini şu an görebiliyordum, bende onunla berabermiş gibi dinlemek için aynı şarkıları açıp dinlemeye başladım.
Bir süre sonra Hyunjin'in müziği durduğunu fark ettim ama ben hâlâ dinliyordum.
…Canımdan gelen seslerle kafamı oraya çevirdim. CAMIMDA BİR HYUNJİN VARDI.
Bana camı aç işaretleri yapıyordu. Hemen camın önünde durup camı açtım.
"Tanrım Hyunjin burası ikinci kat burda ne işin var?"
"Evden kaçtım."
"Sen delisin ve sebebin kesinlikle deli olduğun için olduğunu biliyorum ama yinede sorucam, neden?"
"Seni özledim." Yüzüme salak salak gülüyodu
"Boş yapma."
Odama biraz göz attıktan sonra konuştu.
"Bu oda...sanırım...biraz fazla...dolu?"
"Ne?"
"Neden her yerde bu kadın var?"
"Birincisi onun bir ismi var, ikincisi o kadına aşığım." Birbirimize piç gülümsemesi attık.
"Evde birileri var mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Born To Die❛Hyunlix
Fanfiction"lana del rey hüznün tanrısı!" "hayır çok zevksizsin!" -Femlix -Yan ship Minsung + Chanchang + Jeongmin -Argo içermekte -Psikolojik sorunlar içermekte Hyunlix+Lana del rey şarkıları= müq uyum #lanadelrey 1 #borntodie 1