"Şu şeylerden biraz uzaklaşıp benimle ilgilensen?"
"İki şeyi aynı anda yapabilirim."
"Ama sadece benimle ilgilen."
"Pekala, bıraktım." elindeki tornavidayı kenara fırlatıp parmak uçlarına yükseldi ve Steve'in dudaklarına öpücük kondurdu. Bu Steve'i gülümsetti.
"Gününün neredeyse tamamını burada geçirdiğin için seni özlüyorum."
"Abartma istersen."
"İddia ediyorum teknolojin olmadan 5 gün bile dayanamazsın."
"Diyorsun?"
"Diyorum. Hatta dedim bile."
Serçe parmağını uzattı "Sana teknolojisiz de yaşayabileceğimi kanıtlayacağım."
"Eğer ben kazanırsam bir hafta boyunca her sabah benimle uyanır ve koşuya gelirsin, benim antrenmanlarıma katılırsın."
"Ama eğer ben kazanırsam senin için yaptığım bu 'Kıç Tekmeleyici' botları denersin. Ve senin için yaptığım diğer şeyleri de."
"Kabul."
"Pekala Rogers. Jarvis herkesi 5 dakika içinde toplantı odasına çağır."
"Ne alakaydı şimdi bu?"
"Görürsün, sana değil herkese kanıtlayacağım bunu."
✪
"Neler oluyor? Tony nerede? Neyin toplantısı bu?" Margaret haberi alınca koşa koşa toplantı odasına gelip arka arkaya sorularını sıralamıştı.
"Sakin olacak mısın?" dedi Sam.
"Yoksa buldular mı?... Onu..."
"Hayır tatlım, sadece Tony'nin size bir haberi var." dedi Steve içeri girerken.
"Ben de önemli bir şey sandım."
Diğerleri ve nihayet sonunda Tony geldiğinde herkes odağını ona çevirmişti.
"Toplandığınız için teşekkür ederim. Steve ile tatile çıkıyoruz ve sizi de götürmeye karar verdim. Her beraber bir tekne turu ayarlıyorum."
"Ne tatili Tony?" diye sordu Clint.
"Teknolojisiz, sadece biz bize olacağımız bir tatil. Birkaç gün sürecek."
"Pekala, ben yokum. Size iyi eğlenceler." dedi Natasha.
"Ama neden?" diye sordu Tony.
"Üzgünüm, ben böyle şeylere gelemiyorum. Tatillere falan yani..."
"Bazılarına da böyle rahatlık batıyor işte."
"Alakası yok Tony, ayrıca benim Shield'da halletmem gereken bir yığın işim var."
"Ben de yokum, denizde yolculuk yapmak beni geriyor."
"Ciddi misin Bruce?"
"Evet, ben gerilince ne olduğunu biliyorsun."
"Buck ve ben de yokuz." dedi Sam. Onların da halletmesi gereken bir yığın iş vardı.
"Çok güzel, geriye kim kaldı?"
"Babam varsa ben de varım." dedi Margaret "Ve ben varsam... Peter, benimle gelmek zorundasın."
"Bir tatile hayır demem." diye cevapladı Peter.
"Ben de." dedi Matt.
"Clint?"
"Oh, çocuklar ben çok isterdim ama..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Spiritual Girl༄
Fanfiction"Tanışmak ister misin? Ben Steve, senin adın ne?" elini uzattı. Minik kız Steve'in uzattığı eli tuttu. "M-margaret." Steve karşısındaki küçük kızın ağzından 70 sene önce veda etmek zorunda kaldığı sevdiği kadının adını duyunca gülümsedi. "Ne güzel...