"Pete, buraya bak."
Hava kararmaya başlamışken ateşin başında bağdaş kurup oturan Peter kendine çevrilen kameraya bakıp el salladı.
Sandala binerken fotoğraf makinesini boynuna astığı için teknede batan şeyler arasında değildi. Batsaydı çok üzülürdü çünkü içinde bir sürü fotoğraf ve video vardı. Şu an ise ileride izlediklerinde kahkahalara boğulacaklarına emin olduğu bir video çekiyordu.
"Bu adaya nasıl düştüğümüzü anlatmak ister misiniz Bay Parker?"
"Bence Tony daha çok anlatmak ister." dedi Çocuk.
Mikrofon gibi kullandığı ağaç parçasını Tony'e doğrtulttu. Tony o sırada Steve'in bulduğu midyeleri bıçakla ortadan ikiye ayırıp içinde kalan kumları ayıklıyor, ardından içi temizlensin diye kenara döktüğü tuzlu deniz suyuna atıyordu
"Tony Stark'ı hiçbir yerde böyle görmemişsinizdir sayın seyirciler... Evet Bay Stark, sizdeyiz."
"Kesinlikle benim hiçbir suçum yok, hepsi Steve'in suçu." hemen suçu üstünden atmaya çalıştı Tony. "Bu görüntüleri birilerine gösterirsen seni mahvederim." diye ekledi
"İyi ki sadece 5 gün demişsin Yüzbaşı, düşünsenize 2 hafta- eyvah, ya 1 ay deseydi?.." dedi Matt gülerek.
Tony tekrar kameraya döndü "Eğer Steve benimle iddiaya girmeseydi şu an burada olmazdık, her şey onun yüzünden başladı."
"Bay Rogers bu konu hakkında ne söylemek istersiniz?"
Parmağını Tony'e doğrulttu. "Eğer sen dahiliğini doğru zamanlarda kullanıp binmeden önce teknenin motorunu kontrol etseydin şu an burada olmazdık."
"Haklı." diyerek onu destekledi Clint "Anlamıyorum, sen dahisin nasıl bunu düşünemedin, ayrıca zenginsin nasıl düzgün bakım yaptıramadın bir tekneye?"
"Bana bir gitar borçlusun Tony, çünkü kendisi suların altında boğularak acı bir şekilde can verdi... Güzel kızım benim nurlar içinde yat..."
"Amma uzattınız." dedi Tony oflayarak "Alt tarafı bir adaya düştük ve önümüzdeki birkaç günü açlıktan ölmemeye çalışarak geçirmek zorundayız."
"Evet, bu kesinlikle çok normal bir şey, hatta biz hobi olarak adaya düşmeyi çok severiz." dedi Margaret kamera arkasından.
Tony elindeki midye kabuklarını ona doğru fırlatırken yerinden kalktı ve Margaret kaçmaya başladı.
Kamerayı kapatıp Peter'ın yanından geçerken onun eline tutuşturup denize doğru koştu.
Tony de arkasından geldiğinde ona su atarak baştan aşağı sırılsıklam olmasına sebep oldu.
"Tony! Ne yapıyorsun? Birazdan hava kararacak. Soğukta o ıslak elbise ile nasıl otursun benim kızım?" diye aralarına girdi Steve, sonra Margaret'e döndü "Sen de ateşin başına geç hadi."
✪
Hava tam anlamı ile kararmışken Tony tişörtünün üstüne giydiği gömleği çıkartıp Margaret'e fırlattı.
"Giyin şunu, yoksa adanın ortasında hasta olacaksın ve ben sabaha kadar Steve'in dırdırını dinleyeceğim."Ateşin üstünde balıkları pişiren Steve Tony'e dönerek "Bak bu konuda sana katılıyorum işte."
"Teşekkür ederim Tony." diyip ağaçların arasına doğru yürümeden önce Tony'e eğilip yanağına öpücük kondurmuştu.
Çok geçmeden üstünü değiştirmeden geri döndü. "Sanırım orda bir şey var..."
"Baykuştur o."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Spiritual Girl༄
Fanfiction"Tanışmak ister misin? Ben Steve, senin adın ne?" elini uzattı. Minik kız Steve'in uzattığı eli tuttu. "M-margaret." Steve karşısındaki küçük kızın ağzından 70 sene önce veda etmek zorunda kaldığı sevdiği kadının adını duyunca gülümsedi. "Ne güzel...