Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
4. “08.18”
“Bütün ışıkları kaldırıp attım bir yana Anlamıyor musun? Gökyüzü güneş olsa Sensiz karanlıktayım...”
Ankara, 1960, Karanlığın Gözlerinde
Ümit Yaşar Oğuzcan
🕊️
Ayşe Neva Sungur:Evet, tanışmamıştık.
Ayşe Neva Sungur: Siz beni bilmediniz, ben sizi bilmedim. (08.08)
Ayşe Neva Sungur: Böyle birden fütursuzca yazdığım mesajlar için üzgünüm. Yıllar sonra sizinle konuşabilme imkânına sahip olmak beni heyecanlandırmıştı.
Ayşe Neva Sungur: Geçirdiğiniz kaza üzerine birde ben başınızı ağrıtmış olmalıyım. Çok özür dilerim.
Ayşe Neva Sungur: Hem sorduğum soruya da henüz bir cevap vermediniz. İyi misiniz?
Ayşe Neva Sungur: Aslında ben sabah sabah sizi çok rahatsız ettim değil mi?
Ayşe Neva Sungur: Ben buna derhâl bir son verirken sizde lütfen rica ediyorum istirahat edin. Çok geçmiş olsun, kendinize iyi bakın, iyi sabahlar, iyi uykular. (08.12)
*Ayşe Neva Sungur çevrimdışı*
Edip Dağhan Gevheri: Sorduğunuz sorulara sırasıyla cevap vermem gerekirse öncelikle iyiyim, yalnızca biraz baş ağrısı çekiyorum ve doktorum bunun gayet doğal olduğunu dile getirdi.
Edip Dağhan Gevheri: Bir sonraki sorunuz için size teessüf ettiğimi söylemem gerekir. Beni katiyen rahatsız etmediniz.
Edip Dağhan Gevheri: Açıkça söylemem gerekir ki hiçbir şeyi hatırlayamamak bana kendimi fazlasıyla kötü hissettiriyor, boşluğa düşmüş gibiyim. Beni bu boşluktan çıkaracak yegâne şey kendimi, Dağhan'ı hatırlatacak kişiler ve olaylardır.
Edip Dağhan Gevheri: Siz, hayatımın bir parçasıymışsınız, Ayşe Neva Hanım.
Edip Dağhan Gevheri: Bana yardım eder misiniz? Siz başta olmak üzere önce tanışmak ardından sizi ve beraber geçen yıllarımızı hatırlamak isterim.
Edip Dağhan Gevheri: Esved, yarım saat kadar evvel bir defter verdi bana. Benim el yazımmış, benim defterimmiş, ben yazmışım.
Edip Dağhan Gevheri: Kırlangıç seni sobeleyecek asker, yazmışım. (08.18)
Edip Dağhan Gevheri: İsminiz yerine eklediğiniz kuşu bir kırlangıç olarak düşüneceğim şayet cevap vermezseniz.
Edip Dağhan Gevheri: Ve zaten attığınız ilk mesajlara bakarsak beni sobeleyen, sobelemek için gelen sizsiniz. Bu doğrultuda beni sobeleyecek olan kırlangıcım siz olmaz mısınız?
Edip Dağhan Gevheri: Hanımefendi, lütfen söyleyeceklerim için beni bağışlayın fakat neden al al olmuş yanaklarınız ile kaçtığınızı hissediyorum?