Beğenin lütfen
Yorum da atın 🔪
"Çocuklar! Heyy!" Erina teyzenin bağırışı ile gözlerimi araladım. Yuji bana kollarını sarmış ve iyice kendisine çekmişti.
Başımı zorla kaldırıp etrafa bakındım, "Ne oluyor ya?"
Kapı hızla açıldı, Erina teyze pijamaları ile bize baktı. "Lassie! Geç kaldınız!" iç çekerek Yuji'ye baktı, "Yuji! Uyan!"
Elimi Yuji'nin omzuna attığımda artık iyice ayılmıştım. Çünkü geç kalmıştık!
"Tamam teyze, ben uyandırırım onu."
Erina teyze kafasını sallayıp odadan çıktığında Yuji'ye döndüm. Üstümüzdeki yorganı fırlattım.
"Yuji, uyan hadi."
Dizlerimin üstüne çıkıp daha sonra da yataktan kalktım ve üstümdeki salaş tişörtü çıkarıp hızlıca okul gömleğini giydim. Düğmeleri iliklerken tekrar Yuji'ye döndüm.
"Yuji!"
Bu sefer daha yüksek sesle bağırdığım için gözlerini araladı ve dirseklerinden destek alarak doğruldu. "Ne oluyor..."
O gözlerini açana kadar çoktan okul eteğimi de giymiştim. Yatağa yaklaşıp onu kolundan tuttum ve hızlıca ayağa kaldırdım.
Zar zor dengede durduğunda artık o da ayılmıştı. Şaşkın şaşkın bana bakıyordu. "Ne? Ne oluyor?"
"Lan okul! Koş üstünü giyin!"
"Hassiktir!" Koşarak odadan çıktığında ben de hızlıca saçlarımı düzeltip tuvalete koştum. Dişlerimi fırçalarken Yuji'de içeri girdi ve o da dişlerini fırçalamaya başladı.
Cebindeki telefonunu çıkarıp saate baktı. Macun dolu ağzıyla mırıldandı, "5 dakika kaldı. İlk derse gecikiriz."
Fırçamı yıkayıp geri yerine koydum ve ağzımı su ile doldurup çalkaladım.
Yüzümü havluyla kurulamaya başladım. O sırada Yuji'de işini bitirdi ve havluyu ona uzattım.
"Çantaları hazırlarım, sen aşağı in bekle." tuvaletten çıkıp önce Yuji'nin odasına girdim ve masasının hemen dibinde duran çantasını kaptığım gibi kendi odama koştum.
İyi ki Yuji'ye, çantasını önceki geceden hazırlama alışkanlığı edindirmiştim. Yoksa bir de kitaplarla uğraşacaktı.
Kendi odama girip kapının yanındaki çantamı da aldım ve merdivenlerden kolumdaki ağır 2 çanta ile koşarak inmeye başladım.
Tam son 4-5 basamak kalmıştı ki ayağım merdiven basamağından kaydı ve önde doğru düşmeye başladım.
Korkuyla gözlerimi kapattım. Yere düşmeyi beklerken 2 saniye geçmeden etrafım tanıdık koku ile sarılınca gözlerimi araladım.
Yuji, beni kollarımdan tutmuş ve başı eğik şekilde bana bakıyordu. "İyi misin?"
Onunla yıllardır arkadaştım. Ona yakın olmayı bırakın, onu boxerlı olarak bile görmüş kişiydim. Hatta ona kendi sütyenimi giydirip fotoğrafını çeken kişiydim.
Peki şu an neden bu kadar yakışıklı duruyordu? Zaten yakışıklıydı, bunu hiçbir zaman inkar etmemiştim ve yüzüne de söylüyordum.
Ama o yakışıklılığı beni bu şekilde etkileyen türden değildi.
"Lass? İyi misin?" sorusunu tekrarladığında gözlerimi kırpıştırdım ve kollarımı ondan çekerek doğruldum.
"İyiyim, teşekkürler."
Göz ucuyla bana bakarken hafifçe sırıttı ve kapıya yöneldi. "Az önce bana gerçekten aşık olduğunu düşünmeye başlamıştım. Keşke biraz daha baksaydın."
Ben de kapının önüne gelip ayakkabılarımı giymeye başladım. "Sana her zaman bakıyorum zaten."
Diğer ayakkabımın da bağcığını bağladığım sırada kapıyı açtı. Doğrulup ceketimi de aldım ve birlikte evden çıktık.
Dediğim şeyi duyduğuna emindim. Normal bir ses tonunda söylememiştim ama fısıldamamıştım da.
Neredeyse 5 dakika sonra, zaten ilk derse yetişemeyiz diye caddede yavaş yavaş yürürken birden bire konuştu.
"Ben de sana her zaman bakıyorum."
Başımı minik bir şaşkınlık ile ona çevirdiğimde ellerinin cebinde olduğunu ve dümdüz karşıya baktığını gördüm.
Kuruyan dudaklarını hızlı bir şekilde yaladı. O sırada dilindeki piercingi de gördüm. Birkaç sene önce birlikte deldirmiştik.
Dudaklarını ıslattıktan sonra başını geriye doğru atıp gökyüzüne baktı. Güneşten dolayı gözlerini kısmıştı.
Ve yüzüne güneş vurduğunda hiç olmadığı kadar tatlı duruyordu.
"Fark etsene beni."
Hâlâ onun yüzünü incelerken dediği şey ile dudaklarım aralandı. O sırada başını sağa çevirip bana baktı. Yüzümü inceledi. Tebessüm etti ve önüne döndü, adımlarını da hızlandırdı.
"Hızlanalım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Terushima x Reader (Haikyuu x Reader)
FanfictionTerushima ile çocukluk arkadaşı olan Lassie, liseden beri onların evinde kalıyordur. Teru ile aralarında kopmaz bir bağ varken, bu bağ başka bir şeye dönüşecek midir?