Terushima x Reader (Haikyuu x Reader)

Kulüp

Beğenin lütfen

Yorum da atın 🔪

İnsanların arasında dans edip gülerken bar kısmındaki Yuji'ye baktım.

Elinde bir bardak vardı, ne içiyordu bilmiyordum. Göz göze geldiğimizde gülümseyerek el salladı.

Ona karşı 32 diş sırıtırken tekrar önüme dönüp etrafımdaki insanlarla dans etmeye devam ettim.

Zıplıyor, bağırıyor, bazen el ele tutuşup birbirimizi döndürüyorduk ve en eğlenceli kısmı da hiçbirimiz birbirimizi tanımıyorduk.

Karşımdaki kız ile el ele tutuşmuş zıplayıp şarkıya eşlik ediyordum.

"Adın ne!"

Sesten dolayı beni duyamamış olacak ki bana doğru yaklaştı. "Ne!"

"Adın diyorum!" kulağına doğru yaklaşıp bağırdım, "Adın ne!"

"Naz! Senin?"

"Lass!"

Gülerek başını salladı ve benden ayrılıp diğer insanlar ile dans etmeye başladı. Etraf o kadar kalabalıktı ki kimin kim olduğu anlaşılmıyordu bile.

Yanımdaki yuvarlak sehpanın üstünde gördüğüm dolu bir içki bardağını direkt elime alıp tek dikişte bitirdim.

"Hey! O benimdi!"

Başımı sağa çevirip yanımda duran uzun saçlı gence baktım. 20-22 yaşlarında gibi duruyordu.

"Ne diyorsun?" içkiden dolayı mı, etrafın çok sesli ve kalabalık olmasından dolayı mı bilmiyordum ama başım dönüyordu.

Hatta şu an karşımda 3 tane aynı adamdan görüyordum. Elimi kaldırıp onlardan birine dokunmaya çalıştım ama elim boşluğa düştü.

Yere doğru sendelediğimde karşımdaki kişi beni kolumdan tutup doğrulttu. "Sarhoş musun?"

"Aa... 3 tane değilmişsin!"

"3 tane mi?" minik bir kahkaha attı, "Bir tane var benden."

Hâlâ beni ayakta tutmaya çalışırken etrafına bakınıyordu, "Arkadaşın var mı burada? Götüreyim seni onların yanına."

"Ne var mı? Duyamıyorum, bağırsana be kumral popo!"

Gözlerini bana çevirdiğinde hâlâ gülüyordu.

Kaşlarımı çattım ve kolumu hızlıca ondan çektim, "Gülme bana!" masadaki boş bardağı elime alıp kaldırdım, "Sokarım bunu sana he! Yaparım valla!"

Başını aşağı yukarı salladı. Benimle inatlaşmak istemiyor gibiydi.

Gülümseyerek bardağı geri masaya bıraktım, "He şöyle adam ol."

"Arkadaşın diyorum!" duymam için kulağıma yaklaşarak konuşmaya başladı. "Tek misin? Arkadaşların varsa seni yanlarına götüreyim!"

"Arkadaşım mı?" kaşlarım çatılı düşünürken hızlıca başımı aşağı yukarı salladım. "Sevgilim arkadaşım sayılır mı?"

Sorduğum soruya karşı gülerken tekrar başını aşağı yukarı salladı. "Nerede sevgilin? Yerini söyle!"

Arkama dönüp kabalığa bakarken Yuji'nin yüzünü görmemle elimi heyecanla kaldırdım.

"Bak! Orada! Sarı kafalı!"

Yanımdaki kişi hâlâ beni dik tutmaya çalışırken bir yandan da kabalığa bakıp Yuji'yi görmeye çalışıyordu.

Yuji'nin gözlerinin bana odaklanması ile zıplayarak ona el sallamaya başladım. Kalabalığın arasından geçerek bize doğru gelirken bir yandan da çatık kaşlarla yanımdaki adama bakıyordu.

Aramızda birkaç adım kaldığında kolumu adamın elinden çekip onun boynuna sarıldım.

"Yuji! Merhaba hayatım!"

Bir elini belime sarıp beni yanına çekti, "Güzelim... Seni arıyordum." bana bunu söylerken bile hâlâ adama bakıyordu.

Başımı adama çevirdiğimde Yuji'nin bir şeyleri yanlış anladığını fark etmiş gibi direkt konuşmaya başladı.

"Sevgilin benim masama geldi, fazla sarhoş duruyordu. Arkadaşı olup olmadığını sorunca seni söyledi. Seni arıyorduk."

Yuji başını yavaşça aşağı yukarı salladı, "Sağ ol birader."

Benimle birlikte arkasını dönüp beni götürürken omuz üstünden kumral adama baktım.

"Görüşürüz kumral popo!"

Yaktığı sigarasından bir nefes çekti, dudağı yanlış görmediysem yukarı kıvrılmıştı.

Başını veda eder gibi salladı. Daha sonra ise görüş açımdan çıktı.

Kulüpten çıktığımızda Yuji hâlâ düşmemem için belimden tutarak beni yürütüyordu.

"Nereye gidiyoruz?"

"Taksi bulalım sonra eve gideriz bebeğim."

"Taksi nerede?"

"Bilmiyorum, bulacağız işte."

"Neden ki? Saklanıyor mu?"

Başımı ona çevirdiğimde sessiz sessiz güldüğünü gördüm.

"Yuji Terushima."

Başını bana çevirdi, "Evet?"

"Çok yakışıklısın." sırıtmaya başladım ve yürümeyi bıraktım. Benimle birlikte o da durdu. "Kalbim pat pat atıyor şu an."

"Sen de çok güzelsin."

"Öyleyim tabii!"

Parmak uçlarıma çıkarak kollarımı boynuna sardım ve dudaklarımı dudaklarına bastırdım.

Daha çok öpmek istiyordum ama başını sağa çevirip onu öpmemi engelledi. "Sarhoşsun."

Kaşlarımı çattım, "Ne olacak? Seni öpmek istiyorum."

Bir anda beni belimden ve popomun altından tutarak kucağına aldı ve yürümeye başladı.

"Güzelim, sarhoşsun diyorum. Sen  sarhoşken böyle şeyler yapmam. Ayılınca istediğin kadar öpüşürüz, merak etme."

"Üf!" şu an baş aşağı bir şekilde yere bakıyordum. Çünkü beni omzuna almıştı.

Elimi kaldırıp poposuna hızlıca vurdum. "Al sana!"

Popomda aniden bir acı hissettiğimde elimi popoma attım. Resmen bana inat olsun diye o da popoma vurmuştu.

"Deli etme beni, zilli seni."