Mirror² ❦ KTH ✓

❦𝟏𝟑❦

"Son kez soruyorum, şimdiye kadar ne kadar öttün onlara!?"

Yura kıkırdayıp "Her şeyi işte" dediğinde gözlerini yere dikip derin bir nefes almıştı Taehyung. Ardından da sandalyeye bağlanmış Yura'ya tekar bakmıştı.

Ayrıca ne olur ne olmaz diye kanatları da sıkıca bağlanmıştı onun.

"Tek tek söyle dedim sana!"

Taehyung sonlara doğru sesini yükselttiğinde "Bilsen ne olacak hah? Seonmi kralın elinde. Hiçbir şey de yapamayacaksın. O buruşuk dediğin kral senin sonunu getirecek!" demişti Yura bağırarak. Taehyung ise ona doğru yaklaşıp "Konuş yoksa bu sefer acımayacağım!" demişti.

Yura Taehyung'a bakıp sırıttığında geri doğru çekilip "Konuşması için elinizden geleni yapın" demişti Taehyung. Ardından da hızlıca zindandan ayrılmıştı.

Dolu gözleriyle merdivenleri çıktıktan sonra derin bir nefes alan Taehyung "Her şey benim hatam" demişti elleri ile yüzünü kapatıp.

"Her şey benim salaklığım yüzünden oldu. Keşke en başından Seonmi'yi dinleseydim."

Taehyung ellerini yüzünden çekip akan göz yaşını sildiğinde uzaktan Iseo ve Youngnam'ın konuşma sesleri gelmişti. Bunun üstüne de hızlıca duvarın arkasına geçip onlardan saklanmıştı Taehyung.

"Gulmi, Annem nerde? Sabahtan beri görmedik onu?" diyen Youngnam Iseo'nun elini tutarken "Bilmiyoruz efendim ama merak etmeyin. İşi vardır büyük ihtimal. Yoksa sabahları sizi ziyaret etmeden güne başlamazdı" demişti Gulmi ona. Iseo ise "Yaralı Topto'yu anneme göstereceğim" demişti gülümseyip.

Youngnam "Annem yanımıza geldiğinde anlatırsın her şeyi." dediğinde olumlu anlamda kafa sallamıştı Iseo. Ardından da merdivenleri çıkmaya devam etmişti.

Taehyung gözlerini silip "Güçlü ol Taehyung." demiş ve derin bir nefes aldıktan sonra saklandığı duvarın arkasından çıkmıştı.

"Seonmi güçlü bir kadın ve dayanacaktır. Sadece birkaç gün Seonmi, sadece birkaç gün daha dayan. Seni kurtaracağım"

...

Seonmi ağzındaki kanı yere tükürdüğünde içeri giren Kral Lee "Yine mi anlatmadı?" demişti kaşları çatık bir şekilde. Adam da elindeki muştayı kenardaki eski masaya koymuş ve "Anlatmadı efendim" demişti.

Yüzündeki şişlikten dolayı bir gözünü tam olarak açamayan Seonmi krala bakıp "İ-iğrençsin" dediğinde "Bana hakaret etme cesaretini nerden buluyorsun merak ediyorum. Şu haline bir bak. Yüzün tanınmayacak halde" demişti kral. Ardından da yanındaki adama dönüp "Duvar aynası getirin ve karşısına asın. Ne kadar kötü durumda olduğunu kendi de görsün" demişti.

"Efendim yemek vereli-"

"Hayır. Yemek için yalvarana kadar aç bırakın bunu. Aynı şekilde su da vermeyin. Ağzına gelen kanı yutup susuzluğunu giderir artık"

Kral kıkırdayıp zindandan çıktığında derin bir nefes almıştı gözleri dolan Seonmi.

Seonmi'nin gücünü soruyorlardı fakat Seonmi de bilmiyordu ki neyi olduğunu.

Yüzü gözü şiş ve mosmorken yediği yumruklar yetmemiş, şimdi de aç bırakmayı düşünmüşlerdi.

Aynayı Seonmi'nin karşısına astıklarında kendi yüzüne bakmıştı Seonmi uzunca.