Giant «JongSang»

-4-

Karaokeden sonra arkadaşlarım zoru ile bara gitmiştik. Karaokeden sonra bara mı gidilir ya?

Benim hala anlamadığım şey ise bize yaşımızı sorduklarında kimliğimize bile bakmadan bizi içeri almalarıydı.

İçeri girdikten sonra etrafa göz gezdirirken fark ettim ki hayatımda ki bütün şanssızlığımı bugün kullanmıştım. Burada da onlar vardı. Resmen hayat enerjimi söküp alıyorlardı.

Benim yüzümü sinirli görünce Hongjoong dayanamadı ve sordu.

"Bir sorun mu var Jongho?"

"Hongjoong sende az çok biliyorsun zaten, Seonghwa ile olan geçmişimiz..."

Baktığım yöne baktı ve Seonghwa'ları görünce omzumu sıvazladı.

"Tamam daha fazla anlatma, istersen eve git dinlen biraz."

"Tamam ben gidiyorum, sizde çok içmeyin."

"Tamam tamam görüşürüz."

"Görüşürüz."

Dışarı çıktıktan sonra rahat bir nefes alabilmiştim. İçeride nefesim sıkışıyordu resmen, biri boynumdan tutmuş beni boğuyor gibi hissediyordum.

Nedenini bilmediğim bir şekilde oradan gitmek istemedim ve kapının önünde yüzüm yere bakar şekilde bir süre vakit geçirdim.

İçeriden sarhoş bir şekilde Yeosang çıktı.

Ayakta zor duruyordu ve yanında da kimse yoktu. Gülerek şarkı söylüyordu ve aynı zamanda da dans ediyordu. Telefonunun çaldığını bile fark etmiyordu..

Dans ederken bir anda yere yığıldı. Hemen yanına gittim ve ona seslendim.

"Yeosang, Yeosang beni duyuyor musun?"

"Ooo kimleri görüyorum, cennete filan mı düştüm hehe."

O gerçekten çok tatlıydı.

Telefonu tekrardan çaldı ve kimin aradığına bakmak için telefonu elime aldım. Arayanın annesi olduğunu fark edince bir anlık heyecan ile telefonu açtım. Neden bu kadar saçma bir şey yaptım bilmiyorum.

Annesi çok telaşlı bir şekilde konuşmaya başladı.

"Yeosang nerdesin? Arıyorum arıyorum açmıyorsun. Beni çok telaşlandırdın tatlım, hemen eve gel lütfen."

Bir an ne diyeceğimi bilemedim. Anlık gelen cesaret ile o saçma cümleleri söyledim.

"Ben Yeosang değilim Yeosang'ın arkadaşı Jongho'yum bu gece bizde kalacaktı size daha önce haber vermedi mi? Bana anneme haber verdim demişti."

Neden böyle bir şey dedim ki...

"Seninle mi kalıyor, peki telefonu ona verebilir misin?"

"Sanmıyorum çünkü o şu an çok derin bir şekilde uyuyor."

"Peki sen hangi arkadaşısın?"

"Sınıftan efendim."

"Ama o bana sadece sınıftan Seonghwa San ve Wooyoung ile yakın olduğunu söylemişti."

"Biz daha yeni yakın olmaya başladık ve şu an çok iyi anlaşıyoruz."

"Peki neden Yeosang bana önceden senin hakkında zorba dedi!?"

Annesinin bu dediği ile şok olmuştum.

"Zorba mı dedi benim hakkımda?"

"Evet, hatta arkadaşları bile öyle dedi. Şu an oğlum gerçekten güvende mi!?"

"Size sadece şunu söyleyeceğim oğlunuz benimle güvende ve ben zorba değilim!?"

Bir an neden bu kadar bağırdım bilmiyorum ama aşırı sinirlenmiştim. 

Yeosang'ı sırtıma aldım ve yürümeye başladım. Üzerimdeyken şarkı mırıldanıyordu. Sesi gerçekten güzeldi. Yol kenarından bir taksi çevirdik ve onu kendi evime getirdim...