Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elimde ki cips paketini kenara bırakıp ayaklarımı masaya uzatarak filmi izlemeye devam ettim. Fast and furious serisini izliyordum. Aşırı saran bir filmdi.
Bir kaç dakika sonra Junkyu ile bara şarkı söylemeye gidecektik. Söyleyeceğimiz şarkıyı da seçmiştik. Ona hazırlandıktan sonra yanıma gelmesini söylemiştim.
Çok geçmeden odama girmişti. Bakışlarımı yüzüne çıkarttım. "İnsan bi kapı çalar."
Junkyu göz devirirken sırtını kapıya yaslayıp ellerinin göğsünde birleştirdi. Filmi durdurup onu süzdüm şaşırtıcı şekilde güzel giyinmişti.
Altında bacaklarını tamamen saran deri bir pantolon üstüne de pantolonun içine soktuğu beyaz bir tişört giyinmişti. Ayaklarımı masadan indirdim. "Karından izin aldın mı?"
Ablamdan bahsederken karısı diye hitap etmem hoşuna gitmiyordu. Bende sinir olsun diye bilerek yapıyordum.
Junkyu yüzünü buruşturarak bana doğru yürüdüğünde bilgisayarı hafif kenara itip masaya oturdu. "Bara gideceğimizi söylemedim ama dışarda olacağımdan haberi var." Kafamı sallayıp sandalyeden kalktım. Evliadamın bara gitmesi doğru değildi sonuçta.
Junkyu hala masadyaken önünde dikiliyordum. Saçlarımı geriye atıp yüzüne baktım. "İyi gidelim o zaman."
Junkyu kaşlarını çattı. "Böyle mi geleceksin?" Üstümde siyah tişört ve siyah yırtık kot vardı. Muhtemelen şarkı söyleyeceğimiz için daha abartılı giyinmemi bekliyordu. Gülümsedim. "Benim yüzüm yetiyor,merak etme sen."
Junkyu masadan inerken önüme geçti."Bugün de bi komiksin bi komiksin anlatamam." Kapıyı açıp çıktığında gülerek arkasından ilerledim. Benden haz etmediği kesindi. Hatta elinde olsa beni boğabilirdi bence.
O önde ben arkasında ilerlerken aşağı indik. Dışarı çıktığımızda hava oldukça karanlıktı. Birlikte arabanın olduğu yere yürüdüğünüzde o yan koltuğa, bende sürücü koltuğuna geçtim. Beklemeden arabayı sürmeye başladığımda yollar karanlıktı ve neredeyse kimse yoktu. Bu saatte kimsenin olmasını beklemiyordum zaten.
Yol boyunca ikimizde konuşmamıştık. Bara yaklaştığımızda yavaşça arabayı park ettim. Junkyu arbadan inerken bende inmiştim.
Birlikte bara girdiğimizde insanlar deli gibi eğleniyordu. Junkyu ile boş bir masaya geçeceğimiz sıra da karşıdan bana doğru yaklaşan Hyunjin'i görmemle ofladım. Uzun zamandır onu görmüyordum ve bu durumdan şikayetçi olduğum söylenemezdi.
Onu görmezden gelip yanından geçmeyi düşünürken o sırıtarak önümde durmuştu. "Watanabe Haruto,görüşmeyeli uzun zaman oldu."
Junkyu anlamsızca yüzüme bakarken,Hyunjin'e bakıp yüzümü düşürdüm. "Ben de seni göremedim diye ne kadar üzülüyordum."
