25. BÖLÜM TARİFSİZ GÜZEL AN

2.4K 75 1
                                    

TARİH: 21/05/2021

SAAT: 21.45

O tatlı oy ve yorumlarınızı bırakırsanız dünyanın en mutlu insanlarından olurum. Bence beni mutlu etmek istersiniz siz

Medya: Nilsu'nun giydikleri.

Yıldızı doldurduysak eğer iyi okumalar diliyorum size.

(DÜZENLENDİ)

Beğenmeniz dileğiyle🍀

Yakın zamanda yaşadığım çoğu şeye hâlâ inanamıyordum. Ne kadar yoğun geçen dönemdi. Fakat değmişti. Kollarının arasında bulunduğum ve sıkıca sarıldığım beden artık benim hayatımın büyük bir parçasıydı. Onunla ilk tanışmamızdan bu yana yaşadığımız her şey gözümün önünden geçti. Sonunun böyle olması bana verilebilecek en büyük en güzel ödüldü sanırım. Kafamı neredeyse üzerinde durduğum adamın boynuna gömdüm. Derince soludum kokusunu. Sıktığı parfüm asla onun kokusunu bastırmıyordu. İyi ki bastırmıyordu. Kafamı çektiğimde avuç içlerimi çıplak göğsüne yaslayarak çenesine minik bir öpücük kondurdum. "hayatım."

Homurtular çıkardı dudakları arasından. Güldüm buna. Bu sefer dudağına küçük bir öpücük kondurdum. "Kocacığım artık uyanma vakti." dudaklarına yayılan tebessümle uyandığını anladım. Gözlerini aralar aralamaz altına aldı beni. Ufak bir şokla irkilirken kollarımı boynuna doladım. Beni inceledi doyasıya. Yüzüme eğildiği sırada gözlerimin kapatarak öpmesini bekledim. Fakat o tersi bir şey yaparak nefesini üfleyip "akşam" diye mırıldanarak üzerimden kalkarak banyo olduğunu düşündüğüm yere girdi.

Akşam derken ne anlatmak istediğini anlamıştım. Dün gece birlikte olmamıştık. İkimizde yorgunduk olması gerekende buydu aslında. Alparslanın bunu anlayışla karşılaması beni çok mutlu etmişti. Bu bana saygı duyduğu anlamına geliyordu. Önce benim iyiliğimi düşünüyordu.

Ayağa kalkarak daha yerleştiremediğimiz bavulumdan yazlık güzel çiçekli uzun bir elbise alıp giyindim. Dün makyajımı tamamen çıkarmış yüzümü temizce yıkamıştım. Vücuduma da hiçbir şey sürmediğim için duş almamıştım. Gelinlikte terletmemişti. Bahaneydi bunlar ama neyse. Makyaj çantamdan nemlendirici güneş kremi ve renk eşitleyici renkli nemlendirici alarak odadaki makyaj masasına yerleşerek uyguladım.

Alparslan duş almış ve üzerini giymiş bir şekilde çıkmıştı banyodan. Başımda dikilerek yanağıma kocaman bir öpücük kondurdu. "Kahvaltıya gidelim artık güzelim. Ben çok acıktım."

Onu sessizce onaylayarak ayağa kalktım ve bej rengi topuklu ayakkabılarımı giyip koluna girdim. Merdivenlerden inerken çıkardığım sesler beni pek memnun etmemişti. Normalde evde ayakkabı giyilmesini sevmezdim ancak buraya gelemden önce burada giyeceğim ayakkabıları seçip temizlemeye göndermiştim. Bu nedenle rahattım.

Alparslan dış kapıyı açarken bana yol verdi. Dışarı çıkarak Muğlanın güneşiyle karşılaştım. Alparslanda ayakkabılarını giyip yanıma geldiğinde elini kapının önünde duran arabaya doğrultarak beni oraya yönlendirdi. Arabaya yerleştiğimizde çalıştırıp gideceğimiz yer için telefondan navigasyonu ayarladı. Sessiz geçen yolculuğumuz ardından güzel bir kahvaltıyla taçlandırdık bu sabahı. En son kahverimizi içerken beni uzunca inceledi. "Niye bakıyorsun öyle?"

Arkasına yaslanarak dudaklarını kıvırdı. "Güzele bakmak sevaptır." dedi. Utançla kafamı eğerken yüzümdeki gülümsemeyi gizleyemedim. Yanağımı okşarken diğer eliyle hesabı rica etti. Hesabı ödeyerek el ele çıktığımızda buraya kısa mesafede olan bir kumsala indik. Kumlara doğru geldiğimizde ayağımdaki topuklu sandaletleri çıkardım. Alparslanda çıkarmıştı. Gömleğinin dört beş düğmesini açmıştı. Pürüssüz teni kendimi kaybetmeme sebep olurken gözlerimi açıp kapattım. Alparslanın elini tutarak yavaşça denize doğru adımladık. Çıplak ayaklarım kızgın kumlara değerken uzun elbise giydiğime üzülmüştüm. Ayak bilediğimden çok hafif yukarıdaydı. Ayaklarım soğuk suyla buluştuğunda yüzüme istemsiz bir gülümseme kondu. Alparslana döndüğümde belimden tutarak tenlerimizi birbirine kitledi. Dudakları yanaklarıma uzunca bastırdı.

NAMÜTENAHİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin