19.bölüm

49.5K 2K 1.9K
                                    

ÖNCE ⭐️ PARLAT,SONRA OKU🍉



Bölüm şarkısı: Seksendört- Sen kal ölene kadar



Sen geldin öyle uzaktan..
Kalbinde büyüttüğün papatyaları getirdin.
Yüreğine işleyen aşk şiirlerini seslendirdin.
Sen geldin öyle uzaktan.
Bahar geldi dünyama..
Filizlendi gönül bahçemdeki tüm papatyalar!

Kocasına baktığında yüzünde donuk ifadeyi fark edince kendisi de yüzünü düşürerek ayağa kalktı Dicle'nin önünde durup elindeki şeye uzandı..

"Önemli bir şey değil Mirhan." Dedi cılızlaşmış sesiyle.. Daha gelir gelmez anlamadan dinlemeden hemen bağırmaya meyilliymiş gibi yükseltmişti sesini zatı muhterem kocası.

Eline aldığı tesbihi avucunun içinde toplayarak sıktı Dila.

"O nedir dedim Dila?" Diyerek dişlerini sıka sıka sordu Mirhan. Şu an içten içe beyniyle savaş veriyordu..

"Deniz'ciğim Eymen'in sesi geliyor bir bakar mısın uyanmış mı?" Diyerek kocasına kaş göz etti Dicle ikisini baş başa bırakmak adına. Belli ki önemli bir şeydi ve ikisinin yalnız halletmesi gerekliydi.. 

Kaşlarını çatarak kalktı yerinden Deniz. Elini Mirhan'ın omuzuna bastırırken, "ben bir oğlana bakayım, sende az bi sakin ol hele." Deyip çıktılar odadan.

Oturduğu koltuğun kenarına tutunarak ayağa kalktı Mirhan. Tam karısının karşısına geçti, keskin bakışları, elini sıkı sıkı kapatmış avucundaydı.. Avucunu açarak elini uzattı.

"O elindekini ver Dila.Madem söyleyemiyorsun bakayım hele neyin nesi.." dediğinde ne olduğunu anlamadan Dila ona doğru yaklaşıp dudaklarına yapıştı.. Dudaklarında hissettiği sıcaklıkla avucuna değen soğukluk aynı anda gerçekleşti. Ve bu dokunuşa anında da karşılığını verdi Mirhan.  Avucunda sıktığı tesbihle de yandan bel boşluğunu kavrayıp daha çok bastırdı kendine.

Önce bi tadına baksın hele  sonra hesabını dürerdi. Dila ona gelmişken geri çevirmek aptallıktı..

Bir de kaç gündür hem susuz hem açtı bu dudaklara..

Bağırmasının cezası olarak alt dudağını ısırdı Dila. Arzulu bir tınıyla inledi Mirhan. Nefes nefese geri çekilirken zümrüdi bakışlarını arzudan koyulaşmış amberin en âlâ tonuna dikti. Tesbihi bıraktığı eli kaldırıp Mirhan'ın kalbine bastırdı..

"Avucunda tuttuğun şey sana ait," dedi gözlerinin içine baka baka yumuşacık bir ses tonuyla.. "her bir parçası da bana ait.." Eline hafiften baskı uygulayarak daha çok bastırdı göğsüne.. "Bu tesbihe iyi bak Arslanoğlu, bizi hisset, beni hisset.. Ve daima buranda taşı..."

Bakışlarını karısının gözlerinden çekip kalbine basılı olan avucuna indirdi Mirhan. Yavaşça açtığında ise ilk imamesi çarptı gözüne.

D♾️M

Dudak kıvrımları yuları doğru kıvrılıp gülümsedi içten bir şekilde.. Eğilip burnunun ucuna minik bir buse bıraktı hemen.

"İçindekiler ne?" Dedi anlamayarak, incelemeye başladı.

"Saçım!" Dedi Dila omuzlarını kaldırıp indirerek.. 
Kocasının gülümseyen yüzü düşünce avuçlarını bu defa yüzüne yasladı. "Bakma öyle azıcık ucundan kestim. Bir iki telle olmuyormuş böyle şeyler.."diye açıkladı..

MECRUH (KİTAP OLDU)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin