Yakalanmanın verdiği rahatsızlığı üzerimden kolayca atıp hızla yüzüme boş bir bakış yerleştirerek arkamı döndüm.Bana şaşırmış gözlerle bakan bay suratsız sanırım bu kadar kısa sürede nasıl toparlandığımı merak ediyordu.
Evet normal bir genç kız olsaydı bırakın bu kadar kolay ayaklanmayı günlerce acı çekip hastanelik olurdu. Ama dışarıdan görünenin aksine - ki bu benim tercihimdi - ben sıradan bir kız değildim.Daha çok küçük yaşlarda içimde anlamlandıramadığım bir şeyler olduğunun farkındaydım. Zamanla babama olan ilgimin artması, onun ne iş yaptığını fazlasıyla merak edip kurcalamam ve onu darlamam sonunda aslında ait olduğum dünyayı bulmuştum diyebilirim.
İçimde bir tarafım küçük bir kız çocuğu gibi ürkek, safken bir tarafım da tamamen kendinden emin ve yenilmezdi.
Bunu fark ettiğimde henüz 8 yaşındaydım. Babamla konuşup hissettiklerimi anlattığımda gözlerinde gördüğüm o gururlu ve hayran bakışları hâlâ dünkü gibi aklımda.
10 YIL ÖNCE
Bugün için o kadar heyecanlıydım ki dün gece hiç uyuyamamış sabahı zor etmiştim. Uykusuzluğun verdiği rahatsızlıktan ziyade tam tersine kendimi daha dinç hissediyordum.
Bugün babamla birlikte bana hep anlattığı o krallığa gidip gözlem yapacaktım. Yanında olup insanlarla tanışamayacak olsam da bu kadarına bile izin verdiği için çok mutluydum. Sürekli beni korumak istediğini ve uzak durup gözlem yapmam gerektiğini söyleyip duruyordu. Nedenini henüz anlamasam da bugünün o gün olduğunu ve her şeyi öğreneceğimi hissediyordum.
Akşam olup hava karardığında annem çoktan uyumuş bende odamda hazır vaziyette babamın beni çağırmasını bekliyordum. Çok geçmeden babam odama gelip sessiz olmam gerektiğini anlatıp elimden tuttu ve yavaş adımlarla kapıya doğru ilerledik. Kapının önünde babamın her zaman ki arabası olan siyah mat Range Rover’ı çalışmış vaziyette bizi bekliyordu. Babam arka kapıyı açıp önce benim geçmemi işaret etti, ardından kendisi bindi.
Normalde konuşmayı pek sevmeyen babam yol boyunca sürekli gittiğimiz yerin tehlikeli olduğunu ve benim orada görünmemem gerektiğini anlatıp durdu. Söylediklerini dikkate alarak onayladım ve gideceğimiz yeri görmeye hazırladım kendimi.
•••
Araba yavaşlayıp, durduktan sonra geldiğimizi anlayarak babama döndüm. Yine endişeli gözlerle etrafı kolaçan edip inmemi söyledi. Kendi tarafımdan dışarıya çıktığımda gördüğüm manzara karşısında oldukça şaşırmıştım.
Bizim arabanın arkasında onlarca araba durmuş içinden bir sürü insan çıkmıştı. Bunların babamın anlattığı korumalar olduğunu tahmin ederek karşımdaki büyüleyici binaya döndüm.
Ormanlık bir alanın tam ortasına kondurulmuş üç katlı, ben buradayım diye bağıran bir binaydı. Dışı tamamen camlarla kaplı, kalan duvar kısımları ve kapı parlament mavisine boyanmıştı. Dışarının tamamen camlarla kaplı olduğunu görüp içeriye bakıldığında herhangi bir şey görememek oldukça tuhaf gelmişti. Zaten bu kadar tehlikeli bir yerin dışı neden tamamen camlarla kaplıydı ki?
Babamın yanıma gelip elimi tutmasıyla düşüncelerimin tamamı uçmuş şu ana odaklanmıştım. Yavaşça kapıya doğru ilerledik. Kapının önünde siyah takım elbiseli iri yarı bir adam bekliyordu ki az sonra babamın uzattığı davetiyeyi alınca kenara çekildi. Buranın özel bir yer olduğunu ve sadece davetli kişilerin geldiğini anlamış oldum.
İçeriye girdiğimizde dışarının aksine kocaman ferah ve aydınlık bir ortam karşılamıştı bizi. Genişçe bir salon ve az ileride davetin yapılacağı kocaman bir oda bulunuyordu. Sabırsızlıkla odaya doğru adım atacağım sırada babam beni durdurarak sağ tarafımızdaki merdivenlerden yukarı çıkardı. Merdiven bitişinin tam karşısında bulunan mat siyah renkli kapıya doğru ilerleyip cebinden çıkardığı anahtarla kapıyı araladı . Önce kendisi girip ışıkları açınca buranın da büyük bir oda olduğunu görerek şaşırmıştım ama aslında şaşırdığım nokta odanın büyük olması değil de duvar yerine camlarla kaplı olmasıydı. Şaşkın gözlerle babama baktığımda burasının kendi odası olduğunu, dışarıdan bakıldığında içerinin gözükmediğini ve bu odadan bu binanın her yerinin göründüğünü söyledi. O an farketmiştim bu oda bu krallığın, bu binanın merkezi. Güç... Baş döndürücü derecede büyük bir güç... Daha ilk günden beni kendine hayran bıraktıran, içine çeken gizemli bir güç.
Odanın iyice içine doğru ilerleyip camdan aşağıya baktığım da gördüğüm şeyin az önce girmeye çalıştığım oda olduğunu anlamam kısa sürdü.
Tam da tahmin ettiğim gibi içerisi bembeyaz ferah bir ortamdı. Hafif bir müzik çalıyor ve insanlar sohbet ediyordu. Gayet samimi bir ortama benziyordu, neden babam sürekli tehlikeli olduğunu söylüyordu anlamış değildim ama herhangi bir tepki vermedim. Ardından babama döndüğümde tekrardan bu odadan asla dışarı çıkmamam gerektiğini sadece gözlem yapmamı söylüyordu. Onu onaylayarak yanağına küçük bir öpücük bırakıp odadaki yatak şeklinde olan büyük kanepeye oturdum. Biraz sonra babam da aşağıdaki kalabalığa karışmıştı.•••
Yaklaşık iki saat sonra babam yukarı çıkmış, birlikte geldiğimiz arabaya binerek eve dönmüştük. Yol boyunca gördüklerimden ne kadar etkilendiğimi anlatıp durmuştum. Babamsa hiç konuşmadan beni dinleyip sürekli gülümsemişti. Gözlerinde her zaman bana baktığının dışında garip ve açıkçası o kadar güzel bir parıltı vardı ki dikkatimi fazlasıyla çekmişti.
ŞUAN
O gün tam da tahmin ettiğim gibi her şeyin başlangıcı olmuştu.
O geceden sonra babam benim için günlük programımın dışında ek bir program daha hazırlayıp, benimle yakından ilgilenmişti. Her şeyi bana kendisi öğretmişti. Dövüş, savunma, strateji, bazı kurallar ....
Kısacası şu an olduğum duruma gelebilmemin sahibi babamdı.
•••
Sanırım aldığım derslerin en büyüğü her ne olursa olsun kendimi bir an önce toparlayıp kaldığım yerden devam edebilmem olmuştu.
Hala şaşkın gözlerle bana bakan bay suratsıza:
- Artık gitmem gerekiyor.
diyerek kapıdan dışarıya attım kendimi.
Peşimden bir şeyler söylediğini duyabilmiştim ama ne söylediğini anlamamıştım ki zaten çok da önemli değildi.
Peşimden gelmemesine sevinerek etrafa hızlıca göz gezdirip kapıyı bulmuştum. Dışarıya çıkmamla birlikte yüzüme vuran rüzgar beni daha da kendime getirmişti. Bundan memnun şekilde hızlıca eve doğru ilerledim.
ARTIK BÖLÜMLER DAHA UZUN OLUP BELLİ ARALIKLARLA YAYINLANACAKTIR.
BÖLÜM HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİZİ VE HİSSETTİKLERİNİZİ YORUMLARDA YAZIP DESTEK OLURSANIZ SEVİNİRİZ.:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN KRALİÇESİ:İKİ HAYAT
Mistério / SuspenseBir beden iki hayat. Aynı anda iki farklı kişi olmak zorundaydı ama bunu yaparken duygularını birbirine karıştırmamalıydı. Bir tarafı o kadar görünmez, silikken diğer tarafı ben buradayım diye haykırıyordu. ••• Bellatrix, mafya dünyasının gözdesi o...