**PRENSESİN KALBİ**

**onun kalbi benim olsa**

Veliaht prens evleneli 1 ay oldu..düğün töreni gerçekten çok güzeldi..daha önce sarayda hiç böyle cıvıl cıvıl bir tören görmemiştim..herkes mutluydu ve herkes fazlasıyla eğlendi.düğün törenini izlemek için ülkenin dört bir yanından insanlar geldi..ve halk geç saatlere kadar eğlenceler düzenledi..ziyafetler verildi...

Herkes mutludu ..iki kişi haricinde onlarda veliaht prens ve prensesti..ikisi de tören boyunca somurttu küçük te olsa bir gülücük bile yoktu..gerçi abim somurturken prensesin gülmesini istemezdim..çünkü bu ilerde çok sıkıntı çekeceği anlamına gelirdi.. Bu şekilde ikisi de birbirinden birşey beklemezken her şey daha kolay olabilirdi..

Veliaht prenses gerçekten özel bir insandı. Bu kısa sürede herkesin sevgisini kazanmayı başarmıştı..asla gülmüyordu..hep donuk bakıp, soğuk davranıyordu fakat oldukça kibar ve nazikti...kimseyi kırmıyor..başkalarıni zora sokacak şeyler yapmaktan kaçınıyordu..bende onu çok Sevmiştim ..kapalı bir kutu gibiydi..fakat onun bu gururlu halleri dikkatimi çekmişti..oturuşu , kalkışı , ağzından çıkan her bir söz ailesinin değilde gerçek karakterinin asil olduğunun kanıtıydı..keşke abim de böyle düşünseydi..ona baktığında diğer insanların gördüğünü o bir eş gözüyle görebilseydi keşke ..aralarındaki ilişki de dikkatimi çeken tek şey birbirlerinden sürekli kaçıyor oluşlarıydı..abimin yeniden birini sevmesini istesemde bu ona acı verecekse herşey şimdi olduğu gibi kalsa daha iyiydi..onların kaderlerinde gerçekten birlikte olmak var mıydı zamanla görecektik..

Ve ben yine young u görmek için saray dışına çıkmıştım..bu bir ayda sürekli abimin kontrolünde olduğumdan onu sadece bir kez görebilmiştim...sürekli beni takip ettiriyordu..her bir hareketimin raporunu alıyordu..neyse ki bugün bakanlarla toplantısi vardi da onu atlatabildim..bu durum beni sıkıntıya soksa da abimin yine beni önemseyip korumaya çalışması beni mutlu ediyordu...

Ve şimdi düşününce ben ne zaman istersem young benim için hazır oluyordu. Diğer işlerini bırakıp benim yanımda kalıyordu..fakat o istediği zaman ben onun yanında olamıyordum..eğer benim ona verdiğim değerin birazini bile bana veriyorsa bu durum onu üzüyor olmalıydı..ona haksızlık ediyordum...artık bana hiçbir şey sormuyordu..ne geçmişimle ne de giaseng olmamla ilgili hiçbir şey...bana bu kadar güvenmesi beni şaşırtıyordu..onun gibi birinin bana koşulsuz inanıyor olması ..tuhaftı..tanıdığimda kadarıyla o kimseye güvenmeyen, inanmayan, ve hala bir şeylerin acısını çeken biriydi..her an ölecekmiş gibi tavırları vardı fakat benim yanımdayken çocuk gibi davranıyordu...eğer onu sorunlarından uzaklaştırabilen biriysem hep yanında kalmak isterdim...

Geçen seferki görüşmemizde bana gelecekte ne yapmak istediğimi sordu...ona ne cavap vereceğimi bilemedim..ve sonra dürüstçe düşündüğüm şeyi söyledim..

*- gelecekte bir ailem olsun istiyorum..bir evim , çocuklarım, gülümseyen bir eşim..kayınvalidem , kayınpederim , kayinbiraderlerim , yengelerim , yiğenlerim

-çok kalabalık bir aileden bahsediyorsun..o kadar insanla baş edebilir misin ?

*-ben çok büyük bir yerde doğdum ve büyüdüm...bir çok bahçesi , konağı , odası olan bir yerde...aslında birçok insanda vardı içinde...fakat hiçbiri benim yanıma yaklaşıp benimle konuşacak kadar cesaretli değildi..o yüzden o koca yerde boş odalarla dolu bir konakta tek başıma büyüdüm...ve bundan sonra daha küçük bir evde ve konuşabileceğim birçok insanla bir arada yaşamak istiyorum..

-ne demek istediğini pek anlayamasamda ne hissettiğini çok iyi anladım...benimde hayalim aynen böyle...fakat bende bırak gerçekleştırmeyi , hayal edecek kadar bile cesaret yoktu...seni tanımadan önce..hayallerimiz ortak olduğu için çok şanslıyız..