Pazartesi sabahı, Harry heyecanlı ve enerji dolu olarak uyandı: Bugün Karanlık Sanatlara Karsı Savunma'da nihayet düelloya başlayacakları gündü.
Savaşa rağmen, Karanlık Sanatlara Karsı Savunma hala en sevdiği dersti ve öğrenmeye hevesliydi. Kendini yataktan çıkardı ve giyindi. Seamus dışındaki tüm cocuklar çoktan uyanmış ve hazırlanmaya başlamışlardı.
"Onu uyandıralım mı?" Ron tembelce uyuyan Seamus'u isaret etti, sesi hala uykudan sersemlemisti.
"Ben yaparım."dedi Dean, coktan yatağa doğru ilerlerken, "İlk uyandığında nasıl olabileceğini biliyorsun"
Seamus'un yatağının yanına oturdu ve perdeleri cekti. Ron, Harry'ye alaylı bir bakış attı ama Harry sadece omuz silkti ve çocuklar güne hazırlanmaya devam ettiler.
Harry. Neville'in yanındaki aynaya yürüdü ve kravatını bağlamaya başladı.
Neville ona Harry'nin karşılık verdiği sıcak bir gülümseme verdi.
"Neville?" Harry, arkadaşının yakasında süpheli bir şekilde kırmızı ruja benzeyen kıpkırmızı bir leke olduğunu fark ederek. "Bu da ne?"
"Ne-" Neville asağı baktı ve yüzü neredeyse söz konusu isaret kadar kırmızı oldu. "Oh. Bu. Şey- şey... görüyorsun..."
"Yani söylentiler doğru mu?" dedi Ron yanlarından geçerken. "Konuşulanlara göre Neville kızların gözdesi olmuş."
"Şey ben söylemem-"
"Gerçekten mi? Ama şasırdığımı söyleyemem," dedi Harry dürüstce. Kulak misafiri olduğu birçok konuşmadan Neville, Harry'den sonra Hogwart'ın en seçkin bekarı olarak kabul ediliyordu. Kızları suçlayamazdı; Neville bir kahramandı ve geçen yıldan beri on beş santim uzamış ve yaklaşık yirmi kilo kadar kas kütlesi kazanmış olması kesinlikle buna yardımcı olmuştu.
Neville cevap vermedi ama yüzü kırmızıdan koyu kırmızıya döndü.
"Dean, aşağı iniyoruz. Geliyor musun?" Harry konuştu. Dean hala Seamus'un yatağında oturuyordu, perdeler kapalıydı.
"Bir dakika içinde asağıda olacağız." Seamus, nefes nefese yanıt vererek.
"Pekala, ama burada fazla kalma, yoksa Ron tüm waffle'ları bitirecek ve sana hiçbiri kalmayacak."
"Hey!" Ron, Harry'yi yandan dirsekledi.
Harry, Ron ve Neville birlikte Büyük Salon'a gittiler ve Hermione'yi zaten oturmuş ve Ginny ile yoğun bir sohbete dalmış halde buldular.
-ve Michael ve Dean? Onları sevdin, değil mi?" Harry otururken Hermione'nin dediğine kulak misafiri oldu.
"Evet, ama ben de-" Ginny'nin gözleri Harry'ye kaydı ve ağzını kapattı.
"Selam Harry."
"Bir şeyi mi böldük?" Ron bir kolunu Hermione'nin omzuna doladı ve kız kardeşiyle onun arasına baktı. Ginny araya girmeden önce Hermione cevap verecekmiş gibi görünüyordu,
"Hayır, hiç de değil." Ron'a gülümsedi ve omletinden bir ısırık aldı.
"Bugün düelloya hazır mısınız?" Hermione konuyu değiştirerek onlara sordu.
"Evet," dedi Harry, Ron'un "hayır" dedigi anda.
"Tabi ki hazırsın. Hogwarts'ın gördüğü en iyi Savunma öğrencisisin ve lanet olası Malfoy ile düello yapmak zorunda değilsin," diye inledi Ron. Harry, Malfoy'un Ron'un ortağı olduğunu unutmuştu; Belli ki Ron bu gerçeği unutmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Harry Potter ve Seçimi Olmayan Çocuk ❝Drarry❞ | ❝Wolfstar❞
Fanfiction《☆•°•☆|TAMAMLANDI|☆•°•☆》 "Kabul et Malfoy, sen tam bir korkaksın." Harry'nin gülümsemesi gitmiş, yerini tehditkar bir kaş çatması almıştı. Önünde duran Malfoy'a döndü. "Ben. Korkak. Değilim." dedi Malfoy, gıcırdayan dişleriyle ve karanlık bir sesle...