"Bıraktığın için teşekkür ederim"
Derek kafasını sallayıp gittiğinde Stiles'ta kapıyı kapatıp telefonunu çıkardı. Lewis'in ismini bulduğunda üzerine tıkladı ve kulağına götürdü. Bir yandan da üzerine yapışan ıslak kıyafetleri çıkarmaya çalışıyordu. Birkaç çalıştan sonra telefon açıldığında Stiles'ta yatağına oturdu.
"Güzel bir haberim var sanırım"
———Lewis akşam üzeri Ava'nın evinden çıkmış , Derek ve Stiles'ı da yanına çağırmıştı. Stiles önce cipini alıp sonra da Derek'i almıştı. O arabaları sevmezdi biliyordu ama umrunda olan son şeydi bu.
"Nereye" diye sordu Derek camı sonuna kadar açarken.
"Lewis'in yanına"
"Tabi ki"
Fazla karanlık olmayan ama aydınlık demek için karanlık olan yere geldiklerinde Stiles kapıyı açtı ve Derek'in girmesini bekledi. O girdiğinde kapıyı hızlıca kapattı ve kilitledi. Arkasını döndüğünde boğazından tutulan elle sırtı kapıyla buluştu. Lewis ters bir şekilde havaya asılmıştı.
"Tuzak mı kurdunuz?" diye sordu Derek elini Stiles'ın boynundan çekmeden. Stiles'ın nefesi giderek daralırken kafasını iki yana salladı. Derek ona biraz daha yaklaşırken Stiles onun bacak arasına bir tekme attı ve bu sefer Stiles Derek'in kolunu arkasına büküp yüzünü duvara yasladı.
"Vay" dedi Derek dudağını büzüp şaşkın olduğunu belli eden şekilde. "Dün beni öpmüştün oysa" Bunu bilerek söylüyordu. Lewis duysun diye.
"O bir kanıt içindi Brann"
"Ne"
"İsmin bu değil mi yoksa"
"Siz iyi misiniz. Yaşlılık erken bunaklılık yapmış olmalı" Derek ayağını arkasına atıp Stiles'a doladı ve yere düşürdü. Şimdi onun üstündeydi.
"Bu kanıt için biraz hırsızlık yapmış olabilirim"
Derek kaşlarını çattı neden bahsettiğini bilmiyordu. Stiles çevik bir hareketle Derek'in ellerini kaldırdı ve zaten orda olan kelepçeleri bileğine taktı.
Ayağa kalktığında önce Lewis'i iplerden kurtardı. Sonra da telefonunu çıkardı. Derek'e yaklaşıp ses kaydını açtı.
"Günaydın Brann" diyordu Ava'nın neşeli sesi. Derek ise zıt kutuplar edasıyla soğukça "Derek" diyerek onu düzeltiyordu.
Derek bir şey demedi sadece kelepçelerden kurtulmayı deniyordu.
"Ne var biliyor musun Lewis, burdan çıktığımda Ava seninle bir daha konuşmayacak" Derek'in dediğine Stiles gözlerini devirdi. 'Çokta umrunda' diye düşünürken Lewis ayağa kalktı ve Derek'in suratına bir yumruk geçirdi. "Haberi olmayacak" dedi bağırarak. Stiles ve Derek aynı anda gözlerini açarken Derek bir anda şaşkınlığını bir kenara bırakıp alaycı bir tebessüm sergiledi.
"Sevgilin senin böyle bir şey yaptığını duyduğunda seni terk mi eder yoksa? Çok üzücü"
Lewis tekrar Derek'in yüzüne bir yumruk atacakken Stiles Lewis'in kolunu tuttu.
"Git burdan" dedi Derek'ten gözünü ayırmadan. Lewis ise Stiles'a bakıyordu.
"Git dedim Lewis"Lewis her ne kadar Stiles'ın dediğini yapmak istemese de kapıdan çıkıncaya kadar gözlerini Derek'ten ayırmayarak dışarı çıktı. Stiles'ta Derek'in yanına çöktü ve kelepçeleri çözdü.
"Neden bunu söylemedin" diye sordu Derek'e. O ise alaycı bir kahkaha attı. "Sen ilk fırsatta Krutt olduğunu söylemiş gibi davranıyorsun"
"Ne"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BRANN AND KRUTT
أدب المراهقينKrutt ve Brann gerçek isimlerinin bile bilinmediği efsaneler. Peki ya birbirlerini bulmak zorunda kalırlarsa.