Millette yetenek var beeee msmsmsmd altı üstü midemde eriyecek bir şey için böyle uğraştıracak gereksiz bir yetenek tabii ;) (asla kıskanmadım)
•
"Yaaa Ecmel bak vallahi öyle bir şey değil, cidden."
"Haklı."
"Beni haklı bulma ya, git başka bir cümle kur."
"Yav he he."
Pinpon topu gibi sağa sola dönen başım karşımdaki ikili yüzünden dönmeye başlamıştı.
Kardeşim olmadığına şükrettiğim günlerden birindeydik.
Onlar kavgaya devam ederken ben elimdeki resimlere bakıp daha önce görüp görmediğimi çıkartmaya çalışıyordum.
Kızlar mesajlaşmamızda saçmalayınca onlardan şüphelenmiş ve itiraf etmeleri için biliyormuş gibi yapmıştım.
Bazen biraz sinsi davranmak gerekiyordu.
Tabi sonrasında önüme serdikleri dört resimle kaşlarım çatılmıştı. Ben konuyu kapatmışken onlar meraktan ölüyordu ve bu biraz sinir bozucuydu.
Sadece biraz.
Ben de merak etmedim diyemezdim ama bir daha konusu açılsın ya da aynı şeyler yaşansın istemiyordum.
Tabi insanın merakından her şeyi yapabilecek birbirinin aynı iki arkadaşı olunca işler bu şekilde gitmiyordu.
"Bence Poyraz! Çünkü... Tamam nedeni yok, Poyraz ismini seviyorum o kadar."
Gece bir anda atıldığında gözlerimi devirip resimlerdeki çocukları görüp görmediğimi düşünüyordum.
Sanki biraz tanıdık geliyordu ama... Nereden?
"Yok ya, bence Berkay! Eminim, çok eminim, süper eminim, aşırı eminim, yeterinceden fazla yeterince eminim, yani kısaca öyle bir emin-"
"Anladık ikiz eminsin de senin nedenin var mı?"
Eylül bilmişce sırıtıp başını salladığında meraklanmıştım ama biraz. Gece ise sanırım onu sarsmaya başladığına göre baya meraklanmıştı.
"Elbette nedenim var! Berkay çünküüüü en sevdiğim şarkıcının ismi."
Bir de göz kırpıyordu! Sanki en sevdiği sanatçının ismi diye aradığımız kişi de o isimde olmak zorundaydı.
Başımı iki yana sallayıp resimleri önümden çektim. Belirsizlikler genelde beni rahatsız ederdi, tıpkı şu anda olduğu gibi.
"Bence bu kadarı yeterli, daha fazlasına gerek de yok. Cidden sıkılmaya başlıyorum bu işten, belki de eğlence amaçlı bir şeydi."
"Bunu kim olduğunu bulmadan bilemeyiz Ecmel."
İçimdeki nefesi epey gürültülü bir şekilde bırakıp Eylül'e döndüm.
"Bulup da ne yapacağız sorması ayıptır ama? Çıkıp karşısına biz seni bulduk, konuş mu diyeceğiz?"
"Mantıklı fikirmiş de erkek ya hani ben konuşamam."
Ellerimle tebrik eder gibi alkış tuttuğumda ikisi de göz devirmişti.
"Vay bee! Kızım sizin aklınız nerede? Saçmalamayın ya tabi ki gidip bulmayacağız, hem ben bu resimlerden birini bile çıkartamadım."
"Ya biraz dikkatli baksana! Belki buluruz, karşısına çıkmasak bile merakımız dinerdi."
Oflayıp resimleri tekrar önüme aldığım sıra içlerinden biri epey tanıdık geliyordu.
Kerem Sağlam...
Resmi elime alıp baktığımda nereden tanıdık geldiğini düşünüyordum. Daha önce görmüştüm ama nerede?
"Niye bu kadar dikkatli bakıyorsun Ecmel? Resim de olsa haram yani, bırak şu resmi."
Gece kenardan konuştuğu sıra cidden çok dikkatli baktığımı farkedip resmi bıraktım. Eylül ise hangisine baktığıma bakıyordu.
"Kerem mi! Biliyordum beee, demiştim size işte yaaa, nereden tanıyorsun peki?"
"Eylül sen Berkay demiştin?"
"Ay boşver canım maziyi, biz şimdiye bakalım. Söylesene Ecmel, nereden tanıyorsun?"
Bulsam söylecektim ama bir türlü aklıma gelmiyordu ki.
Nereden tanıyor olabilirdim ki bu çocuğu ben?
Nereden? Nereden? Nereden? Ner- Buldum!
"Buldum! Nereden tanıdık geldiğini buldum!"
Kızlar meraklı gözlerle bana bakarken ben o sırada bu çocuğun benimle ne işi olabileceğini düşünüyordum.
Aslında kızların da tanıması gerekiyordu ama benim kadar dikkatli bakmadıkları için de tanıyamamış olabilirlerdi.
"Eeee? Söylesene nereden tanıdık geliyor?"
"Okuldan."
İkisi de birbirine bakıp aynı anda, "Neeee!" diye bağırdıklarında kulaklarımı kapatıp susmaları için yanımdaki yastığı fırlattım.
"Sessiz olsanıza! Tüm apartman duydu yani sesinizi."
"Ya kızım nasıl okuldan? Biz niye görmedik o halde? Bir saniye bir saniye! Eylül? Bu isim tanıdık geliyor demiştim ya bir daha bak Kerem Sağlam."
Eylül kaşlarını çatıp ismi söyleyerek resmine kısa bir saniye baktığında gözleri kocaman olmuştu.
"Kızım yok ama artık! Hayatta inanmam! Bu o çocuk, şu serseri tipli okuldaki aranan tip falan yani. Bizim Ecmel ile ne işi varmış?"
"Ben de onu düşünüyordum. Bu işte bir iş olmalı, ne demişti o çocuk? Beni görüyorsun ama bakmıyorsun, bu Kerem'i de görüyorsun ama bakmıyorsun. Mantıklı."
Kaşlarım çatıldığında mesajlara kısa bir göz attım. Kerem denilen çocuk cidden okulda çok olmasa da tanınan bir tipti ve soğuk nevale diye anılan benimle ne işi olurdu?
Ben cevap vereyim; canı sıkılınca okuldaki buz dağı misali kızla eğleneyim!
"Anlaşılan okulda bu çocuğa karşı dikkatli olacağız."
Başımı sallayıp ayağa kalktığımda gözüme yine o çocuğun resmi takıldı.
Bu çocuktan kesinlikle uzak durmalıydım... Kesinlikle.
•
Kesssstiiikk! Bölüm hakkındaki düşünceler?
Kerem Sağlam diyoruz yaniii, olaylar biraz farklı bir yere gidiyor sanki ama dediğim gibi gözüken hikayeyle arkada kalan epey farklı olacak ;)
Hemen söylemesem heyecandan artık ne yapacağım bilmiyorum kskdkd benlik değil böyle saklamak
Uzay boşluğu ve bilinmeyen numara arasındaki ilişki?
O zamannn Allah'a emanet olun! Sevgilerimle :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Retweet | Texting ✓
Spiritual0567******: Keşke hayat da Twitter gibi olsaydı 0567******: Senin kalbini retweet yapar, işte kalbim derdim 0567******: Ama ne var biliyor musun? 0567******: Makarnanın muzlu olmayacağı gibi 0567******: Sen ve benden de olmazmış... √Başlangıç Tarihi...