26

3.6K 446 69
                                    

Sanat neydi? Sanat krepti mdnrkjrr yaaa ben bunu yiyemem bee tipe bak *-*

Son zamanlarda bu yabancı numaradan yazan güya beni sevdiğini söyleyen kişi aklımı bir çok konuda bulandırıyordu.

Özellikle de günaha girip girmeme konusunda...

Bunu annemle konuşmaya karar vermiştim. Yoksa işin içinden çıkamayacak, vicdan azabı çekecektim.

Kendimi cesaretlendirip mutfakta yemekle uğraşan annemin yanına gittim.

Annem asla şaşırtmıyor, ne zaman baksam yemek yapıyordu gerçi ama olsun.

"Heh Ecmel kızım sen misin? Az şu çorbaya bak, altı yanmasın. Ben de salatayı halledeyim. Sen şimdi elini falan kesersin, mazAllah. Çok dikkatsizsin kızım ama ya! Başına iş gelecek diye yani. Hayır nasıl ev geçindireceksin sen? Acaba ben de mi size taşınsam? Bak bu çok mantıklı, baban da biraz özlesin beni bu aralar yine başıma dert oldu. Çorabını ağzımda buldum kızım, dahası olur mu hiç? Bence sen de babana çekmiş-"

"Anne? Konu çorbadan nasıl babamın çorabına geldi? "

Annem de anlmamış olacak ki omuz silkip söylenmeye devam etti. Başımı iki yana sallayıp beni dinlemesi için elimi önüne götürdüm ama tınlamadı.

"Derya Sultan bir beni mi dinlesen?"

Annem kafasını sallasa da beni dinliyor gibi gözükmüyordu bile. Hayır yani kırk yılın başı bir şey de soramıyordum.

"Anne? Allah için bir dinlesen? Çok önemli!"

"Tamam kızım anladık, bekle bir elimi yıkayayım içeride konuşuruz."

O elini yıkamaya giderken ben de salona geçip dizimi sallayarak onu beklemeye başladım.

Açıkçası kızmasından korkuyordum. Malum erkek olduğunu bildiğim hâlde kendimi tutamamış, o sinirle aklıma ne geldiyse sayıp dökmüştüm.

Annemin içeri girmesiyle kemirdiğim elimi indirip ona döndüm. Annemin bilgisi benden daha çoktu ve bana bir yol gösterirdi.

"Konuşun bakalım Ecmel Hanım? Neymiş bu kadar önemli olan?"

"Bana tanımadığım bir numaradan mesaj geldi, ilk başta kız olduğunu söylediği için yazdıklarına cevap veriyordum ama yazdıkları bana erkek olduğunu düşündürünce engelledim."

Anmem ifadesini bozmadan bana devam et dercesine başını sallayınca ondan cesaret alarak derin bir nefes aldım.

"Sonra ikizler merak edip kim olabileceklerini buldular. Resimleri falan vardı, işte biri bizim okuldan çıkınca o sandık ama o değil gibide. Kafam karışınca kim olduğunu öğrenmek için mesaj attım. Şimdi de vicdan azabı çekiyorum."

"Nedenmiş bakalım Ecmel Hanım?"

İçimden bir aff çekip dudak bükerek elimi yanağıma koydum. Bu konu cidden epey can sıkıcıydı.

"Çünkü haram olduğunu bile bile sinirlendiğim için onunla konuştum ve hâlâ merak ediyorum kim olabilir diye! Ne yapmalıyım anne?"

Annem dediklerimden sonra gülümseyip elimi tuttu. Bir süre düşünmüş olacak ki sonra bana döndü.

"Konuşmalara bakabilir miyim peki? Belki yazdıklarından ne yapacağımıza karar verebiliriz."

Elimle cebime attığım telefonu çıkartıp mesajları açtım ve telefonu anneme uzattım. Eline alıp mesajları okumaya başladığında kimi yerde kaşlarını çatmış, kimş yerde bana dönüp gülümsemişti.

Annem de biraz garipti şimdi...

"Bu çocuk seni anlamaz ki Ecmel çünkü o senin gibi değil. İslamı öyle pek bilmiyor baksana. Ama bir yandan da merak ettiği belli, yoksa sana nedenlerini sormazdı."

"Yani?"

"Yanisi kızım, inancını merak eden ve öğrenmek isteyen biri var karşında. Bana bağlı bir şey değil dediğine göre isteyerek öğrenmemezlik yapmamış. Böylece görmezden gelmek olmaz."

"Ay anne bize ne ondan? Gitsin baksın, öğrensin çok istiyorsa!"

Annem bu dediğimle kafama bir fiske vurup başını iki yana salladı. Hep Ecmel suçlu zaten anne, ben ne dedim şimdi?

Doğru yani, bize ne elalemden?

"Bak kızım, öğrenmek istiyor da bakalım kendinin bundan haberi var mı? Uzak yetiştirildiği belli eğer biz görmezden gelirsek ne olacak? İslamdan uzak kalmaya devam edecek."

Anneme baygın bakışlarımdan atıp önüme döndüm. Ona kalsa yolda milleti durdurup tebliğ yapacaktı.

"Beni dinlesene kız! Aaa, neyse ne diyordum evet. Sen bu çocuğa öğretici yazılar, hadis, ayet tarzı şeyler at. Hem ne kadar sevap bir bilsen! Ama o bu mesjlar gibi bir şey yazarsa cevap verme sadece sorularına cevap ver."

"Anne bir de onunla mı uğraşayım? Diyorsun işte haberi bile yokmuş meral ettiğinden, öğrenmek istediğinden. Salak demek ki."

Annem kafama bir tane daha vurduğunda o yazan çocuğa bildiğim her şekilde sövmüştüm galiba. En fazla beş şekil ama olsun.

Elime tutuşturulan telefon ve islamı öğrenmek isteyen birinin hevesini kırmamamı söyleyen annemden sonra odama yollanmıştım.

Ardımdan gelen seslerle annemin çorbayı ocakta untup yaktığını anlamam zor olmadı.

"Demek baş başa kaldık he telefon? Aff ya, bana ne senden değil mi? Daha kendinin bile haberi yok! Yok ama illa biri iteleyecek. Kendimi sandalyeden aşağı fırlatacağım şimdi, o olacak!"

Ama yine de yazmıştım...

Ecmel: "Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilen dolayısıyla sevinirler; fakat (Müslümanların aleyhinde birleşen) gruplardan, onun bazısını inkar edenler vardır. De ki: "Ben, yalnızca Allah'a kulluk etmek ve O'na ortak koşmamakla emrolundum. Ben ancak O'na davet ederim ve son dönüşüm O'nadır." (Ra'd Suresi, 36. ayet)
(Görüldü)

Kesssstiiikk! Bölüm hakkındaki düşünceler?

Evettt Ecmel'in annesinin söyledikleri hakkında? Sizce doğru mu?

Ecmel bu bölümden sonra biraz biraz anonimi tanıyacak gibi, gibi... Çok mikemmel planlarım var :)

Bu böyle nereye kadar gider (bence Ecmel artık bundan bıkana kadar malum bıkmaya müsati kendileri dmekkrkr)

Ecmel?

O zamannnn Allah'a emanet olun! Sevgilerimle :)

Retweet | Texting ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin