ÇEMBER

7. Bölüm

Selam arkadaşlar. Bölümler geç geliyor, evet çünkü oy ve yorum sayısı çok az büyük aralarda girebilir araya on bölüm yazacağım etkileşime göre yazmaya devam edeceğim.

Hedef: 30 oy 15 yorum

Küçük hedeflerden başlayalım

7. Bölüm "Mecnun arıyorum"

.

Ünlü kabadayı Bülent Karakuş'un kızı Leyla Karakuş'un yaşadığı iddiası ortalığı karıştırdı. Bazı duyumlara göre başı üzerine milyonlar koyulduğu iddia edildi"

"A-Azat " dedim şaşkınca. Azat elimi tuttu ve Yüzüme yaklaştı. "Sakin ol, ben yanındayım. Halledeceğim " sakin sesi, beni dindiriyordu. Ahh baba ne yaptın sen böyle. Dedim içimden. Birde sadece kendimi değil Azat'ın da canını tehlikeye atıyordum. Benim yuzumden başına birşey gelirse kendimi asla affedemezdim. Azat elimi bırakmadı hatta daha sıkı tuttu,"Bu Azat var ya" dedi dendini göstererek. "Mecnun'dan daha marifetli haberin olsun" gülüşüm yüzümde gittikçe büyümeye başladığında alt dudağımı ısırdım.

"Leyla Karakuş-" spikerin sesini Azat bastırdı.

"Buğra! Kapat şu haberi" Buğra elimdeki telefonu masaya bıraktı ve teslim oluyormuş gibi ellerini havaya kaldırdı.

"Ee Leyla, neler yapardın Amerika'da anlat sana biraz?" Yüzündeki sahte gülüşe aynı şekilde karşılık verdim Pınar'a . "Kafa kırardım. " gözleri açıldı kocaman, ben ise sahte gülümsememi yüzümden silmedim. "Sonra da tamir ederdim. Doktorum ben" dedim .

"Şiddet her şeyi çözmez ama. Kavga... hiç benlik değil" dedi iğrenir gibi, biraz masaya doğru eğildip "Bazı insanlar laftan, bazı insanlar dayaktan anlıyor. Ben de uyuz olanı kaşıyorum." Dedim yutkundu, korkmuş muydu benden. Bu komikti yüzündeki korku görülmeye değerdi.

"Leyla!" Dedi Buğra, aniden bağırınca herkes irkildi. "Sen Dark World'ta dövüşüyordun değil mi? Yani sosyal medya hesabında görmüştüm " kafa salladım. Orası benim cehennemimdi. Girmek ile yaptığım en büyük hatamdı. "Oruspu çocukları... ne kadar iğrençlik varsa yapıyorlarmış" gözlerimi tabaktan ayırmadım ."Leyla küfür etme" dedi bıkkın bir nefes vererek. Gülümsedim ve kafamı sallayarak saçlarımı omuzumdan düşürdüm.

"Tehlikeli. Ya kazan ya öl" dedi Serdar. Yutkunamadım boğazıma takılmıştı balık. Kaç kişinin ölümüne şahit olmuştum kim bilir. Ama o cehennem beni şuanki kız yaptı. Oradan ne kadar nefret etsemde, şimdiki halimi oraya borçluyum.

"Azat" sesimdeki cilveyi arttırdım . Bu şu an bir nispetti, bu şu an bir kışkırtma ve kıskandırmak için yaptığım bir eylemdi. "Efendim?" Dedi sesimdeki mânâya şaşırmış olmalıydı. Elim ceketinin iliklerine gitti ve onlarla oynamaya başladım. "Ben düşündüm ki..." araya girdi.

"Leyla sen düşünme. Yemin ediyorum düşüncelerinden korkuyorum" diye sitem etti.

"Allah, Allah . Ne yaptım ben de korkuyorsun" bu sefer sitem eden bendim. Kafasının iki yana salladı ve bana ciddi misin?! bakışını yolladı.

"Ama söylemezsem susmam."

"Ömür boyu mu?"

"Hıhı"

"Şöyle o zaman" gözlerimi kıstım. Dalga geçiyordu benimle! Çok komikti! Paylançoydu Azat!

"Ben düşündüm seninle ortak olmaya karar verdim"
Bunu düşünmedim, sırf o kız rahatsız olsun diye söylemiştim. Eve varınca Azat'a da diyecektim.

"Ne?" Dedi Pınar şaşkınlıkla. "Yani sen bunun eğitimini aldın mı? Yani doktorsun ya sen tıp okudun" kaşlarım havalandı , balık oltaya gelmişti bile.