İki aile. İki kız. Zamanında intikam uğruna yer değiştirilen iki hayat. Her iki ailede de kızlar mutlu. Yanlız bir ailemiz mutlu değil kızları ile. Tuğra Ateş kızının aslında öz olmadığını öğrenene kadar. Tam 20 yıl. Her şey gün gün açığa çıkmaya ba...
Sabah gözlerimi Amor' un yüzümü yalamasıyla uyandım. Gülümsedim, yüzümü yastığıma sürttüm. Bir dakika bu benim yastığım değildi ki. Kafamı kaldırdığım da bana sıkıca sarılmış ve uyuyan Mihra ile karşılaştım. İyi de ben en son babam ile uyumuştum. Dün akşam yaşadıklarım bir bir aklıma düştü. Bora o yaralanmıştı. Nasıldı? Uyanmış mıydı? Durumun da değişen bir şey var mıydı? Hızlıca yataktan kalktım. Mihri de uyanmıştı ve kaşlarını çatarak bana baktı. "Kızım manyak mısın sen? Neden birden kalkıyorsun?" Hiçbir şey demedim. Banyoya ilerledim ve içeri girdim. İşlerimi halledip çıktım. Mihri hala yataktaydı. "Sen neden benim yanım da yattın?" Mihri durdu ve bana baktı. Gözleri dolmuştu. Bu çocuk neden bu kadar duygusal. Arkamı döndüm ve giyinme odasına gittim. Gri eşofman takımımı çıkardım. Mihri hemen arkamdaydı. "Yanın da yattığım için kızdın mı?" ofladım ve ona döndü. Daha çok gözleri doldu. "Mihri son kez söylüyorum sana. Aç antenlerini iyi dinle beni. Ben ve sen ikiziz. 9 ay boyunca aynı rahmi paylaştık ve birbirimizin can yarısıyız. Yanım da yatmak istiyorsan söylemen yeter. Hatta söylemene bile gerek yok. Ne zaman istersen gel yat. Sadece şaşırdım. Uykuya geçmeden önce babamın göğüsün de yatıyordum. Ama uyandığım da senin. Bundan dolayı sordum." Bir yandan gözlerini sildim. Bana sarıldığın da karşılık verdim. Hızlıca ayrıldım ardından. "Çıkarsan üstümü değiştireceğim. Hastaneye gitmem gerekiyor. Bora' yı çok merak ediyorum." Başını salladı. Çekinerek yanağımı öptü. Ben de gülümseyip karşılığını aynı şekilde verdi. Ardında odamdan kovdum. Hızlıca üstümü değiştirdim. Beyaz spor ayakkabılarımı da giyinip saçlarımı at kuyruğu yaptım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Amor' un tasmasını taktım. Yüzüme hiçbir şey sürmeden çıktım odadan. Amor da peşimden. Karşı odadan eş zamanlı Mihri çıktı. O da benim gibi gri eşofman takımı giymişti. Baş selamı verip hızlıca merdivenlerden aşağıya indim. Herkes masa da oturuyordu. Mutfağa gidip Amor' un mamasını koydum kabına. Ardın dan yemek salonuna geçtim. "Herkese günaydın. Benim hastaneye gitmem gerekiyor. Bir şey yemeyeceğim. Amor mamasını yesin çıkacağım zaten." Babama döndüm. "Baba arabanın anahtarını ala bilir miyim?" babam güldü gözleri dolu bir şekilde. Annem atıldı. "Kızım bir şeyler ye. Bir de yanın da birisi olsun. Tek gitme." Başımı salladım. Gözlerimin dolduğunu hissediyordum. "Anne lütfen. Baba biraz acele eder misin?" bu sıra da Amor geldi yanımıza. Hepsinin bakışı Amor' a döndü. Arkamı döndüm. En zor kısmı Amor' a laf anlatmaktı. Hastaneye gittiğimiz de Cenk orada olacaktı ve ben dün akşam Cenk' e bağırmıştım. Bora' yı yatakta uyurken görecekti. Makinelere bağlı ve bunlar Amor' un hırçınlaşması için yeter de artar. Sert bir nefes verdim ve yere oturup bağdaş kurdum. Amor da hemen dik bir şekilde oturdu.
"Amor ora andremo in ospedale con te e tu smetterai. Non attaccare nessuno, specialmente Cenk' e. Per favore non farmi arrabbiare luna ragazza." (Amor şimdi seninle hastaneye gideceğiz ve sen sadece duracaksın. Kimseye özellikle de Cenk' e saldırmak yok. Beni üzme ay kızım lütfen.) Amor dört defa havladı. Sert bir şekilde. Başını okşadım. Bu onun dilinde 'Mirkan için de aynısını demiştin' demekti. Gözlerimde ki yaşlar bir bir düşüyordu. "Biliyorum ay kızım biliyorum. Mirkan için de aynısını demiştim. Ama sana söz veriyorum. Bir gün her şey bitecek. Bu girdiğimiz savaşı biz kazanacağız. Bu sefer yenilmeyeceğiz." Amor yüzünü yüzüme sürttü. "Ben de seni seviyorum kızım. Ve yakın da hiç ağlamayacağım. Çok az kaldı." Başını boynuma koydu. Ben de kollarımı ona sardım ve tüylerini okşadım. Amor dan ayrılıp ayağa kalktım. Elimi babama uzattım. Babam ilk başta tereddüt etse de sonra anahtarı elime verdi. Tabi bu sırada elimin üstüne Mihri elin koydu ve anahtarı aldı. "Arkadaşının durumunu ben de merak ediyorum. Bu yüzden ben de seninle geleceğim. İtiraz etme ikizim." Başımı salladım sadece. Masadakiler baş selamı verip arkamı döndüm. Amor' un tasmasını alıp ilerlemeye başladım.
