SON'UN BAŞLANGICI (Düzenlenmiştir)

Bölüm 22

(Düzenlenmiştir.)

Hep geçer diyorlar ya Olric. Sence geçer mi?

Geçer elbet efendim; bazısı teğet geçer, bazısı deler geçer, bazısı deşer geçer, bazısı parçalar geçer. Ama mutlaka geçer.

Mirhan abim yanıma geldi ve resimleri elimden aldı. Ve tek tek hepsine bakmaya başladı. Ellerim titriyor, gözlerim dolmuştu. Mirza abim yanıma gelip sarıldı. "Sakin ol güzelim. Biz sana inanıyoruz. Sakin ol." Saçlarımı okşuyordu bir yandan. Mirhan abim bana döndü. "Mihra sana inanıyorum küçüğüm. Ama bunları sormak zorundayım. Bu fotoğraflar neyin nesi? Fatih Aksu ile ne yaşadınız geçmişte?" sertçe yutkundum ve Mirza abimin kollarının arasından çıktım. Koltuğa oturdum.

"12 yaşındaydım. Murat Akdoğan ile Fatih Aksu ile iş anlaşması yapmışlardı. Onu ve oğlu Bulut Aksuyu akşam bize yemeğe geldiklerinde görmüştüm. Bulut bizden 6 yaş büyüktü. Yani 18 yaşındaydı o zaman. İlk başta her şey normal sürecinde ilerliyordu. Ama bir süre sonra Fatih Aksu beni ve oğlu Bulut' u benimle evlendirmek istediğini söyledi. Murat Akdoğan karşı çıktı. Her ne kadar küçük olsam da anlamıştım ters bir şeylerin olduğunu ve olacağını. O günden sonra nadir de olsa yüz yüze geldik. 16 yaşındaydık. Miran ile doğum günü partimizden 2 gün sonra olan oldu. Okul çıkışı biz 5' li grup okulun önünde bekliyorduk. Yaz okuluna gidiyorduk. Sonra bir şey oldu. Hatırlamıyorum, hatırlamıyoruz. Ama gözlerimizi açtığımızda ben ve Asil bir odanın köşesinde erkekler de diğer köşesinde bağlıydık. Ne olduğunu anlamamıştık. Ta ki Fatih ve Bulut içeri girene kadar. Ben ve Miran küçüklüğümüzden beli dövüş eğitimi alıyorduk. Kendimizi korumak için. Ben ve Miran diğerlerine göre daha sıkı bağlanmıştık. Fatih her türlü zararı verdi bize. Defalarca Mirkan, Miran ve Bora' yı dövdürttü. Aynı şekilde bize de yaptırdı. Kaç kere yalvardım, kaç kere çığlık çığlığa ağladım bilmiyorum. Tam 2 ay. 2 ay bizi orada tutular. Hem fiziksel hem de psikolojik şiddet uyguladılar." Hıçkırarak ağlıyordum resmen. Zorla da olsa göz yaşlarımı sildim.

"Bir şekilde Mirkan iplerden kurtuldu. Ardından bizi çözdü. Bu sırada içeri girdiler. İpleri çözmemize şaşırmışlardı. Fatih adamlarını çağırdı. Sonra kavga dövüş. Bu sırada eski ailemde ki babam ve polisler içeri girdi. Bulut beni Fatih de Mirkan' ı rehin aldı. Yalvardım onlara. İlk kez ben birisine yalvardım. Ne istiyorlarsa yapacağımı söyledim. Sonra sonra Mirkan bir an da Faith' in elinden kurtuldu ve elinde ki silah ile ateş etti ona. Bacağına denk geldi. Ama Fatih' in adamlarından birisi o odanın yukarısındaymış. Mirkan' a üç el ateş etti. Sırtına, bacağına ve omzuna denk geldi. Bulut yakalanacağını anladığın da beni ileri ittirdi. Ve iki el de bana ateş etti. Birisi omzuma diğeri de kalbimin üzerine denk geldi. Tabi giderken de 2 el de Mirkan' a ateş etti. Kalbine ve koluna denk gelmiş. Hemen hastaneye kaldırmışlar bizi ikimizde ameliyata almışlar. 6 saat ameliyatta kalmışız. Ameliyattan çıktıktan sonra 4 ay komada kalmışız."

"Ben komadan çıktıktan bir iki hafta kadar sonra Mirkan da komadan çıktı. Ama sonra bize Mirkan' ın öldüğünü söylediler. Daha yeni yürümeye başlamıştım 4 ayın ardından. Bağırdım, çağırdım, ağladım ve yere çöktüm. Zaten ertesi gün de Mirkan' ı defin ettik. Mezarın başında çok ağlamıştım. O gün aklımdan çıkmıyor. Zaten sonrası tam bir facia. Üniversite sınavını kazanana kadar kimse ile düzgün konuşmadım. Habire psikoloğa gitti. Bora ve Asil de gitmişti. Mirkan zaten ölmüştü. O fotoğraflara gelirsek de. O fotoğraflar doğru ve gerçek. Ben, Asil, Miran, Bora ve Mirkan' ın şiddet gördüğü fotoğraflar. Bu kadar. Olanlar bu kadar. 4 yılımı alıp çöpe atan olay bu. Birkaç saat önce 21 yaşına bastım. Ve benim savaşacak gücüm kalmadı." Gözyaşlarım durduramıyordum. Elimle yüzümü kapadım ve daha şiddetli ağlamaya başladım. Birisi yanıma oturdu ve beni kollarının arasına aldı. Kokusundan babam olduğunu anladım. Hemen kollarımı babama sardım. "Özür dilerim kızım. Seni daha önce bulamadığımız için. Ama sana söz. Sana zarar veren herkes cezasını çekecek." Babama daha sıkı sarıldım.