"Anne! Seungmin nerede?" Hızla annemin yanına indim. "Karını-kocanın yerini senin bilmen gerekli değil mi oğlum?" "Anne uyuyordum ama, nasıl bilebilirim?" "Baban işe giderken onu da bırakacağını söyledi, beraber çıktılar oğlum, neden endişeli görünüyorsun?" "Seungmin her sabah çıkmadan beni öper, öperken de uyandırır istemeden de olsa. Bugün uyanmadım, öpmedi mi acaba beni? Bir dakika babam mı dedin anne?" "Hm hm." "Babam, Seungmin'i pek sevmez ki, nereden çıktı birdenbire gelin sevgisi?"
"Yolunun üstünde sonuçta Seungmin'in dükkanı. Ondandır. Otur bir şeyler ye hadi." "Hayır anne, çıkıyorum ben. Seungmin'i bir görüp geleyim." "Baban o kadar kötü bir insan değil Jin... Birbirinize güveninizi nasıl kaybettiniz anlamıyorum ki?" "Anne, babamın neler yaptığını hatırlatmayayım istersen?" "Tamam, tamaaaam. Bugün, büyükanne ve büyükbabası da Seungmin'in dükkânına uğrayacaklardı sanırım. Akşama kadar dur orada, gelirken onları da getirin. Aileler uzun zaman sonra birleşmiş olur hem."
"Tamaaaam, çıkıyorum ben." Bağcıklarımı bağladım hemen ve ceketimi giydim. Çıkmak üzereyken annem ceketimden tutup beni içeriye çekti geri. "Yanına bir şeyler almadan nereye gidiyorsun bebeğim?" "Ben bebek değilim hanımefendi ama yemekler için şimdiden teşekkür öpücüğü vereyim." Güldük ve annemin yanaklarına birer öpücük bırakıp çıktım evden. Seungmin ile evlenmiştik ve neredeyse iki buçuk yıl olmuştu. O kendi dükkanını açmıştı, çizim-basım gibi işlerle ilgileniyordu. Bende kendi yazılımlarımı üretip şirketlerle anlaşmaya başlamıştım.
Dükkana vardığımda hızlıca Seungmin'i arandım her yerde. Arka taraftaki atölyedeydi. Seslensem de makinelerin gürültüsünden beni duymayınca yavaşça gidip arkasından sarıldım. İrkilip hemen bana döndü. "Korkuttun beni aptal!" Göğsüme sert bir yumruk attığında güldüm ve elini tutup öptüm. "Kimsenin sana böyle sarılamayacağını biliyorsun, ellerini yakacağımı biliyorlar." Yanaklarımı okşamaya başladığında alnına bir öpücük bıraktım yavaşça.
Basım işlemi bitene kadar cilveleştik. Yani hiç değilse ben onunla cilveleştim ama o ya utanarak benden kaçtı ya da göğsüme yumruk yedim. Ön kısma geçtiğimizde karşımıza pat diye çıkan Jeongin ile miniğim biraz korkup arkadaşının kafasına yumruk indirmişti. Şimdi de Seungmin özür dileyerek Jeongin'in kafasına buz koymaya çalışıyordu. "Hiç de buz koymaya çalışma, ölmemi istiyorsun değil mi?" Yalandan ağlama taklidi yapıyordu. "Hiç de bile, ben niye seni öldürmeye çalışayım be!" "Bağırma bana be!"
"Bir dakika bir dakika..." Seungmin kısılmış bakışlarıyla Jeongin'in boynuna yaklaştığında bende ikisine yaklaştım. Jeongin'in boynunda ciddi ciddi bir morluk vardı. "Boynuna da mı vurdum ben?" Saf bebeğimin dediği şey ile kahkaha atmaya başladım. "Yıllardır bize aseksüelim diyordun, bizi mi kandırdın yoksa?" "Ne alaka be, gülmesene Jin!" "Bebeğim boynundaki hickey, benim senin boynuna öperek ve emerek yaptıklarımdan." Yanağımdan gülmekten gelen yaşımı sildim ve Jeongin'den karnıma bir yumruk yedim. Yıldızlarımız hâlâ pek barışık değildi.
"Cinsel hayatınız beni ilgilendirmiyor bunun içindi yumruk, her neyse evet boynumdaki bir hickey." "Kim yaptı? Barda zorla üstüne falan mı saldırdılar yoksa?" Ah evet bu velet bar açmıştı. Babasının kazandığı kumar sayesinde şu an oldukça zenginlerdi. "Chan beni bulmuş yine, tek gecelik bir şey yaşandı diyelim." "Bu da cinsel hayata girmiyor mu?" "Sordunuz ama! Ben sormamıştım." "Bir dakika, şimdi Chan seni buldu demek bu. Tek gecelik olduğunu kim belirledi?" "Ben?" "Chan'in senin peşini bırakmayacağını hepimiz biliyoruz In, aptallaşma."
"Dün biraz kafayı bulmuştum, ondan faydalandı piç." "Aseksüellik gitti diyorsun?" Karnıma bir yumruk daha yedim. "Ne vurup duruyorsun be! Chan'in kız kardeşini dövmek için beraber olmuştuk biz hatırlatayım!" "Tek gecelik ilişkiler iyi ama yaşlı amcalarla değil, ayrıca Chan'e karşı aseksüel olmaya devam edeceğim." "Kişiye göre çalışıyorum diyorsun yani?" Bir yumruk daha yiyecekken yanaklarını ısırdığım bebeğim beni kurtarmıştı. "Daha fazla vurma, acıyor canı zaten. Neyse şimdi Chan konusuna gelirsek eğer neden ona bir şans vermiyorsun?"
"O piçin en yakın arkadaşıydı hatırlatayım, lisedeyken sana az çektirmediler hani?" Jeongin'in kin tutmasını bazen cidden seviyordum. "Hem sanırım kız kardeşi de bir butik açmış, zenginlerde yani. Gerçi sende zenginsin, buna gerek kalmıyor." "Min, sen uyurken arkandaki yılan kılıklı biraz beyninden yemiş olabilir mi bebeğim?" "Seni velet, Min'imin arkadaşısın diye ses çıkarmıyor-" "Min'in? Pardon ama Min'imi çaldın şimdi de senin Min'in mi oldu? Yolarım seni." "Evet evet, eminim senindir. Parmağında da senin yüzüğün var değil mi?" Sırıttım yavaşça. "Ben sadece kendime aitim, onun için şu çocuklaşmanızı kesseniz iyi olur." "Tamam hayatım~" "Sen nasıl istersen Minnie."
-Özel
03/07/2021
Bölüm hakkındaki düşüncelerinizi benim ile paylaşın lütfen, bir tane daha özel bölüm gelir mi bilemiyorum ancak şimdilik beklemede kalın ve kendinize iyi bakın hepinizi öpüyorum :3 💜🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Enter Your Target |HyunMin|
Fanfiction'Enter Your Target başarıyla yüklendi.' 'Etrafında değilim. Telefonunun kamerasını unuttun mu? :)' Hwang HyunJin ♡ Kim SeungMin