Bölümde uygunsuz şeyler var, rahatsız olanlar için ya da okumak istemeyenler için zaten yazmadım orayı ama yine de uyarımı yapmak istedim.
Seungyoung'un beni öpmesinin üzerinden iki gün geçmişti ve hafta sonuydu. Onun bu sessizliği garipti gerçi. Dün okula gelmemişti ve Chan ona asla ulaşamadığını söylemişti. Evinde de değilmiş. Gerçekten garipti bu durum çünkü yanımdan ayrılmıyordu tek bir saniye bile. Hyunjin hyung da sessizdi ve o da beni biraz korkutuyordu. Belki de sadece ailesiyleydi yeniden ama bilemiyordum.
Kötü bir şeyler oluyor gibi hissediyordum ve bu his beni yiyordu. Hyunjin hyung ve Seungyoung umarım iyilerdir. Birilerinin benim yüzümden zarar görmesi en son isteyeceğim şey bile değildi. Evde yalnız olduğum için kendimi meşgul de edemiyordum. En sonunda Hyunjin hyunga yazmaya karar verdim. 'Hyung, şey merhaba. Nasılsın?' Telefonumu kilitleyip önüme koydum ve cevap gelmesini bekledim.
Yaklaşık yarım saat odamı turlamıştım ve öyle telefonum titremişti. Hemen telefonun üstüne uçup tuş kilidini açtım. 'Oldukça iyiyim :), sen nasılsın?' Gülücük ile yüzümü ekşittim hafifçe. O gülücüğü hiç sevmiyordum. 'Bende iyiyim hyung, seni merak ettim.' 'Öyle mi Seung? Hmm, beni özlediysen yanına geleceğim bugün, merak etme. Benim de sana bir sürprizim vardı zaten :)'
"Neden gülücük atıyor ki?" Telefon elimdeyken kendi kendime konuştum. 'Çok mutluyum ondan atıyorum Seung, korkma bebeğim' 'Pekala hyung' 'Şu an evde yalnızsın, değil mi?' 'Evet hyung, büyükannem ve büyükbabam ev ile ilgili bir şeyleri halletmeye gittiler' 'Tamamdır, sen hazırlan ve elinde bir göz bandı ile beni bekle' Kaşlarım çatılmıştı. 'Göz bandı neden?' 'Sana çok güzel bir sürpriz hazırladım. Araba ile geliyorum, kucağımda olacaksın'
Cevap vermedim. Ona güvenemezdim. Sadece yeni tanıdığım biriydi sonuç olarak. Telefonum ile bir şeyler yapamazdım. Çünkü telefonumu kontrol edebiliyordu. Sanırım ona güvenmekten başka çarem yoktu. Hem bana zarar vermeyeceğini söylemişti. Güvenebilirdim ona sanırım, beni koruyordu sonuçta ve bana âşıktı. Telefonumu kilitleyip yatağımdan kalktım ve üstüme kırmızı siyah çizgili bir gömlek ve siyah bir pantolon giydim.
Hyunjin hyung gelene kadar dişlerimi fırçalayıp saçımı yapabilmiştim. Hatta bir şeyler bile atıştırmıştım. Odama geçip beklemeye başladıktan birkaç dakika sonra kapı çalındı ve ben koşarak kapıyı açtım. "Merhaba~" Hyunjin hyung vardı karşımda sanırım. Saçlarını boyatmıştı. Aklıma hemen iki gün önceki sarı saçlı gözleri tanıdık adam gelmişti. Kaşlarımı çattım.
"Merhaba hyung, saçlarını ne zaman boyattın?" "Dün, Seung. Yeni ve ilk gören sensin." Gülümsedi. "Beğendin mi peki?" Kararsız kalmıştım ama doğruyu söyleyen bir insandım. "Yani ben siyah uzun saçlarını daha çok seviyordum. Sarı pek olmamış gibi." "Birazcık kalsınlar boyatırım sonra. Hemen boyatırsam saçlarım yanabilir." Sessizce kafa salladım ve saçlarını okşadım yavaşça. "Hazır mısın?" Evet anlamında kafa sallayıp telefonumu arka cebime koydum ve göz bandını elime aldım.
"Arabaya geçtiğimizde göz bandını takacağım sana ve ellerini de bağlamak istiyorum." Kaşlarım çatıldı hemen. "Hyung bu özgürlük kısıtlamaya girer ama!" "Seung, güzelim sakin ol. Sürprizin bozulmasını istemiyorum ve sen meraklı bir insansın. Göz bandını çıkarıp bakmanı istemiyorum ben de." Tereddütle ona baktım. Karşımdaki adama ne kadar güvenebilirdim ki? Göz bandı bir yere kadar olabilirdi ama el bağlama cidden hareketlerimi kısıtlardı.
"Bana söz ver bir şey yapmayacağına dair." Tek kaşımı kaldırıp ona baktım. "Söz veriyorum meleğim, sen istemeden bir şey yapmam sana." Gülümsedi ve alnıma bir öpücük bıraktı. Yumuşamıştım öpücüğü ile. "Sana güveniyorum." Gülümseyerek kapıyı kapattım dışarı çıkıp ve kapıyı kilitledim. Ona döndüm ve o hemen elimi tuttu. "Gidelim mi?" Kafamı salladım ve parmakları arasından parmaklarımı geçirdim.
Arabadaydık ve gözlerim ile ellerim bağlı şekilde ön koltukta Hyunjin hyungun yanındaydım. "Endişelenme Seung, buna değecek." Güldüğünü işittim. Bu normal bir gülüş değildi ama. O günkü adam gözlerimin önüne geliyordu. "Hyung mavi lens takar mısın hiç?" "Hayır Seung, neden sorgulanıyorum birden bireye?" "Hiç, merak ettim sadece..." "Ben de soru sorabilir miyim sana?"
Sesi tehditkar gelmişti ama umursamadım. "Elbette hyung." "Benden sakladığın bir şeyler var mı? Seungyoung seninle uğraşmıyor mu artık?" Aniden gelen sorulara cevap bulamamıştım. Birkaç dakika sessizleşmiştik. "Neyse, geldik zaten Seung." Korkutucu bir ses çıkmıştı ağzından. "Gö-gözlerimi açabilir miyim?" Korkmaya başlamıştım. İki duyum şu an kullanılmaz haldeydi ve yanımdaki adamı tanımıyordum bile. "Sabret biraz daha güzelim. Sürprize gelmedik daha..."
Arabadan inmiştik ve hyung beni kucağında bir yere getirmişti. Yavaşça yere indirdi beni ve ayaklarım yer ile buluştuğunda çok sevindim. "Benden sakladığın bir şey gerçekten yok mu Seung, hm?" Omuzlarıma tutundu ve kulağıma fısıldadı. Arkamdaydı onu hissedebiliyordum. Geldiğimiz yerde herhangi bir koku ya da ses yoktu. Hızlıca hayır anlamında kafa salladım sorusuna.
"O halde gözlerini açayım, 'iyi çocuk'." Ses tonu beni ürkütmüştü ve gözlerim açıldığında birkaç saniye ışığa alışmakta sorun yaşadım. Sandalyeye bağlanmış biri vardı karşımda. Korkup hemen odayı inceledim kafamı çevirip. Karşımdakinin kafasına kova geçirilmişti. "Kim olduğunu öğrenmek ister misin?" Hyunjin hyung sırıtışıyla bana baktı arkamdan. Hızla kafamı evet anlamında salladım. Hyunjin hyung arkamdan ayrıldı ve karşımdaki kişinin yanına gidip kovayı kaldırdı kafasından.
Seungyoung'u yüzü tamamen yer değiştirmiş şekilde görünce midem kalkmıştı. "Hyung... Ne yaptın?" Nefesim kesilmişti. Kusmamak için kendimi zorluyordum. Seungyoung o kadar kötü bir haldeydi. "Sevgiline bu kadar kötü davranmam hoşuna gitmedi mi Seung?" Gözleri kararmıştı ve sesi korkunçlaşmıştı. "O benim sevgilim değil hyung!" Korkuyla bağırdım.
"Sevgilin olmayan herkes seni öpebiliyor mu yani?" Alayla sırıttı. "Nesin sen? Yollu mu?" Kaşlarımı çattım endişe ile. "Değilim biliyorsun... Hyung onu hastaneye götürmeliyiz. Kan kaybından ölebilir!" "Bak onu önemsiyorsun! Sevgilin değilse neden o kadar yakındınız ha?! Neden bana söylemiyorsun onu? Söylesene!" Bizi gören adam oydu. Mavi lensli ve sarışın Hyunjin hyung.
"Sinirlenme diye, birilerinin benim yüzümden zarar görmesini istemiyorum! Sevgili değiliz, beni koruyordu okulda ve küçük bir öpücük bıraktı! Benim haberim yoktu zaten bundan!" "Cezanı çekmelisin ama Seung, beni kızdırdın. Yalan söyledin, sen hiç de iyi bir çocuk değilsin. Kötü bir çocuksun."
Hızla benim yanıma geldi ve beni yere ittirdi. Önümde bağlı ellerim ile yere düştüm. Beni hemen döndürdü ve kalçalarımı okşamaya başladı. "Sürprizim buydu. Seni benim yapacağım." "Hyung saçmalama! Kendine gel! Benden izinsiz bana dokunmayacağını söyledin, söz bile verdin!" Gözlerim dolmuştu. "Sen iyi bir çocuk değildin. Ben de seni cezalandıracağım."
Kolayca işini halletmişti ve şu an yerde gayet masum şekilde uyuyordu. Kalçam acıyordu ve kanıyordu. Seungyoung ağlıyordu, bende öyle. Utancımdan ona bakamıyordum bile. Ellerimi çözmüştü ve bileklerim mosmordu. Üstümü kapatmıştım. Çok utanıyordum. Kendimi koruyamamıştım bile. Kimseye güvenmemem gerektiğini biliyordum. Seungyoung'u çözmek istiyordum ama acımdan ayaklanamıyordum bile.
Bana acımamıştı, hiçbir iyilik belirtisi göstermemişti. İlkim olduğu halde ders alayım diye acıtarak yapmıştı. Kendimden çok utanıyordum. Anneme beni kurtarması için yalvarmıştım içimden ama kurtaramamıştı beni. Yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Çok çaresiz hissediyordum. Acımı geçirebilecek tek şey uykuydu. Hatta belki de sonsuz bir uyku. Etraftaki eşyalara bakınmıştım.
Yerde küçük bir çakı gördüğümde ona kilitlendim hemen. Seungyoung'a baktım yavaşça. Kafasını iki yana salladı dolu gözleriyle. Konuşamıyordu bile ve benim yüzümden bu haldeydi. Her şeyi boşverip ayağa kalktım yavaşça. Ama tekrar yere düşmüştüm. Emekleyerek çakıya ilerledim ve titreyen ellerimle onu kavradım. Gözlerimi sildim tek elimle ve burnumu çekip son kez Seungyoung'a baktım. Ama bir şey yapamadan etraf kararmıştı ve ruhum bedenimi terketmişti.
-Sen Benimsin
15/01/2021
Bu bölüm kime söveceksiniz merak ediyorum 🤔
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Enter Your Target |HyunMin|
Fanfiction'Enter Your Target başarıyla yüklendi.' 'Etrafında değilim. Telefonunun kamerasını unuttun mu? :)' Hwang HyunJin ♡ Kim SeungMin