2.9

47.1K 1.6K 177
                                    

Taksiden indiğimde beni karşılayan büyük villaya hayran bakışlar atıyordum bizim evden bile büyük olduğunu söyleyebilirdim. Kapıda durup hala içeri girmemiş olan Ateş'e boydan bir bakış attım üzerine siyah gömlek, altınada mavi bir kot giymişti. Sarı saçlarına şekil vermiş havaya kaldırtmıştı. Beni görünce hemen yüzünde alaycı bir gülümseme oluştu ve bana baştan aşağı baktığında gözlerinde onu memnun eden bir şey vardı. "Külkedisi sonunda baloya teşrif etmiş."

"Üzgünüm fazla beklemedin değil mi?" Aslında fazla geç kalmamıştım sadece on dakika. Ateş beni gözleriyle süzerken utanmıştım niye bu kadar dikkatli bakıyordu ki? "Nasıl olmuşum?"

"Fena değil." Fena değil mi? Oldukça güzel ve şıktım ama o yine egosundan dolayı doğru bile söylemiyordu. Onu geçip eve tek başıma girmeyi planlıyordum ama bana çoktan yetişip koluma girmişti bile. "Burası çok kalabalık kaybolmayayım diye." Dedi ve koluma daha sıkı sarıldı. İçeriden gelen şarkıya içimden eşlik ediyordum en sevdiğim şarkı çalıyordu. Hatta Mirza ile benim şarkımız. Dünyanın en güzel kızı..

Gözlerim istemsizce onu aramaya başladı hala ona çok kızgındım ama nedense onu görmenin bana iyi geleceğini düşündüm. Mirza da sanki beni arıyormuş gibi anında kesişti gözlerimiz. İlk başta yüzünde bir gülümseme gördüğüme emindim ama sonra sinirden yüzünün kaskatı olduğunu fark ettim. Niye sinirlendi ki şimdi? Acaba beni görmek istemiyor muydu?

Ateş hala kolumu bırakmamış beni onunla birlikte yürümeye zorluyordu. Evin ortasına küçük bir bar kurulmuştu, insanlar deli gibi dans edip çılgınca eğleniyordu. "Lamia hadi göster bize içinde ki eğlenceli kızı." Ateş dans etmeye başlayınca bende ona eşlik ettim. Sanki profesyonel bir dansçı gibi dans ediyordu ondan birkaç figür öğrenip onları yapmaya çalışıyordum. Hareketli şarkıya eşlik edip deli gibi gülüyordum, kendimi şuan o kadar iyi hissediyordum ki anlatamam. Ateş birden bana yaklaşıp belime sarıldı ona yakın olmak tuhaf geliyordu ama diğer herkesinde birlikte olduğu arkadaşlarına sarıldığını görünce ellerimi Ateş'in boynuna sardım. "Çok eğleniyorum." Dedim kulağına eğilerek. "Bende."

Bu gece her şey güzel gidiyordu ama kolumu birinin çekmesiyle mahvolduğunu hissettim. "Yürü Lamia konuşacağız." Mirza onunla birlikte yürümem için kolumu çekiştirmeye başladı. Ateş anında Mirza'nın omzuna dokunup ona engel olmuştu. "Hayırdır kardeş bir sorun mu var?" Mirza omzunda duran Ateş'in elini sertçe ittirdi. "Burada ki tek sorun sensin bence kardeş!" Son kelimesinin üstüne basa basa söylemişti. Kavga çıkmasından korktuğum için Ateş'e sorun olmadığını belirten bir bakış attım. "Tamam konuşalım."

Onu takip ederken ne söyleceğini merak etmiştim. Sonunda villanın sessiz bahçesine çıktığımızda bana döndü. "Noluyor Lamia? Her şey bitti şimdi de beni kıskandırmaya mı çalışıyorsun?"

İstemsizce güldüm Mirza'nın her şeyi kendisi için yapıldığını sanmasına. "Seni kıskandırmak gibi bir amacım yoktu. Ateş benim arkadaşım sadece." Açıklama yapmak istemiyordum ama biraz öyle olmuştu. Mirza kaşlarını daha da çattı sinirden alnında oluşan damarları görebiliyordum. "Daha dün bu çocuk yoktu bile Lamia! Ne ara arkadaş oldunuz da bu kadar yakınlaştınız?"

"Çok sinirlisin lütfen sonra konuşalım olur mu?" Arkamı dönüp gitmek üzereydim ama sonra vazgeçtim tekrar ona baktım. "Bir dakika ya! Sen kimsin de bana hesap soruyorsun? Özellikle bugün yaptığın saçmalıktan sonra!" Onu ittirdim içimde kalan öfke sonunda ortaya çıkmıştı. "Sen beni affetsen bile bugünkü yaptığınla benim seni affetme ihtimalimi sonsuza kadar yok ettin."

Şimdi gidebilirdim işte çok rahatlamış hissediyordum. Ama bir adım bile atamadan Mirza beni kendisine çekmişti, ne yaptığını anlayamadım. Hatırladığım son şey dudaklarının dudaklarıma yapışmasıydı.









🪐

Sonunda kiss geldii

Sizce yeni bölüm nasıldı?

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!

Hayal Kırıklığı | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin