4.0

45.7K 1.5K 388
                                    


Öğleden sonra, sıcaktan saçlarım alnıma yapışmıştı. Nasıl göründüğümü kontrol etmek için tuvalete gittim, kimse yok gibiydi ama tuvaletten gelen ses ile ürktüm. Bir kızın ağlama sesi kulağıma geliyordu her şeyin yolunda olduğunu kontrol etmek için kapıya vurdum. Çok geçmeden sarışın, mavi gözlü bir kız bana bakarak dışarı çıktı, gözleri ağlamaktan kızarmıştı. Neden ağladığını merak ediyordum, benim şaşkınlığımı görünce gülmeye başladı. Biran gözüme ürkütücü gelmişti ona deli gibiymiş gibi bakarken gülmeyi kesmemişti. "Ben iyiyim. Babamla görüşeceğimde, öncesinde ufak bir rol yapıyordum."

Bu ilginç konuşmanın nereye gideceğini merak ediyordum. "Öyle mi? Beni inandırdıysan baban kesin inanır merak etme."

Bana doğru bir adım attıktan sonra saçımın bir tutamını eline aldı. "Bu okulda yeni öğrenciyim. Ama hakkında çok şey duydum."

Samimi olmayan bir gülümsemeyle ekliyor. "Ama bir okulda iki kraliçe arı olmaz."

Hiçbir şey olmamış gibi kendine aynada baktı, ellerini yıkayıp rujunu tazeledi. İşini bitirip çıktığında arkasından öylece bakakaldım. Az önce tanımadığım birisi bana meydan mı okumuştu? Ya da kendi kendini ağlatan bir psikopat mıydı?

Kantine geldiğimde Arı'nın yanına yerleşiyorum. "Az önce tuhaf bir şey oldu." Sonunda telefonundan gözünü çekip bana baktı. "Noldu?" Az önce tuvalette gördüğüm kızı çaktırmadan gözlerimle işaret ettim. "O kız kim tanıyor musun?" Arı kızı biraz inceledikten sonra güldü. "Yeni öğrenci sanırım daha önce görmedim. Sen nereden tanıyorsun?"

"Tanımıyorum. Az önce gördüm ve resmen bana meydan okudu." Arı ayrıntıları bekler gibi başını salladı. "Bu kız kime benziyor biliyor musun?" Kaşlarımı çatıyorum. "Kime?"

"Sana." Ona anlamayan bakışlarla ne demek istediğini düşünüyordum. "Baksana saçını aynı senin gibi yapmış makyajı da aynı. Mimikleri falan resmen bu kız seni taklit ediyor." Kızı biraz daha inceleyip Arı'ya ona katıldığımı belli ederek başımı salladım. Gerçekten de bana benzemeye çalışmıştı.

Doğruydu bir okulda iki kraliçe olamazdı.

Dün Ateş ile konuşmak bana çok iyi gelmişti, daha canlı uyanmıştım güne. Mirza'ya herşeyi anlatmaya karar vereli tam on iki saat olmuştu. Kendimi vazgeçirmek için sürekli düşünüp duruyordum. Mirza öğrendiğinde ne tepki verecek hiç bilmiyordum. Ya da bana inanacak mıydı?

Okul zili çaldığında sınıftan hızlıca çıktım gözlerim her yerde Mirza'yı arıyordu. Sınıfına vardığımda yerinde olmadığını fark ettim hızlı yürümekten vazgeçmiştim artık koşuyordum. Çünkü her an kararımdan vazgeçebilirdim ve bunu istemiyordum bugüne her şeyi ona anlatacaktım.

Bahçeye çıkıp gözlerimle etrafı taradım yine onu göremediğime üzülürken karşımda ki bankta kahkaha sesi yükseldi ve hemen gözlerim oraya döndü. Bu yeni öğrenciydi bana meydan okuyan kız. İsmini öğrenmiştim. Damla Ersoy..

Kahkaha atıp gülerken yanında ki kişiye gözlerim takıldı ilk başta inanmadım ya da inanmak istemiyordum ama gerçekti. Orada birlikte gülerek oturuyorlardı. Bunda bu kadar çok takılacak birşey yoktu belki ama o Mirza'ydı.

Ve onu en son biz ayrılmadan önce bu kadar gülerken görmüştüm.







🪐

Selam.

Nasılsınız?

Lamia kadar tehlikeli birisi. Çok fena şeyler olabilir. Mirza elden gidiyor sdtjk

Sizce yeni bölüm nasıldı?

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!

Hayal Kırıklığı | Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin