grump girl ° jjk

sixty-two

Keyifli okumalar butterlarım 💋

"Günaydın." kendime gelmek için gerneşirken duyduğum ses ile gülümsemiştim.

"Günaydın. Erken uyanmışsın." Jungkook başını sallayarak gülümsedi.

"Evet. Erken uyanıp seni izlemek hobim haline geldi. Çok güzel bir aktivite." soluma-yani Jungkook'a-doğru dönerek elimi yastığımın altına sokmuş ve gülerek Jungkook'a bakmıştım.

"Eski haline geri dönmüşsün." başını sallayarak gülümsedi.

"Sürekli pezevenk olduğumu söyleyip duruyordun, konuşmadığımız iki gün boyunca bu pezevenk hallerimi özlemiş gibisin?" derin bir nefes alarak cevap verdim.

"Bu hallerine alıştığım için öyle davranman tuhaf geldi. Umursamaz biri olabilirim ama kimseyi kırmak istemem. Gerçekten üzüldüğünü düşündüm." Jungkook samimi gülümsemesiyle gözlerimin içine bakıp, elini saçlarıma atarak okşamıştı.

"Seksi olduğun kadar düşüncelisin." derin bir nefes verip gülümsedi. "Minik bebeğim." gülümseyerek dudaklarımı ıslattım.

"Acıktım. Yemek yiyelim." yerimden kalkarak banyoya geçip elimi yüzümü yıkadım, o sırada Jungkook'da yanıma gelerek bana eşlik etmişti.

"Bu arada sana söylemem gereken bir şey var." ellerimi kurularken merakla arkamda kalan Jungkook'a bakmıştım.

"Nedir?"

"Babam cumartesi günü bizi yemeğe davet etti." şaşkınca kaşlarımı havalandırarak mutfağa ilerledim.

"Beni de mi?" inanamıyordum çünkü babasıyla ilk tanışmamız pek iyi geçmemişti.

Fakat Bay Jeon'u sevmiştim. Akıllı bir adamdı.

"Evet. Sanırım seni yakından tanımak istiyor." dolaptan yeşillikleri çıkartırken omuz silkerek dudaklarımı büzdüm.

"O zaman yakından tanışırız." Jungkook arkamdan belime sarılarak çenesini omuzuma yaslamıştı.

"Babam hırslı ve sözüne sadık insanları çok sever. İzlenimlerime göre seni sevdiğini söyleyebilirim." gülümseyerek bakışlarımı yakınımda duran gözlere çevirdim.

"Sevindim." şımarıkça omuzlarımı sıkarak yeşillikleri doğramaya başladım.

"Ramen mi yapıyorsun?" başımı salladım.

En kolayı buydu.

Jungkook elimde ki bıçağı alarak kenarı bırakmış ve bedenimi kendi çevirerek ellerini iki yanımdan tezgaha yaslamıştı.

"Dışarıda kahvaltı yapmaya ne dersin?" kaşlarımı havalandırarak kısa bir süre düşündüm.

"Im, olabilir." dudağıma kısa bir öpücük kondurarak başını sallamış ve gülümsemişti.

"O zaman hazırlanalım!" elimden tutarak odama geçti, odaya geldiğimizde durup elimi bırakarak dolabıma ilerlemişti.

Sanırım bana kıyafet seçecekti.

"Bir bakalım." dolabıma kısaca göz gezdirip bir iki parça kıyafet çıkartmıştı. Yatağıma ilerleyerek seçtiği kıyafetlere baktım.