sixty-one

4.6K 363 47
                                    

Keyifli okumalar mor kalplerim 💋

"Aşkım tek gidebilirsin değil mi?" Yo-han'a bakarak sırıttım.

"Giderim tabii ki bebeğim altımda araba var ne de olsa, sen keyfine bak." göz kırparak sırıtmış ve el sallayarak yanımdan uzaklaşan bedene el sallayarak karşılık vermiştim.

Yo-han yanında ki kadının arabasını binerek gitmişti, bense sırıtarak arabaya binmiştim.

Arabayı çalıştırmak için anahtarı çevirdiğim sırada stop etmişti. Bir kaç denemenin sonunda çalışmayacağını anlayarak arabadan inmiş ve ön kaputu açıp karmaşık kablolara bakmıştım.

Çok anlıyormuş gibi.

"Sikeyim böyle işi. Hep bana mı denk gelir?" sıkkınca kaputu kapatarak ayağımda ki topukluları çıkartıp caddeye doğru yürümeye başladım.

Bu saatte otostop çekmek tehlikeliydi, taksi bulabilir miydim bilmiyorum. En iyisi Jin'i aramaktı.

Cadde de ilerlerken zor da olsa telefonumu çıkarttım.

Yanıma yaklaşan araba ile bakışlarımı telefondan çekerek sürücü koltuğunda oturan bedene baktım. 

"Ne yapıyorsun burada?" Jungkook merakla bana bakarak kaşlarını havalandırdı.

"Araba arıza yaptı."

"Neden beni aramıyorsun?" omuz silkerek önüme gelen saçlarımı parmaklarım arasından geçirerek arkaya attım.

"Tüm gün partide yüzüme bakmayınca seni aramak gibi bir hakkım olmadığını düşündüm. Şimdi Jin'i arayacağım." rehberde Jin'in ismini aratmaya çalıştım.

Elimde olan ayakkabılar yüzünden yazmakta zorluk çekiyordum.

"Jin'i rahatsız etmeye gerek yok, aynı yere gidiyoruz. Atla." kısa bir süre ciddi ifademle Jungkook'a baktıktan sonra arabanın önünden dolaşarak ön koltuğa bindim.

Kemerimi bağlayarak arkama yaslanmış ve gözlerimi kapatmıştım. Çok uykum vardı fakat artık Jungkook ile konuşmak istiyordum.

"Tavır mı yapıyorsun?" derin bir nefes verdiğini işittim.

"Ne haddime? Sonuçta neyinim ki ben senin, sadece zevk için seviştiğin sıradan bir adam." dudak içimi ısırarak sıkıntıyla nefes verip, ağırlaşan göz kapaklarımı açarak hafifçe Jungkook'a döndüm.

"Bu zamana kadar söylediğim hiç bir şeye alınmadın, buna mı alındın?" araba aniden fren yaptığında sarsılmıştım.

İstifimi bozmadan bana bakan bedene bakmaya devam ettim.

"Sadece biraz ilgi görmek istedim, umursandığımı ağzından duymak istedim." kaşlarımı havalandırarak dilimi dişlerimde gezdirdim.

"Hissetmek senin için yeterli değil mi yani?" umutsuzca başını iki yana sallayarak önüne dönmüş ve arabayı çalıştırmıştı.

Omuz silkerek önüme döndüm.

"Öylesine biri olsaydın şuan yanında oluyor olmazdım, Jungkook. "

"Öylesine biri değilsem, neyim senin için?" kısa bir an sessiz kalmış ve bu sorunun cevabını düşünmüştüm.

"Değer verdiğim, konuşmayı ve birlikte vakit geçirmeyi sevdiğim birisin." araba durduğunda etrafa bakındım, eve gelmiştik.

grump girl ° jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin