fourty-one

4.7K 386 65
                                    

Keyifli okumalar hamsterlarım 🍭👅

Şiddetle çalan kapıya nazaran yavaşça yatağımdan kalkarak sakin adımlarımla kapıya ilerleyip açtım.

Yarı açık yarı kapalı gözlerim ile karşımda dikilen Jungkook'a bakıp sıkkınca bir nefes verdim.

"Beraber kahvaltı yaparız diye düşündüm?" elinde ki poşetleri yukarı kaldırarak gülümsediği sırada bıkkınca konuşmuştum.

"Yanlış düşünmüşsün." kapıyı kapatacağım sırada elini kapıya yaslayarak kapatmamı engellemişti.

İçeri girip kapıyı kapattığında kendime gelmeye çalışarak esnedim.

"Böyle uyumanı anlyorum ama neden her gelene kapıyı bu halde açıyorsun..?" keyfim, kahyası ve kıymetli canım böyle istiyordu çünkü?

"Uyurken ve ya kapıyı açarken nasıl giyineceğim seni hiç alakadar etmez. Siktir git evimden."

O'nu takmadan mutfağa geçerek dolabı açıp kısaca içine göz attım. Alışveriş yapmam gerekiyordu..

Dolabın kapağını kapatarak arkamı döndüğüm sırada dibimde biten Jungkook yüzünden sıkkınca bir nefes almıştım.

Aramızda ki mesafeyi kapatarak üzerime geldi ve kendini bana bastırarak sırtımın dolaba yaslanmasını sağlamıştı.

"İlgim hoşuna gittiği halde neden inkar ediyorsun, Haru?" cidden papağan gibiydi.

O değil, öyle olmasa bile bilinç altıma öyleymiş gibi lanse ediyordu aptal herif.

"Tahminen böyle saçma şeyleri kafanda kurmayı ne zaman bırakırsın?"

"Kafamda kuruyorum öyle mi?" hafifçe başımı salladığımda yavaşça yüzüme yaklaşmaya başladı.

Dudaklarımız birbirine temas ettiğinde durup gözlerimin içine bakmıştı.

"Senden etkilendiğimi bana dokunarak veya öperek mi göstereceksin? Ne kadar da pezevenksin am çocuğu. Dokunuşlardan veya öpüşlerden her kadın etkilenir." peki, saçma konuşmuştum.

"Ama ben her kadının dokunuşundan etkilenmem." yüzümü hayret edercesine bir ifadeye sokarak dudağımı ısırdım.

"Bir saniye bekle kulahımı getireyim o'na anlat." yanından ayrılacağım sırada Jungkook elini yanıma sabitleyerek çıkış yolumu kapatmıştı.

"Konuyu değiştirme, Haru. Kadınlar istemediği erkeğin dokunuşundan ve öpüşlerinden etkilenmez. Eğer ben istemediğin biri olsaydım şuan eminiyette olurduk." haklı olması sinirlerimi bozmuştu.

"Neden kabul etmiyorsun?" derin bir nefes aldım. Neden sürekli kabul etmemi söylüyordu, kabul ettiğimde ne olacaktı..?

"Siktir git." sıkıldığımı anladığında gülerek geli çekilmişti.

"Peki, bu kadar üsteleme yeter. Şimdi kahvaltı yapalım." elimi tutarak peşinden yürümemi sağlamıştı.

Salona geçtiğimizde Jungkook koltuğa oturarak poşetlerin içinde ki hazır yiyecekleri çıkartmıştı.

Madem getirmiş bana da yemek düşer.

Yere oturup çıkarttıkları yiyeceklerin paketlerini açıp yemeye başladım.

"Düğün organizasyonuna başladın mı, bebeğim?"

Ağzımda ki lokmayı çiğneyip yuttuktan sonra suyumdan bir yudum alarak sorusunu cevapladım.

"Neden başlamam gerekiyor? İşi kime verdiğin net değil." koltuktan kayarak yere, çaprazıma oturmuştu.

"Eğer Lin ile çalışmak istemiyorsan iş senin. Lin'den haz etmediğini biliyorum, sana iftira attığını da." hayretle başımı sallayarak Jungkook'a baktım.

"Bunu bilmene rağmen ben yapmışım gibi konuştun." başını bir kez sallayarak sırıttı.

"Seni sinirlendirmek hoşuma gidiyor. Daha doğrusu sinirlendiğini belli etmiyor ve umursamaz davranıyorsun. Fakat içten içe kendini yiyip bitirdiğini biliyorum. Bu hallerin çok hayran olunası ve seksi." ciddi ifademle Jungkook'a bakıp dilimi ısırdığımda gülmüştü.

"Şuan olduğu gibi."  başımı iki yana sallayıp yerimden kalkarak çöpleri toplamış ve mutfağa geçmiştim.

Jungkook'da beni takip ederek yanıma geldiğinde o'nu umursamadan kendime kahve yaparak içeri geçtim.

"Bunu da bana yaptın sanırım?"

"Yanlışlıkla fazla yapmışım." birde o'na kahve mi yapacaktım? Yanlışlıkla fazla olmuştu.

"Tam bir kahve bardağı fazla yapmışsın." elinde ki kahve bardağını anlık havaya kaldırarak güldüğünde sigaramdan bir dal çıkartıp dudaklarım arasına yerleştirdim.

Masadan çakmağı alacağım Jungkook benden önce davranarak çakmağı ve ağzımda ki sigarayı alarak kendi dudakları arasına yerleştirip yakmıştı.

Yaktığı sigaramı sakince alıp balkona çıktım. Beni takip ederek yanıma gelmiş ve  gülerek bana bakmaya başlamıştı.

"Hangi apartmanda oturuyorsun?" iyice yanıma yaklaşarak işaret parmağıyla hafifçe çarprazımda kalan binayı işaret etti.

Tam da evimin her yerini gören bir binaydı.

"Odan ve balkon gayet güzel gözüküyor ama salonu anca dürbünle görebiliyorum.." birde rahatça bunları söylüyordu.

"Bu yaptığın suç." omuz silkerek sigara dumanını yüzüme doğru üflemişti.

"Eğer bu yüzden hapise gireceksem pişman olmam. Seni izlemek en güzel şey benim için." bazı sözleri karşısında öylece kalıyordum.

"Beni sadece bir sapık olarak görüyorsun değil mi?" biten sigaramı kenarda ki küllüğe bastararak başımı salladım.

"Öyle değil misin?" cevap vereceği sırada kapı zili çalmıştı.

----------

Öptüm sizi şap şup 💏♡👄👩‍❤️‍💋‍👩💍💄💋💫💛🌈🍷🌸💅👅🍟🔥🦄😍🍋🌚🌞

grump girl ° jjkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin