Louis
Cumartesi gecesi biraz kafa dağıtmak adına bara gitmeye karar verdim. Liseli gençler beni epey yoruyordu açıkçası. Bu yaşlı adama karşı kibar olun gençler.
Aslına bakılırsa 28 yaşındayım, yaşlı olduğum söylenemez. Daha hayatın yarısındayım. Demek istediğim günlerim tamamen koşturmacayla geçiyor ve yoruluyorum.
Barmene boş bardağı uzatırken gülümsedim. Sanırım beşinci bardağım falan olmalıydı. Kolay sarhoş olmazdım bu nedenle bardak önüme gelir gelmez içindeki acı sıvıyı tek seferde içmekte tereddüt etmedim.
Saniyesinde boşalan bardağı tekrar uzattım. Adam bana şaşkınca baktı. Bardağı alırken gülümsediğini yakalamıştım.
Buraya tamamen sarhoş olma adına gelsem de birilerini bulmak istiyordum. Uzun zamandır kimseyle birlikte olmamıştım.
Dolan bardağı alırken yanımdaki sandalyeye birisi oturdu. "Selam." kafamı sağıma doğru çevirdiğimde bu alt tarafımda bir şeylerin uyanmasına neden oldu.
Kıvırcık kumral saçları, zümrüt yeşili gözleri, kahverengi bol gömleğiyle bu adam nefesimi kesmişti. Dudakları az önce biriyle beraber olduğunu belirtircesine kızarmış ve şişmişti. "Selam."
"Bir viski alabilir miyim?" yüzüklü elini kibarca kaldırıp siparişini söylemesi ilginç bir şekilde hoşuma gitti.
"Buralardan mısın? Olsan tanırdım gerçi." deyip acı sıvıyı yudumladı. Tırnaklarındaki rengarenk ojeler mükemmel görünüyordu.
"Çok sık gelmem...adın neydi?"
Gülümsedi. "Harry... Harry Styles."
"Memnun oldum Harry. Ben de Louis... Louis Tomlinson."
Bardağımdan bir yudum aldım. Onun yanıma gelmesinin nedeni çok açıktı.
"Uzatmadan konuya geleceğim. Takılmak ister misin Louis?" açık düğmelerinden görünen göğsüne kaydı gözlerim. Dövmeleri onu olabilirmiş gibi daha da ateşli gösteriyordu.
Aşağılara kaydı bu sefer mavilerim. Aşağıya... aşağıya... aşağıya... Tanrım! Sertleştiği bol pantolonundan bile belli oluyordu.
Bakışlarımı suratına çıkardım. Yandan bir sırıtış oluştu yüzümde. İçkinin son damlalarını içerken sorusunu cevapladım. "Neden olmasın?"
Bunu dememi beklermiş gibi yarısı dolu bardağı anında tezgâha bıraktı. Büyük ellerini sakallarıma koyup dudaklarımı açlıkla öpmeye başladı.
Onun hızına yetişemedim birkaç saniye. Ellerimi ince beline attım. Dili ağzımda dolaşırken gözlerimi kapattım. Ya uzun zamandır sex yapamadığımdan ya da önümdeki çocuğun fazla azgın olmasından bilinmez kendimden geçmek üzereydim.
Dudaklarımı dudaklarından zar zor çektim. "Yukarı... oda..." ağzımdan zar zor çıkan kelimeleri hemen anlamıştı. Beni neredeyse sürükleyerek merdivenlerden çıkardı.
Daha odaya giremeden tekrardan dudaklarını öperken buldum kendimi. Beni yatağa itti. İnce ve uzun bacaklarını iki tarafıma koyup sertliklerimizi birleştirdi. Bunu yapmasıyla ağzımdan bir inleme kaçtı.
"Umarım aktifsindir." deyip beyaz gömleğimin düğmelerini açmaya başladı. Gömlekten kurtulduğunda boynumda ilgilenmeye başladı. Kafamı geriye atıp ona yer açtım. Cidden çok hızlı hareket ediyordu.
Adem elmamda dudaklarını hissettim. Büyük elleri göğsümde geziniyordu. Dudakları biraz daha yukarılarda gezindikten sonra sırtımı yatakla buluşturdu. Göğsümde dilini gezdirmeye başladı.
Bütün kontrolün onda olmasından rahatsız oldum. Üzerindeki bol, kahverengi gömleğin ilikli son düğmelerini açtım ve süt beyazı teninden çıkarttım. Üstümde olan adamı hızla altıma aldım.
İyice şişmiş olan dudaklarını hızla öpmeye başladım. Pantolonun üzerinden sertliğini avcuma aldığımda ağzıma doğru yüksekçe inledi. Dövmelerinde son kez gezdirdim dudaklarımı. Ardından pantolonu ve dantelli iç çamaşırından kurtuldum.
Büyüklüğü gayet iyi. Neden pasif olmak istiyor?
Onu süzdüğümü fark edip ellerini omuzuma attı ve kulağıma fısıldadı. "Beni hemen becermeni istiyorum." bu kadar acele etmesine karşılık kaşlarımı çattım.
"Kondomun var mı?" dedim pantolonumu çıkartırken.
"Pantolonumun arka cebinde var." eğilip yerde duran bol pantolonun arka cebine attım elimi. Birkaç tane kondom elime geldiğinde şaşkınlıkla baktım yatakta yatana. Sanırım çok fazla sex yapıyordu.
İç çamaşırımı çıkarttıktan sonra kondomu da paketinden çıkarttım. Sertliğime yerleştirdim. Sağ elimin baş ve orta parmağını yeşilleri parlayan çocuğun ağzına uzattım. "Önce seni hazırlayalım."
Küçük bir kahkaha attı. "Buna gerek yok." parmaklarımı eliyle ittirdi. Kollarını boynuma doladı ve dudaklarımızı yaklaştırdı. "Çünkü ben zaten hazırım." dudaklarımı dağınıkça öpmeye başlayınca bunu içine girmem gerektiği konusunda bir uyarı olarak algıladım.
Aletimin başını içine soktuğumda kasıldı ancak dudaklarımı sömürmeye devam etti. Tamamen girdiğimde bacaklarını belime doladı.
Önce yavaş bir tempoda başladım. Fakat o bundan daha fazlasını istediğini belirtircesine kendisine bana ittirdi. Hızlandım, sanırım ilk defa birisine karşı bu kadar sert oluyordum.
O bundan rahatsız olmuşa benzemiyordu. Ağzından çıkan inlemeler ve gözlerinin zevkten geriye doğru kayması açıkça sert oluşumdan hoşlandığını gösteriyordu.
Hazır olduğu konusunda yalan söylememişti. Genişliği tam benim penisime göreydi. Keyif bütün vücuduma ulaşırken kafamı geriye atıp yüksek sesle inledim.
Birkaç dakika sonra ellerini penisine atıp çekiştirmeye başladı. Dudaklarını ısırdığında onu tekrar öpmeye başladım. Harika hissettiriyordu.
Eline gelirken vücudu kasıldı. Kıvırcıkları alnına yapışmıştı. Ben de onun ardından inleyerek kondoma geldim.
Kendimi yana attım. Kondomu çıkarttım ve bağlayıp yere bıraktım. Bu, yaptığım en iyi sex olabilirdi. Yanımda yorgunca yatan kıvırcık saçlı adam mükemmel hissettiriyordu.
Hellüü! Bu tamamen smut kitabı olacak. Yani her bölüm smut olacak. Açıklama gereği duyuyorum çünkü aranızda rahatsız olanlar olabilir. Oy vermeyi unutmayın! 💚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fiche A Hocht | LS
FanfictionBarda geçen güzel bir gecenin ardından iki adam tekrardan karşılaşırsa neler olur? • Smut ⭕ • Tomlinson bir lise müdürü 🥕 • Styles bir şef 🍌